Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

A. Erkin Sarıoğlu
Köşe Yazarı
A. Erkin Sarıoğlu
 

HAFTALIK

Hafta yoğun geçiyor. Bir yandan dış konular bir yandan iç meseleler gündemi oluşturuyor. Yaşanılanlar aslında hiç arzu etmediğimiz ve yaşanmasını istemediğimiz olaylar. Ama ne çare ki bir çoğu bizim elimizde olmayan şekilleriyle gelişiyor. Üzülüyoruz ama elimizden bir şey gelmediği için sadece düşüncelerimizi aktarmakla yetiniyoruz. Ben, bu güzel ülkemizde sorunsuz yaşamak istiyorum. Kimsenin etlisine sütlüsüne karışmadan 80 milyon insanımızın tek vücut olacağı birlikte ağlayıp birlikte güleceği bir toplumda yaşamak istiyorum. Çok şükür ki dünyanın en güzel yerlerinden olan bir bölgesindeyiz. Hem deniz hem dağ dört mevsimi yaşayan ender ülkelerden biriyiz. Çok şükür ki her türlü sebzemiz meyvemiz var. Zaman zaman sıkıntılar yaşamıyor değiliz. Ancak bunları çözmek adına ne varsa yapıyoruz, yapmaya devam ediyoruz. Burada eksik olan tek şey var. O da birlikteliğimizi güçlendirmek. Siyasilerin işi sadece kendi seçmenlerini sevindirmek. Bu amaçla yaptıkları konuşmalarda her ne kadar kendi yandaşlarını sevindirseler de karşı tarafı ziyadesiyle üzüyorlar. Hele bu durum ülkeler arasında yaşanınca daha da vahim sonuçlar ortaya çıkıveriyor. Son günlerde yaşadığımız vize olayları da buna en güzel örnektir. Yıllardır müttefik olarak yaşadığımız bu ülkeler ufak hesaplar sonucunda sert önlemeler başvuruyorlar ki bu durum hiç akıl kârı bir çalışma değil. Komşumuz Irak’ta yaşanan bunca olumsuzluklar arasına şimdi de Barzani krizi damgasını vurdu. Türkiye ile en iyi geçinmesi gereken bu gayri meşru girişimler büyük olaylara gebe durumda. Orada bulunan Türkmenlere yapılan haksızlıklar hala ortada. O nedenle bölgenin huzura en çok ihtiyaç duyduğu şu günlerde yaşananlar gerçekten içimizi karartıyor. Biz ulus olarak herkesle iyi geçinmek, dost olmak, dostça yaşamak istiyoruz. Ama birileri geliyor kovana çomağı sokup kayboluyor. Sonrasında bize acıları, bize zorlukları kalıyor. Kendi kendime düşüncelere dalıyorum. Ne yapmalıyız ki, ortalık süt liman olsun. Bana kalırsa ilk yapılması gereken iktidar ve muhalefet bir araya gelmeli. Oturup günlerce konuşmalı. Asgari müştereklerde buluşmalı ve hepsinin kabul ettiği bir deklarasyon hazırlanmalı, halka sunulmalı. İnandırıcı olmalı ki bizler de vatandaş olarak onlara inanalım, gereğini yapalım. Allah muhafaza hiç arzu etmememize rağmen bir savaş halinde 80 milyon yan yana omuz omuza duracağımıza göre şimdilerde bir birimizi kırmayalım, dökmeyelim. Böyle bir durum mu var da bunları yazıyorum. Elbette o kadar vahim olmasa da ileride olmasıyla güç dertler açılmasın diye yineliyorum. Yoksa ne kimseden korkumuz var, ne kimseden çekincemiz var. Topraklarımıza göz diken kim olursa olsun karşı koyacak hem gücümüz var hem kuvvetimiz var. Ben onlar gibi 5000 kişi hazır demiyorum. 