Fatih Terim’in kulakları çınlasın. “Biz bitti demeden bitmez” sözleriyle futbolda yeni bir söylemi gündemde tuttu. Aslına bakarsanız güzel bir cümle. Sporcularımızı moral-motivasyon açısından zinde tutmak ve mücadeleyi sonuna kadar sürdürmek adına güzeldi. Ne var ki evdeki hesap çarşıya bazen uymayıveriyordu. Biz bitti demedik ama Avrupa hayallerimiz bitiverdi. Lafı şuraya getireceğim. Son ANTEP olayı yine kalplerimize karalar getirdi, 50 insanımızı yitirdik ve yüzlerce yaralımız var. Acımız büyük. Ölenler kimdir bilemiyorum ama o insanlar yine bazı insanlar tarafından KATLEDİLDİ. İşte lafı getireceğim konu.. Hükümetimiz, iktidarı muhalefetiyle, devletimiz bu TERÖR belası için “BİTTİ” dese de artık yürek yangınından kurtulsak diyorum. TERÖR örgütleri birbirine nazire yaparcasına üstümüze geliyorlar. Kahpece, kalleşçe saldırıyorlar ve bunların büyük ihtimalle birbirleriyle bağlantısı var. Ama unuttukları bir şey var ki saldırdıkları insanlar TÜRK ULUSU. Her kimler iseler bunu akıllarından çıkarmamalıdırlar. Sessiz duruyorsak sebebi bellidir. Örnekleri tarihte yazıldığı gibi kükrediğimizde dağın büyüklüğüne bakmayız. Böyle bilsinler. FETÖ direniyormuş. Nesine güvenerek direniyor. Anlayamadım. Halbuki bazı abiler, ablalar yurt dışını boylamışlar. Yurt dışında palazlanıp yine saldırı mı düzenleyecekler. Vallahi başaramayacaklar. Önceden aldıkları desteği, halktan buldukları yardımı, bileklerden fırlayan altınları, kulaklarından çıkardıkları küpeleri vallahi bir daha bulamayacaklar. Ve gördükleri saygıyı, umdukları destekleri bir daha asla bulamayacaklar. Rahmetli ERBAKAN hoca demişti de gülüp geçmiştik, “Darbe kanlı mı olacak yoksa kansız mı” demişti, sağlığında.. Demek ki o bile 15 Temmuz’a gönderme yapıyormuş. Anlaşılan o ki LAİKLİK önemli bir konu. Din ile devlet işleri har zaman ayrı tutulmalı. Dini inançlar ile asla oynanmamalı. İnsanların yaptıkları ibadetler ile asla yararlanmaya çalışılmamalı. FETÖ örgütünün dini konulardan yararlanarak yaptıklarını “Allah rızası için” yapacaklarını “Allah yolunda” yaptıklarını beyan edip insanların din duygularını istismar ederek bu günlere geldikleri aşikar. Geçmişin fotoğraflarına bakıyoruz da ön saflarda yönetenlerimizle çekilmiş boy boy fotoğraflar medyada yer alıyor. Ülkemize ve dışarıdaki memleketlere okul yaptıranlar ile elbette yan yana gelinebilir. Böyle insanlardan şüphelenmek insanların aklına gelemeyebilir. Ama bu sömürünün sonrasında “darbe” yapıp yönetimi ele geçirmek için yapılanlar yaşandıkça işin vahamet ortaya çıkıyor. Bu durum yeni bir başlangıç için de kötü sonuçlar getirebilir. Şimdi bir insan çıksa da “okul yapmak ve insanlara hizmet etmeyi amaçlıyorum” diye ortaya çıksa herkesin ona şüphe ile bakması kadar doğal bir şey olabilir mi?.. Yani bunlar hem çuvaldaki incirleri berbat ettiler hem de olgunlaşacak incirlerin güneşini kestiler. Şimdi herkesin dilinde yapılanlara karşı yorumlar var. Bu işin yoruma ihtiyacı yok artık. Bitmeli. Bitirilmeli. Ama sonuç alınıncaya kadar da nefes aldırılmamalı. Burada en dikkat çeken konuda diğer cemaat ve tarikatlar. Hani derler ya “her gördüğün sakallıyı deden mi sanıyorsun” diye vallahi ne yalan söyleyeyim, şimdilerde gördüğüm her sakallıdan şüpheleniyorum. İçimden bir “ACABA” sözcüğü geçiyor. Elbette sakallı olmak herkesin tercihi olabilir. Ama ben böyle düşünmekten geri duramıyorum. Geçen haftalarda üzerinde ısrarla durmuştum. Devlet her zaman her yerde güçlüdür. Devlet güçlü olmazsa millet de arasatta kalır. O nedenle devletimizin TERÖR’ü sonlandıracağına olan inancım tamdır. Hatırlarsanız 12 Eylül öncesi de sokaklar kan gölüne dönmüştü. Bir türlü başedilemiyordu. Yaşamak için umutlar azalıyorken 12 Eylül sonrasında ülkenin hiçbir yerinden çıt çıkmamıştı. Ve silahlar birden sustu. Şimdi onu haklı göstermek için söylemiyorum. Sonraki hatalarını da affedemiyorum. Yani devletimizin bu işin üstesinden gelmemesi için hiçbir olumsuzluk yoktur. Üstelik 15 Temmuz sürecinde HALK alanları doldurmuş ve iktidarı- muhalefeti hep bir olmuş ve tek ses ile haykırmıştır. “DARBELERE ve de en önemlisi TERÖRE hayır”. Yeter ki yönetenlerimiz de istesin.. Halkımız her göreve hazırdır. ANTEP, diğerlerinden farksız olarak kalplerde büyük yaralar açmıştır. Söylemler artık terör örgütlerinin birbiriyle irtibatlı olduğu kanaati üzerinedir. Kimin haklı olduğu artık önemli değildir. Haksızlığa karşı, vahşete karşı DİK durmanın zamanıdır. Yapabilir miyiz diye düşünmüyorum bile. İnanıyorum yaparız.. Sayın CUMHURBAŞKANIMIZIN “BİTTİ” diyeceği günleri iple çekiyorum. Fatih Terim gibi, madem biz diyeceğiz, öyleyse YENİKAPIDA toplanan milyonlar gibi, kent meydanlarını dolduran insanlar gibi hep bir ağızdan haykıralım… B İ T T İ.. Ve bu konuları yazmaktan inanın usandık. Lanetlemekten bıktık. Yapılacak ne varsa yapalım ve bitsin. Bakın çok kurban verdik. Yakında kurban bayramına da kavuşacağız. Verdiğimiz kurbanlar yetsin. Günahsız insanlar ölmesin. Ocaklar sönmesin.. Ülkemiz üzerinde kötü emelleri olanların hevesleri kursaklarında kalsın.. Biz de diğer ülkeler gibi tüm insanlarımızla rahat, mutlu bir yaşam sürelim.. Bu gün nerede, kaç insanımızın katledildiğini duymak istemiyoruz artık.. Üç beş kişi bir araya gelmekten, düğünlere katılmaktan bile geri durur olduk. Eyyy TERÖRDEN medet umanlar.. Sayılmayız parmak ile.. Tükenmeyiz kırmak ile.. Şimdi haykırıyoruz ve yürekten arzuluyoruz.. “BİTTİ” demeyi…