Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

A. Erkin Sarıoğlu
Köşe Yazarı
A. Erkin Sarıoğlu
 

Bİ DAKKA!..

Akşamdan sabaha aklımız başımızdan gitti. Herkeste bir karamsarlık. Ha battık ha batıyoruz. Dolar böyle fırladı, Euro şunu geçti, borsa patladı. Derken ABD’den dönen heyet moral bozdu, falan da filan da. Vallahi kafam durdu. Artık sağlıklı düşünemiyorum. Herkes fikir üretiyor, akıl veriyor ama çoğunun olası yok. Yok dolar satın, yok şunu yapın, hepsi bana göre laf-ı güzaf. Yapılacak olanları büyükler düşünecek bizler yapacağız. Ama onlar da sağlıklı düşünecek ve gerçeklerle yüzleşecekler. “Ben yanıldım” deyip işin içinden çıkmayacaklar. Bi dakka. Durup düşünelim. Nereden girip nereden çıkarsak, hangi yolları izlersek sonumuz aydınlığa çıkabilir. Yoksa ne Amerika’nın ne de Rusya’nın hatta Çin’in bize yapıverecekleri bizi kurtarmaz. Çünkü herkes kendi davulunu çalar ve onun ritmiyle oynar. Bize azap kalır, bize hüzün kalır. Çok ne dolarım var ne de euro. Bunlar yok diye oturup ağlamıyorum. Olsaydı da fazlaca sevinmezdim. Şu günlere gelinceye kadar ne kadar zorluklar yaşadıysak hepsi yanlış politikalar yüzünden olmadı mı. Özal bir koyup 3 alacaktı.. çuvalladık. Çiller döneminde 50'lik bir kayıp anamızı ağlattı. Geldik bu günlere. Hükümet seçim sonrası “dış güçlerin oyununa geliyoruz” diyor. Gelmeyelim. Mademki bunları biliyoruz o halde gereken önlemleri alalım. Dış güçleri biz oyuna getirelim. Yapılacak iş. Ulusça yapılırsa başarıya ulaşır. Sokakta konuşulan “Muharrem İNCE seçimi kazansaydı ve de bunlar yaşansaydı artık neler neler söylenecekti. İşte bunlar geldi böyle oldu” Ama şimdiye kadar bunlar yaptı şimdiden sonra da bunlar çare bulmalılar. Diyorlar. Çare bulunur mu. Elbette bulunur. Şu yaşamda ölümden gayrı her şeye çare bulunur. Yeter ki çare aramalı ve de ona inanmalı. Önce nereden başlayacağımıza karar verelim… Varsayalım ki. Bu gün herkesin ağzındaki söylem. BATIYORUZ.. Bir an için tamam diyelim. İlk yapılacak iş su alan yerleri tıkamak. Ben basitçe şöyle düşünüyorum. Sayın CUMHURBAŞKANIMIZ Balkona çıkıp “EYY güzel insanlar. Şu ana kadar geldik ve görüyorsunuz ki yaptıklarımızdan bazıları tutmadı. Yanlış mı değimli tartışmayacağız. Bundan sonra gelin hep birlikte bir şeyler yapmaya karar verelim. 1- Ülke sınırlarını kapatıyoruz. Bu günden itibaren ne dışarıdan bir gram mal alacağız ne de dışarıya bir gram mal satacağız. 