Bir yılı daha sona erdirmek üzereyiz. Bu yıl da öncekiler gibi acı ve ızdırapla geçti. Gerek yaşamımızda gerekse ülke çapında olmadık olumsuzluklar yaşandı. Geriye dönüp baktığımızda ahım şahım güzellikler yaşayamadık. Gün günden acı geldi. İyiye doğru gitmesi gerekenler hep geri geri yol aldı. Ben hiç tam anlamıyla mutluluk yaşayamadım. Ülkemiz dört bir yandan sarılmış dertlerle boğuştu yıl içinde. Biz de bu yılı dürüp atalım, gitsin.. Gitsin artık ve tüm kötülükleri acıları alsın da gitsin. Aylar aydırım gibi, yıllar yıldırım gibi geçip gidiyor. Anımsarsınız.. 365 gün altı saatlik koca bir yıl hüüüüüp uçup gidiveriyor. Acılarıyla tatlılarıyla akan günler belleklerimizde bir takım anılar bırakıyor. Ben geriye dönüp bakmak istemiyorum. Artık yeni gelecek yılın saadet, mutluluk, sağlık, esenlik getirmesi için dualar ediyorum. Hem bana hem ülkeme. Gerçekten çok acılar çektik. En kanlılarından biri REYNA oldu. SURİYE ve IRAK’taki olumsuzluklar yılları cebine doldurup geldi. Bitmek bilmiyor bir türlü. Ardından Kuzey Irak’taki BARZANİ sendromu. Durduk yerde mız çıkardı. Tabi durduk yerde değildir. Onu birileri ateşlemiştir mutlaka.. Ama yaşananları hesap edememiş yılların BARZANİ’si. Tabiri caizse yemek yediği tabağı pisler gibi oldu. Kendisine destek verenleri bir kalemde silip atıverdi. Ama sert çıkışımız sonrası tükürdüğünü yalamak zorunda kaldı. Olmadı BARZANİ. Yanlış yaptın. Umarım daha fazla ileri gidip başına daha büyük belalar açmazsın. Yıl sonu yaklaşırken nereden çıktıysa çıktı TRUMP isimli bir lider çıktı karşımıza. Daha doğrusu ABD halkı çıkardı. “Ekstrem bir liderim ben” dedi. “Şimdiye kadar hiç kimsenin düşünüpte yapamadığı işi ben yapacağım” deyip İsrail’de başkent KUDÜS olsun deyiverdi. Ve FİLİSTİN İNTİFADA’yi ilan etti. Ama karşı hamle gecikmedi. Türkiye’de toplanan İslam ülkeleri de karşı karara acilen imza attılar. FİLİSTİN devletinin de başkenti KUDÜS’tür. FİLİTİN’i tanımayan devletlerin de tanımaları istendi. Ve Fransa konsolosluğunu Tel Aviv’den taşımayacağını ilan etti. Ama burada dikkat çeken önemli olaylardan biri genelde İslam ülkelerinin bu olayların cereyan etmesi esnasında doğru tavır sergileyemedikleri söylendi. Yani umulan kadar destek veremediler. Dünyada da böyle oluyor. Anımsarsanız en basit yarışmalar da puan verilecek durumlarda İslam ülkelerinin bir çoğu TÜRKİYE’ye oy vermiyorlar. Oysa diğer ülkeler lamına cimine bakmadan ya komşularını ya da yandaşlarına tam puanlarla destek veriyorlar. Şimdi BİRLİK zamanı olmalı. Yoksa bizleri her fırsatta alt etmeyi düşünüyor EMPERYALİSTLER. Yüzyıllardır ülkemiz topraklarında gözü olanlar işi gücü bırakıp fırsat kollamaya yoğunlaşmışlar. Zayıf anımızı kollayıp emellerine ulaşmanın peşindeler. Gördüğünüz gibi aştığımız yılın iyiliklerini güzelliklerini anımsayıp yüzümüzü güldürmeyi düşünürken hala hüzünleri yok edebilmenin yollarını aramaktayız. Tabii ki bu yaşanılanlar sade bizim ülkemize has değil. Varlıklarını sürdürebilmek için etliye sütlüye karışmayan bir çok devlet bir eli yağda bir eli balda yaşayıp gitmekteler. Çok düşünüyorum.. Onlar gerçekten dertsiz mi. Yoksa bu olayları kendilerine dert etmiyorlar mı? O ülkeler dünyada olup bitenlerden habersizmiş gibi, sanki hiçbir şey olmamış gibi yaşayışlarına devam ediyorlar. Aklıma geliveren bir çok hayvan yaz kış dışarıda yaşam mücadelesi verirken o ülkeler kedi gibi sıcak sobanın başında keyif yapmakla meşguller. Hay Allah nereden söz ederken nerelere geldik. Biz 2017'nin içine bakarken içimizdekileri aktarmışız. Öyleyse size bir iyi iki kötü olaydan söz edeyim. İlimizin bayan hentbol takımı yıllarca yaptığı mücadelesinden geri adım attı ve takımı ligden çekti. Sessiz sedasız süper ligde boy gösteren GENÇ UŞAK bayan hentbol takım geçen yıl birinci lige düşmüştü. Ama maddi olanaksızlıklar ve şehrin takıma sahip çıkmaması ligden çekilmesine neden oldu. Yazık oldu. Şimdi de 8 yıl ikinci lig mücadelesi sonrasında Basketbol süper liginde mücadele eden MURATBEY UŞAK takımımız güç durumda. Hadi hep beraber ona da bir el atalım. Gerçi geçen haftalar da “emekler boşa gitmesin” diye bahsetmiştim. Ama sahip çıkan olmuyor. Ve sevindirici bir haber futbol takımımız UTAŞ UŞAKSPOR bulunduğu 3. Ligde lider konumunda. Geçen yıl BAL liginden buraya yükselmiştik. Bu yükseliş Belediye Başkanı Sayın Nurullah Cahan’ın seçim vaadleri arasında bulunan “5 yılda süper lige” diye yer almış ama ilk yılda umulan olmamıştı. Biz bundan vazgeçip beş yılda 2.lig veya 1.ligde olsak yeter. Bu da bizim için yani UŞAKLI sporseverler için sevindirici ve yeterlidir. Hayırlısıyla. ARALIK ayında ülke yaşamı yeni bir gelişmeye sahne olacak. TAŞERON İŞÇİLER de kadroya geçecekler. Olumlu mu, olumsuz mu değerlendiremiyorum. Zira 900 bin taşeron var denilmekte ancak 450 bini kadroya alınacak denmekte. Doğrusunu merakla bekliyorum. Bir de bu işler yapılırken yine detaylar belli olmadan irticalen “taşeron işçiler”e kadro verilecek denmiş ancak nasıl olacağı daha belirlenmemiştir. Son olarak ASGARİ ÜCRET.. Umuyorum olumlu ve herkesin beğeneceği bir sonuç ortaya çıkar. Ve uygunsa maaşlara yapılacak artış da “SEYYANEN” olsun. Çünkü rantlı artışlar büyüklere yaramakta. 1000 TL’lik maaşa 3'lük artış 30 TL. getiriyor.17 bin alana da 520 kazandırıyor. ARALIK artık olumlu geçsin de 2018'e güzellikler içinde merhaba diyelim..