Uzun bir çalışmalardan sonra nihayet HAMAM BOĞAZIMIZA kavuştuk. Çocukluk yıllarımdan beri ısrarla istediğim bu cazibe merkezi tam manasıyla olmasa da şimdilik ihtiyaçlara cevap verebilecek bir şekilde hizmete açıldı. “U N U T T U R M A Y A C A Ğ I Z” diye üzerine basa basa söylemiştim ve defalarca yazarak unutturmadığım bu güzel tesislere kavuşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Kim ne kadar hizmet verdiyse hepsine ayrı ayrı teşekkürler ve en son açma çabası göstererek ipi göğüsleyen Belediye Başkanımız Sayın Zafer ARPACI’ya tüm Banazlılar adına teşekkürler ediyorum. Hamamboğazı’nın hayat hikayesine uzunca bir göz atmak gerekiyor. Banazımız için büyük bir nimet olan bu doğal kaynak suyu aslında bir şifa merkezi. Bir yanda soğuk diğer tarafta sıcak suyu ile Allahın bir lütfu olarak bize bahşedilmiş... Bu cazibe merkezi gerçekten uzun çabalar sonunda bu hale gelebildi. İlk oluşumunda bir gazoz ile Karakız ve Sarıkız olarak insanlara şifa dağıtan yerde konaklama hizmetleri için sadece 8-10 kadar odacıktan oluşan konaklama yerleri vardı. Pek fazla otobüs seferi olmadığından tren ile gelen konaklamacılar kilimlere sarılmış yataklarını sırtlayıp küçük tepeciği zor zahmet çıktığında çamların hışıltısıyla tüm yorgunluklarını unuturlardı. Bol oksijen ve temiz hava ciğerlerde bayram havası yaratırdı. En az bir hafta konaklanır ve meydan ateşleri ya da maltızlarda yemekler yapılırdı. Hali vakti iyi olanların gaz ocaklarında kaynayan yemek kokuları ortalığı sarardı. Akşamları sohbet ve eğlencelerle geçen günler sonrasında ayrılıklar biraz buruk olurdu. Hamamların giriş saatleri görevli tarafından belirlenir, çıkma saati gelince de çıkmak istenmezdi. Dışarıda sıra bekleyenler gıcılar dururdu. Bu hamamlardan şifa bulmak isteyenler bir köşede sakince oturur, havuzda atlayanları izlerlerdi. Arada bir “yettigari” sesleri hamamın tavanında yankılanır, çocuklar bazen dışarı çıkarılırdı. Cilt hastalıkları için bulunmaz bir yer olan Hamamboğazı’nın diğer hikayesi de şöyle: Yıllarca iptidai bir şekilde hizmet vermeyi sürdüren bu yere, sonradan Banaz Belediyesi olarak el atıldı. Önce sıcak suyun yeterli olup olmadığı konusundaki sondajlardan sonra, gerek yeterli sıcaklığa ulaşmadığı ve gerekse yeterli miktarda olmadığı sonucuna ulaşıldı. Ama belediye sonraki yıllarda buraya bungalov evler kurup hizmete sundu. Sonrasında burası Özel İdare tarafından yapılan yüzme havuzu ve restoran hizmetiyle devam etti. Sonraki yıllarda bölge TURİZM ALANI olarak ilan edildi. Arayışlar sürdü ve tesisler bir firmaya “beş yıl içinde beş yıldızlı bir otel yapılması” koşuluyla kiralandı. Bu arada Banaz Belediyesi tesisleri teslim etmek için yaptığı harcamaların kendisine ödenmesini istedi. Gerek Özel İdare ve gerekse kiralayan firma buna yanaşmadı ve konu mahkemeye yansıdı. Kiralayan firma beş yıl içinde bir adım atmadı ve planlamalar sonuçsuz kaldı. Belediye bu kez Turizm Alanı olan bu bölgeye yatırımcı firma aradı. Yurtta bu konuyla ilgilenen kim varsa Banaz’a davet edildi. Bir sonuca ulaşılamadı. Sonraki dönemlerde bir iş adamının girişimi olsa da yüz güldürücü bir sonuç yakalanamadı. Hamamboğazı her seçim döneminde siyasetçiler için bir umut oldu. Kimi buradan çıkarılacak sıcak su ile Banaz’da konutların ısınmasını sağlayacağını, kimileri burayı cazibe merkezi yapacağını deklere etse de olumlu bir sonuç alınamadı. Uşak İl Özel İdare Müdürlüğü’nün uhdesinde olan İstanbul’daki mola otelin satışında elde edilen para ile buraya tesis yapılması istendi, başarılamadı. Derken Banaz Belediyesi açılış yapılan bu tesisler için düğmeye bastı. İlgili yerlerden gerekli izin ve finansman sağlanınca çalışmalar başladı. Her ne kadar verilen süre içinde sonuca ulaşılamasa da sonunda insanlara hizmet verecek bu tesisler açıldı. Kime niyet kime kısmet denir ya işte bu tesisleri yapmakta açmakta sayın Zafer ARPACI’ya nasip oldu. Kendisine minnet duygularımı sunarken kısacıkta eleştirmek isterim. Bu tesisler sadece BANAZ değil, yurt için de önemli. Gelen geçen misafirleri burada ağırlamak ve BANAZIMIZIN adını duyurmakta çok önemli. Ramazan Bayramında TGF’nin çıkardığı ANADOLU BAYRAM Gazetesi’ne küçük bir reklam yapalım, her taraftan duyulsun görülsün istedik. Ama ilgililer geri durdular. İnanıyorum ki reklam, satışın önemli bir parçasıdır. Bu tesislerin tüm yurda hatta yurt dışına duyurulması gerekir. Bu konuda gerek yazılı gerekse görsel basından yararlanılmalıdır. Gazetemiz her hafta 300-500 kişiye ulaşıyor, internet sitemiz binlerce kişiye ulaşıyor.. Hani aklınızda bulunsun istedim. Son olarak, kuruluş tarihini tam olarak bilmiyorum ama açılışı bizim için MİLAT oldu. Başkana ilk seçildiği yıllarda “Bu hizmeti Banaz’a kim yaparsa, Hamamboğazı’nı kim açarca heykeli dikilir” demiştim. Umarım heykeli dikilmese bile altın harflerle BANAZ tarihine yazılır. TEŞEKKÜRLER..