5 yıl süreyle ne almak var ne satmak. Yani elimizde ne varsa onunla yaşamaya razı olacak mısınız. Hani Sör Vayvır’daki gibi. Aç kalsakta şikayet etmeyeceğiz. Tek düşüncemiz üretim olacak. Dağları taşları ovaları yaylaları bir bir işleyeceğiz. Mazotumuzun yetmediği yerde toprağı tırnağımızla işleyecek, kazmayla karnını yaracak ama ÜRETECEĞİZ: 2- Eyy SURİYELİLER… Biz iyilik sever bir milletiz. Sizleri şimdiye kadar öyle ya da böyle misafir ettik. Ama görüyorsunuz ki artık biz de iyi durumda değiliz. Haydi bakalım. Toplayın pılınızı pırtınızı doğru memleketinize. Olmadı başka ülkelere diyerek sınıra yönlendireceğiz. İtiraz yok. Geldiğiniz gibi ya ülkeye dönün ya da başka ülkelerden yer bulun. 3- Eyy.. Terör örgütleri. Bizi terk edin. Artık sizlerle işimiz yok ve de verilecek bir karış toprağımız yok. Siz de gidin başka meşgaleler bulun kendinize. Uyarsanız ne ala. Uymazsanız gereken fazlasıyla yapılacak. Topyekün uğraşacak, netice alıncaya kadar, sonlanıncaya kadar sizinle uğraşacağız. 4- Eyy Komşular. Artık sizinle hiç sorun yaşamayacağız. Bizim toprak bütünlüğümüze dokunmayan hiç kimseyle sorunumuz olmayacak. Ne size bulaşalım ne de siz bize. Gidin işinize bakın. Ülke sınırlarım beş yıl süreyle kapalıdır.. 5- Eyy. Güzel ülkemin güzel insanları. Ben Cumhurbaşkanı olarak bunları gerçekleştirmeye söz veriyorum.. Sizler de var mısınız. İktidarı ile, muhalefeti ile topyekün SEFERBERLİK ilan ediyorum. Bu seferberlik KALKINMA ve AYDINLIĞA yol alma seferberliğidir. Hükümeti tüm siyasilerin katılacağı bir konsersüsle oluşturacağız. İsraf olmayacak, fuzuli harcama yapmayacağız. Ülkemin değerlerini koruyacağız . 6- Bütün bu yapacaklarımıza rıza gösterecek ülkelere yine aynı sıcaklıkla karşılık verecek ve onlarla ilişkilerimizi sürdüreceğiz. Yok DOLAR’mış yok EURO’ymuş. Hiç kaale almayacağız. Yani kısacası kendimiz pişirip kendimiz yiyeceğiz. Var mısınız-Yok musunuz. Dese…. Sizler ne dersiniz. ???.. Yani en basit düşünceyle ben VARIM derim. Ama bütün bunların İNANDIRICI olduğuna inanmam gerek öncelikle. OLUR. derim. Neden olmasın. Tarih böyle yaşantıları hep anlatıyor. Orta ASYA’dan geldiğimiz de dolar mı kazanıyorduk. Ne bulduysak yiyor. Üretmeye devam ediyorduk. Hastamıza lokmanlar, eğitimimize hocalarımız bakıyordu. Alimler akıl veriyor zalimleri yok ediyorduk. Belli bir süre kopalım bu dünyanın kötü düşünceli insanlarından. TRAMP’a KRAMP girer inşallah. Yaptıklarına yapacaklarına pişman olur.. Umarım. Belki biz zor günler yaşayabiliriz. Ama TÜRK insanı her türlü zorluğa göğüs gerecek bilgi, görgü örf ve geleneklere sahiptir. Sanırım alnımızın akıyla çıkarız. Sonra; güzel, mutlu varlıklı sağlıklı bir ülke yaratırız. Hep birlikte. BİRLİĞE en ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde benim basit düşüncelerim böyle. Başka düşünceler var ise beri gelsin. Atalım denize de balık bilmezse haluk bilir diyelim. Umutlarımızı yitirmeyelim.. Küçük bir hayal gezintisi işte. İşe yarar mı bilemem.
Ekleme Tarihi: 14 Ağustos 2018 - Salı