80 milyon hazırız. Siyasi partilerde de seçim hazırlıkları başladı. Adalet ve Kalkınma Partisi gelecek dönemde yapılacak yerel seçimler için kolları sıvadı. Parti önceki görevlerinde irtifa kaybeden belediye başkanlarını görevlerinden ayırmaya başladı. İlk İstanbul’da başlayan girişim bir çok başkanın yerinden olmasına neden olacak. Kimileri dirense de bundan geri dönüş olmayacağı dillendiriliyor. Diğer taraftan Cumhuriyet Halk Patisi de seçimlere hazırlık olarak delege seçme çalışmalarını yürütüyor. Bana kalırsa demokrasi adına bu delege sisteminden bir an önce vazgeçilmeli. Delege ağalıklarına son verilmeli, partiye kazandırılacak üyelere bu hak verilmeli. Ve 10-15 bin üyenin vereceği kararlar muteber olmalı. Yoksa bir yerlere gelebilmek için yapılan delege ağalığı, delege avcılığı tarihe karışmalı. Parti üyesine güvenmeli, üye de görevini yapmalı. Kulağımıza gelenler doğru işler değil. Milliyetçi Hareket Partisi’nde neler oluyor tam anlamıyla bilemiyoruz. Sessiz bir bekleyiş var ya da doğum sancıları sürmekte. Doğru yada yanlış ulusal medyada yer aldığı kadarıyla “şu kadar partili istifa” etti haberleri asıllı asılsız ortalıkta dolaşıyor. Yeni kurulacak olan bir partiye geçişlerin olduğu belirtiliyor. Ne var ki doğum henüz gerçekleşmedi. 25 Ekim’de açıklanacağı söylenen yeni parti, tüzük ve kadro açısından merakla beklenen konular arasında. HDP sessizliğini koruyor ve Selamet Partisi’nde haciz şoku yaşanıyor. Esas beklenen ise seçim yasası ve indirilmesi gündem de olan BARAJ meselesi var. Şimdiye kadar atılan bir adıma şahit olamadık. Bunların şimdilerde konuşulması, yeni bir seçim sistemi ve yeni bir baraj tesbiti yapılarak kanunlaştırılmalıdır. Aceleye getirilmesi hatalar verebilecek olan bu çalışmaların bir an önce yapılması gerekiyor. İlimizde sporda da gelişmeler yaşanıyor. Cizre’de aldığı yenilgi sonrası hafif dengesi bozulan UŞAKSPOR aldığı deplasman galibiyetiyle yeniden hayata döndü. Basketbolda sıkıntı yaşanıyor. Umarım kısa sürede atlatırız. Hentbolde bayanlar geçen yıl düştüğü süper lige yeniden kavuşmak adına içeride dışarıda galibiyetler serisine devam ediyor. Ulusal milli takımımızın yaşadığı hüsran sonrasında AVRUPA şampiyonu olan AMPUTE futbol takımımız herkesin yüzünü güldürdü. Ülkemizin moralini düzeltti. Tek bile olsa hepsinin bacaklarına ve de yüreklerine sağlık. Bir de Uşak motor pistinde gördüğüm 17 yaşındaki ASRIN RODİ PAK’ı görmeyi salık veriyorum. Avrupa şampiyonu bu genç desteğinizi almak istiyor. İlgilenilmesi gereken bir genç. Ülkemizde yaşanan son gelişmeler ile düşüncelerim böyle. Daha güzel günlere... Birlikte...
Ekleme Tarihi: 17 Ekim 2017 - Salı

