Ben sporsever bir insanım. Yaşamımın önemli bölümlerinde spora emek vermiş, hizmet etmiş olmaktan mutluyum. BANAZ’da hangi spor yapılırsa yapılsın destek verdim ve de vermeye devam edeceğim. İçimde bir sızı olarak yer eden BANAZSPOR’un faaliyetlerini durdurmuş olmasından son derece müteessir idim. Ama konuştuğum birkaç dosttan yeniden aktif olmak için girişimler olduğunu duyunca içim bir nebze olsun ferahladı. Ve son zamanlarda da bir yönetim oluşturularak kulübün faaliyete geçeceği haberi sevincimi daha da katladı. Haydi hayırlısı. Hoş geldin BANAZSPOR demek istiyorum. Elbette her türlü sporu seviyoruz ama en cezbeden her zaman futbol oluyor. Aklımın erdiği günlerde belleğimde kalan, o meşhur çayırımızda top koşturan; Çamur Şerafettin, Ormancı İbrahim, Karabacak Yusuf ve Hasan, Tekin Gültekin, Şube Askeri  Hasan ve Fahrettin Curaoğlu (Halil Erçakırların Damadı), Solak Mustafa, Artis Ahmet, Osman Gülener, Ruhi Tok, Şipit Ahmet, Osman Yavaş, Erkalan Remzi, aklıma hemen gelmeyen bir çok ağabeyimin BANAZSPOR için ter döktüğü günler bir film şeridi gibi gözümün önünden geçiverdi. 60 yıllar öncesinde kurulmuş ZAFERSPOR’dan aklımda kalan pek fazla anı yok. Ancak 1973 yılına kadar yaz aylarında alevlenen ve çevre il ve ilçelere maç yapılmaya giderken toplanan ya da ilçemize maç yapacak takımlar geldiğinde bir araya gelen sporcu toplulukları oluşmaktaydı. Bizler daha on sekiz yaşımıza girmemiştik ki, takıma da alınamıyorduk. Ancak kale arkasında top toplayıcılık yaparak katılıyorduk. 1973 yılına gelindiğinde Banaz’da federe bir takım kurmanın gerekliliğine inanan üç beş ağabeyimizle birlikte BANAZSPOR kuruldu. Kuruluş için dosyalar hazırlanmış ve UŞAK’a götürecektik. Son dakikalarda kulübün forma rengi ve şekli üzerinde görüşülüyordu. Federasyon temsilcisi Rasim Baba bize boşta kalan birkaç renk tavsiyesinde bulunmuştu. Zaman kısıtlı ve imkanlar yeterli değildi. En kısa sürede o günün imkanlarıyla (çoğunuz anımsarsınız) bir ucu mavi diğer ucu kırmızı olan kalemler vardı. Elimize ilk geçen bu kalemle BANAZSPOR’un renklerini KIRMIZI-MAVİ olarak belirledik ve formaları da ona göre şekillendirdik. Şu gün gibi anımsıyorum.. Kırmızı elmayı, mavi ise Banaz çayımızı anımsatıyordu. İşlemler tamamlandı ve evraklarımız incelenerek BANAZSPOR’umuz UŞAK amatör ligine kabul edilmişti. İlk maçımız UŞAKSPOR maçının öncesinde oldu. Ve sepet sepet elma dağıtarak seyircilerin gönlünde yerimizi almıştık. Mutluyduk. Sonraki yıllarda KIZILCASÖĞÜT Spor kuruldu. Onlarda Uşak amatör ligine renk kattılar. Takımı yaşatmak ve devamlılığı sağlamak gün geçtikçe zorlaşıyordu. Banazspor’un genç takımı bir kez UŞAK şampiyonluğu kazanmıştı. Sonraki yıllarda BANAZSPOR’da UŞAK’ta ilk sırayı alarak guruplara katıldı. Dediğim gibi kulüp zorluklar içinde yaşama mücadelesi verirken, 31 Ağustosspor ve Asspor isimleriyle takımlar oluştu. Ve BANAZ BELEDİYESPOR da liglere katılıyordu. Derken kulüpler birer birer kapandı ve Banaz Özlemspor olarak yol aldı bir süre. Kapanan Banazspor yerine yine aynı isimle takım kurulmasına rağmen sonuçta UŞAK amatör liglerinde mücadele eden takımımız kalmadı. Anlattıklarımda kronolojik hatalar olabilir. Bu takımların kuruluşunda ve yaşamasında hizmet vermiş emeği geçmiş tüm girişimcileri takdirle, şükranla minnetle teşekkürlerimi sunuyor ebediyete göç etmişleri de rahmetle anıyorum. Bu güne geldiğimiz de BANAZSPOR’un yeniden kurulacağı haberi çok hoş ve ilçemiz adına sevindiricidir. Spora gönül vermiş, spora ömür vermiş biri olarak en önemli isteğim GENÇLERİMİZİN spor yapmasıdır. Onlara bu imkanların bir şekilde verilmesidir. 20 bine yaklaşan nüfusu ile bu şirin ilçemiz gençlerinin en doğal hakkıdır. Her ne kadar bir süre desteklerini çekmiş olsa da BELEDİYEMİZİN buna yeşil ışık yakması sevindirici ve  takdir edilmesi gereken bir davranıştır. Biliyoruz ki belediyeler sadece yol yapan, su satan, çöp toplayan bir kuruluş değildir. Kültürel ve sosyal aktivitelere kucak açan ve GENÇLERE yön verecek çalışmaları da yapabilen kuruluşlardır. Çocuklarımızı kahve köşeleri, oyun salonları yerine yeşil sahalara yönlendirmek en birinci görevimiz olmalıdır. Sadece spor yapanları değil onları izleyecek olan vatandaşlarımız için de bir temaşa zevki yaratmaktır. Hatırlıyorsanız ilçemiz dahilinde yapılan turnuvalarda yüzlerce izleyenin alanlara geldiği hala belleklerimizdedir. Davullu zurnalı final maçları unutulmamıştır. Her ne kadar olağan üstü bir ortamda yaşamımızı sürdürüyor olsakta, pandemi nedeniyle işaş ve yaşam zorluğu çekiyor olsakta bir şekilde kısa süre sonra normale döneceğimiz umudumu devam ettiriyor ve SPOR’un BARIŞ, DOSTLUK, KARDEŞLİK olduğu bilinciyle elini taşın altına sokan değerli müteşebbislere gönülden teşekkür ediyorum. Son olarak: bu hepimizin görevidir. Öne çıkan üç-beş arkadaşın üzerine yükü atıp kenara gelmek olmaz. Haydi BANAZ biraz omuz verelim biraz destek olalım.. Geleceğimiz aydınlık olsun..