İnternet gazeteciliği konusunda devam eden belirsizlik, adeta kural tanımaz bir medya mecrası oluşmasına neden olmuştur. Bu durum; her isteyenin haber sitesi kurarak internet gazeteciliğine soyunduğu denetimsiz bir medya alanı olarak sektörümüzü ciddi manada tehdit eder duruma getirmiştir. Bu konuda halen TBMM'de bekleyen İnternet Yayıncılığı Yasası'nın, mutlak surette meslek kuruluşlarıyla da istişare edilerek ve güncellenerek bir an önce yürürlüğe sokulması sağlanmalıdır.         BASINA KOSGEB DESTEĞİ SAĞLANMALIDIR   KOSGEB, İşbirliği ve güçbirliği yapan firmaları desteklemektedir. Bu destekten faydalanabilmek için en az 5 firmanın bir araya gelerek güçlerini birleştirmeleri şartı aranmaktadır. Basın sektöründe 5 firmanın birleşmesi fiilen mümkün olamamaktadır. Bu nedenle desteklerden yerel basın faydalanamamaktadır. KOSGEB'in birleşen firma sayısı şartını 5'ten 2 ya da 3'e düşürülmesi halinde yerel basınımız teknolojisini yenileme imkanı bulabilecektir. "KAŞELİ MUHABİRLER" MAĞDURİYETİ ÖNLENMELİDİR   Özellikle ülke geneline yayın yapan yaygın medya kuruluşlarının, sigortalı eleman yerine başvurduğu 'kaşeli muhabir' çalıştırma isteği, meslektaşlarımızın büyük mağduriyetler yaşamasına neden olmaktadır. Meslek kuruluşlarımızın da şahitliği ve onayıyla olmak kaydı ile; belli süreler boyunca gazetecilik mesleğini icra etmiş bulunan bu meslektaşlarımızın, en azından sarı basın kartı alabilmeleriyle ilgili bir prosedür geliştirilmesi gerekmektedir. "İŞE GİRİŞ BİLDİRGESİ" SORUNU ORTADAN KALDIRILMALIDIR   Sosyal Güvenlik Kurumu'nun, gazetecinin her yeni işe girişinde "işe giriş bildirgesi" istemesi gereksiz bir prosedür olarak algılanmaktadır. Devlette lüzumsuz kırtasiye işlemlerinin azaltılmaya çalışıldığı bir dönemde bu uygulamanın sürdürülmekte olması manidardır. SGK'nın kayıtlarında zaten var olan bir belgenin yeniden talep edilmesinden vazgeçilmeli, elektronik ortamdaki veriler yeterli görülmelidir. Bununla birlikte, yerel gazetelerde çalışanların SGK ve vergi primlerinin devlet tarafından sübvanse edilmesi, adeta can çekişen Anadolu basınını hiç kuşkusuz yeniden güçlendirecektir. GAZETECİ DEĞİŞİM PROGRAMLARI DESTEKLENMELİDİR   Gerek ülkeler, gerekse kentler arası "Gazeteci Değişim Programları"; karşılıklı kültürel paylaşımlar, birlik, beraberlik, kardeşliğin temini ve tesisi ile mesleki gelişimi sağlayan bilgi alışverişinin gerçekleşmesi açısından son derece yararlı olacaktır. 'MEDYANIN DİLİ' EĞİTİMİ SAĞLIKLI TOPLUM İÇİN ELZEMDİR Türkiye açısından hayati önem taşıyan bu süreçte medyanın kullandığı dil önemlidir. Şiddeti teşvik etmeyen, terörü ve her türlü savaşı asla özendirmeyen, tam tersine insanları ayrıştırmayan, ötekileştirmeyen, dini, dili, ırkı, rengi ne olursa olsun, evrensel insani değerleri esas olan barış dili tercih edilmeli ve meslektaşlarımız bu yönde teşvik edilmelidir. TÜRK DÜNYASI GAZETECİLER ŞURALARINA DESTEK VERİLMELİDİR Basın Vakfı, Türkiye Gazeteciler Federasyonu(TGF) ve Anadolu Spor Gazetecileri Derneği (ASGD)'nin ortaklaşa düzenlediği, Türki Cumhuriyetler ile Türk Akraba Toplulukları ülkelerinde görev yapan meslektaşlarımızın iştirak ettiği, "Türk Dünyası Gazeteciler Şurası"nın büyük yararlar ortaya çıkarmıştır.   MEVKUTE BEYANNAMELERİ DENETİME TABİ TUTULMALIDIR Gazete, dergi gibi süreli yayınların nicelik ve nitelik yönünden takibi, cumhuriyet savcılıklarına verilen 'mevkute beyannameleri' üzerinden yapılmalıdır.   NİTELİKLİ BASIN İÇİN "HUKUK DESTEK BİRİMİ" KURULMALIDIR   İletişim Daire Başkanlığı öncülüğünde, bu konu ile ilgili olarak bir Hukuki Destek Birimi oluşturulması doğrultusunda çalışma başlatılması yararlı olacaktır. BASIN İLAN KURUMU GENEL KURULU, YENİDEN YAPILANDIRILMALIDIR     * GAZETELERİN BİRLEŞTİRİLEREK ÇOK SESLİLİĞE DARBE VURULMASI ÖNLENMELİDİR   * RESMİ İLAN FİYATLARININ SÜTUN/CM FİYATLARI ARTTIRILMALIDIR   * GAZETELERİN DENETLENMESİNE "MAKUL KRİTERLER" GETİRİLMELİDİR   * DENETLEME KURULU ÜYELİKLERİ YENİDEN DÜZENLENMELİDİR   * SPOR BASININDA AKREDİTASYON ADALETSİZLİĞİNE SON VERİLMELİDİR...