HAFTALIK

Hafta yoğun geçiyor. Bir yandan dış konular bir yandan iç meseleler gündemi oluşturuyor. Yaşanılanlar aslında hiç arzu etmediğimiz ve yaşanmasını istemediğimiz olaylar. Ama ne çare ki bir çoğu bizim elimizde olmayan şekilleriyle gelişiyor. Üzülüyoruz ama elimizden bir şey gelmediği için sadece düşüncelerimizi aktarmakla yetiniyoruz.
Ben, bu güzel ülkemizde sorunsuz yaşamak istiyorum. Kimsenin etlisine sütlüsüne karışmadan 80 milyon insanımızın tek vücut olacağı birlikte ağlayıp birlikte güleceği bir toplumda yaşamak istiyorum. Çok şükür ki dünyanın en güzel yerlerinden olan bir bölgesindeyiz. Hem deniz hem dağ dört mevsimi yaşayan ender ülkelerden biriyiz. Çok şükür ki her türlü sebzemiz meyvemiz var. Zaman zaman sıkıntılar yaşamıyor değiliz.
Ancak bunları çözmek adına ne varsa yapıyoruz, yapmaya devam ediyoruz. Burada eksik olan tek şey var. O da birlikteliğimizi güçlendirmek.

Siyasilerin işi sadece kendi seçmenlerini sevindirmek. Bu amaçla yaptıkları konuşmalarda her ne kadar kendi yandaşlarını sevindirseler de karşı tarafı ziyadesiyle üzüyorlar. Hele bu durum ülkeler arasında yaşanınca daha da vahim sonuçlar ortaya çıkıveriyor. Son günlerde yaşadığımız vize olayları da buna en güzel örnektir. Yıllardır müttefik olarak yaşadığımız bu ülkeler ufak hesaplar sonucunda sert önlemeler başvuruyorlar ki bu durum hiç akıl kârı bir çalışma değil.
Komşumuz Irak’ta yaşanan bunca olumsuzluklar arasına şimdi de Barzani krizi damgasını vurdu. Türkiye ile en iyi geçinmesi gereken bu gayri meşru girişimler büyük olaylara gebe durumda. Orada bulunan Türkmenlere yapılan haksızlıklar hala ortada. O nedenle bölgenin huzura en çok ihtiyaç duyduğu şu günlerde yaşananlar gerçekten içimizi karartıyor.
Biz ulus olarak herkesle iyi geçinmek, dost olmak, dostça yaşamak istiyoruz. Ama birileri geliyor kovana çomağı sokup kayboluyor. Sonrasında bize acıları, bize zorlukları kalıyor. Kendi kendime düşüncelere dalıyorum. Ne yapmalıyız ki, ortalık süt liman olsun.
Bana kalırsa ilk yapılması gereken iktidar ve muhalefet bir araya gelmeli. Oturup günlerce konuşmalı. Asgari müştereklerde buluşmalı ve hepsinin kabul ettiği bir deklarasyon hazırlanmalı, halka sunulmalı. İnandırıcı olmalı ki bizler de vatandaş olarak onlara inanalım, gereğini yapalım. Allah muhafaza hiç arzu etmememize rağmen bir savaş halinde 80 milyon yan yana omuz omuza duracağımıza göre şimdilerde bir birimizi kırmayalım, dökmeyelim.
Böyle bir durum mu var da bunları yazıyorum. Elbette o kadar vahim olmasa da ileride olmasıyla güç dertler açılmasın diye yineliyorum. Yoksa ne kimseden korkumuz var, ne kimseden çekincemiz var.
Topraklarımıza göz diken kim olursa olsun karşı koyacak hem gücümüz var hem kuvvetimiz var. Ben onlar gibi 5000 kişi hazır demiyorum. 80 milyon hazırız.
Siyasi partilerde de seçim hazırlıkları başladı. Adalet ve Kalkınma Partisi gelecek dönemde yapılacak yerel seçimler için kolları sıvadı. Parti önceki görevlerinde irtifa kaybeden belediye başkanlarını görevlerinden ayırmaya başladı. İlk İstanbul’da başlayan girişim bir çok başkanın yerinden olmasına neden olacak. Kimileri dirense de bundan geri dönüş olmayacağı dillendiriliyor.
Diğer taraftan Cumhuriyet Halk Patisi de seçimlere hazırlık olarak delege seçme çalışmalarını yürütüyor. Bana kalırsa demokrasi adına bu delege sisteminden bir an önce vazgeçilmeli. Delege ağalıklarına son verilmeli, partiye kazandırılacak üyelere bu hak verilmeli. Ve 10-15 bin üyenin vereceği kararlar muteber olmalı. Yoksa bir yerlere gelebilmek için yapılan delege ağalığı, delege avcılığı tarihe karışmalı. Parti üyesine güvenmeli, üye de görevini yapmalı. Kulağımıza gelenler doğru işler değil.
Milliyetçi Hareket Partisi’nde neler oluyor tam anlamıyla bilemiyoruz. Sessiz bir bekleyiş var ya da doğum sancıları sürmekte. Doğru yada yanlış ulusal medyada yer aldığı kadarıyla “şu kadar partili istifa” etti haberleri asıllı asılsız ortalıkta dolaşıyor. Yeni kurulacak olan bir partiye geçişlerin olduğu belirtiliyor. Ne var ki doğum henüz gerçekleşmedi. 25 Ekim’de açıklanacağı söylenen yeni parti, tüzük ve kadro açısından merakla beklenen konular arasında.
HDP sessizliğini koruyor ve Selamet Partisi’nde haciz şoku yaşanıyor.
Esas beklenen ise seçim yasası ve indirilmesi gündem de olan BARAJ meselesi var. Şimdiye kadar atılan bir adıma şahit olamadık. Bunların şimdilerde konuşulması, yeni bir seçim sistemi ve yeni bir baraj tesbiti yapılarak kanunlaştırılmalıdır. Aceleye getirilmesi hatalar verebilecek olan bu çalışmaların bir an önce yapılması gerekiyor.
İlimizde sporda da gelişmeler yaşanıyor. Cizre’de aldığı yenilgi sonrası hafif dengesi bozulan UŞAKSPOR aldığı deplasman galibiyetiyle yeniden hayata döndü. Basketbolda sıkıntı yaşanıyor. Umarım kısa sürede atlatırız. Hentbolde bayanlar geçen yıl düştüğü süper lige yeniden kavuşmak adına içeride dışarıda galibiyetler serisine devam ediyor.
Ulusal milli takımımızın yaşadığı hüsran sonrasında AVRUPA şampiyonu olan AMPUTE futbol takımımız herkesin yüzünü güldürdü. Ülkemizin moralini düzeltti. Tek bile olsa hepsinin bacaklarına ve de yüreklerine sağlık.
Bir de Uşak motor pistinde gördüğüm 17 yaşındaki ASRIN RODİ PAK’ı görmeyi salık veriyorum. Avrupa şampiyonu bu genç desteğinizi almak istiyor. İlgilenilmesi gereken bir genç.
Ülkemizde yaşanan son gelişmeler ile düşüncelerim böyle. Daha güzel günlere... Birlikte...

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.