Bİ DAKKA!..

Akşamdan sabaha aklımız başımızdan gitti. Herkeste bir karamsarlık. Ha battık ha batıyoruz. Dolar böyle fırladı, Euro şunu geçti, borsa patladı. Derken ABD’den dönen heyet moral bozdu, falan da filan da. Vallahi kafam durdu. Artık sağlıklı düşünemiyorum. Herkes fikir üretiyor, akıl veriyor ama çoğunun olası yok. Yok dolar satın, yok şunu yapın, hepsi bana göre laf-ı güzaf. Yapılacak olanları büyükler düşünecek bizler yapacağız. Ama onlar da sağlıklı düşünecek ve gerçeklerle yüzleşecekler. “Ben yanıldım” deyip işin içinden çıkmayacaklar.
Bi dakka. Durup düşünelim. Nereden girip nereden çıkarsak, hangi yolları izlersek sonumuz aydınlığa çıkabilir. Yoksa ne Amerika’nın ne de Rusya’nın hatta Çin’in bize yapıverecekleri bizi kurtarmaz. Çünkü herkes kendi davulunu çalar ve onun ritmiyle oynar. Bize azap kalır, bize hüzün kalır.
Çok ne dolarım var ne de euro. Bunlar yok diye oturup ağlamıyorum.
Olsaydı da fazlaca sevinmezdim. Şu günlere gelinceye kadar ne kadar zorluklar yaşadıysak hepsi yanlış politikalar yüzünden olmadı mı. Özal bir koyup 3 alacaktı.. çuvalladık. Çiller döneminde 50'lik bir kayıp anamızı ağlattı. Geldik bu günlere. Hükümet seçim sonrası “dış güçlerin oyununa geliyoruz” diyor. Gelmeyelim. Mademki bunları biliyoruz o halde gereken önlemleri alalım. Dış güçleri biz oyuna getirelim. Yapılacak iş. Ulusça yapılırsa başarıya ulaşır. Sokakta konuşulan “Muharrem İNCE seçimi kazansaydı ve de bunlar yaşansaydı artık neler neler söylenecekti. İşte bunlar geldi böyle oldu” Ama şimdiye kadar bunlar yaptı şimdiden sonra da bunlar çare bulmalılar. Diyorlar.
Çare bulunur mu. Elbette bulunur. Şu yaşamda ölümden gayrı her şeye çare bulunur. Yeter ki çare aramalı ve de ona inanmalı. Önce nereden başlayacağımıza karar verelim… Varsayalım ki.
Bu gün herkesin ağzındaki söylem. BATIYORUZ.. Bir an için tamam diyelim. İlk yapılacak iş su alan yerleri tıkamak. Ben basitçe şöyle düşünüyorum. Sayın CUMHURBAŞKANIMIZ Balkona çıkıp “EYY güzel insanlar. Şu ana kadar geldik ve görüyorsunuz ki yaptıklarımızdan bazıları tutmadı. Yanlış mı değimli tartışmayacağız. Bundan sonra gelin hep birlikte bir şeyler yapmaya karar verelim.
1- Ülke sınırlarını kapatıyoruz. Bu günden itibaren ne dışarıdan bir gram mal alacağız ne de dışarıya bir gram mal satacağız. 5 yıl süreyle ne almak var ne satmak. Yani elimizde ne varsa onunla yaşamaya razı olacak mısınız. Hani Sör Vayvır’daki gibi. Aç kalsakta şikayet etmeyeceğiz. Tek düşüncemiz üretim olacak. Dağları taşları ovaları yaylaları bir bir işleyeceğiz. Mazotumuzun yetmediği yerde toprağı tırnağımızla işleyecek, kazmayla karnını yaracak ama ÜRETECEĞİZ:
2- Eyy SURİYELİLER… Biz iyilik sever bir milletiz. Sizleri şimdiye kadar öyle ya da böyle misafir ettik. Ama görüyorsunuz ki artık biz de iyi durumda değiliz. Haydi bakalım. Toplayın pılınızı pırtınızı doğru memleketinize. Olmadı başka ülkelere diyerek sınıra yönlendireceğiz. İtiraz yok. Geldiğiniz gibi ya ülkeye dönün ya da başka ülkelerden yer bulun.
3- Eyy.. Terör örgütleri. Bizi terk edin. Artık sizlerle işimiz yok ve de verilecek bir karış toprağımız yok. Siz de gidin başka meşgaleler bulun kendinize. Uyarsanız ne ala. Uymazsanız gereken fazlasıyla yapılacak. Topyekün uğraşacak, netice alıncaya kadar, sonlanıncaya kadar sizinle uğraşacağız.
4- Eyy Komşular. Artık sizinle hiç sorun yaşamayacağız. Bizim toprak bütünlüğümüze dokunmayan hiç kimseyle sorunumuz olmayacak. Ne size bulaşalım ne de siz bize. Gidin işinize bakın. Ülke sınırlarım beş yıl süreyle kapalıdır..
5- Eyy. Güzel ülkemin güzel insanları. Ben Cumhurbaşkanı olarak bunları gerçekleştirmeye söz veriyorum.. Sizler de var mısınız. İktidarı ile, muhalefeti ile topyekün SEFERBERLİK ilan ediyorum. Bu seferberlik KALKINMA ve AYDINLIĞA yol alma seferberliğidir. Hükümeti tüm siyasilerin katılacağı bir konsersüsle oluşturacağız. İsraf olmayacak, fuzuli harcama yapmayacağız. Ülkemin değerlerini koruyacağız .
6- Bütün bu yapacaklarımıza rıza gösterecek ülkelere yine aynı sıcaklıkla karşılık verecek ve onlarla ilişkilerimizi sürdüreceğiz. Yok DOLAR’mış yok EURO’ymuş. Hiç kaale almayacağız. Yani kısacası kendimiz pişirip kendimiz yiyeceğiz. Var mısınız-Yok musunuz. Dese….
Sizler ne dersiniz. ???..
Yani en basit düşünceyle ben VARIM derim. Ama bütün bunların İNANDIRICI olduğuna inanmam gerek öncelikle. OLUR. derim. Neden olmasın. Tarih böyle yaşantıları hep anlatıyor. Orta ASYA’dan geldiğimiz de dolar mı kazanıyorduk. Ne bulduysak yiyor. Üretmeye devam ediyorduk. Hastamıza lokmanlar, eğitimimize hocalarımız bakıyordu. Alimler akıl veriyor zalimleri yok ediyorduk. Belli bir süre kopalım bu dünyanın kötü düşünceli insanlarından. TRAMP’a KRAMP girer inşallah. Yaptıklarına yapacaklarına pişman olur.. Umarım.
Belki biz zor günler yaşayabiliriz. Ama TÜRK insanı her türlü zorluğa göğüs gerecek bilgi, görgü örf ve geleneklere sahiptir. Sanırım alnımızın akıyla çıkarız.
Sonra; güzel, mutlu varlıklı sağlıklı bir ülke yaratırız. Hep birlikte. BİRLİĞE en ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde benim basit düşüncelerim böyle. Başka düşünceler var ise beri gelsin. Atalım denize de balık bilmezse haluk bilir diyelim. Umutlarımızı yitirmeyelim.. Küçük bir hayal gezintisi işte. İşe yarar mı bilemem.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.