Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

A. Erkin Sarıoğlu
Köşe Yazarı
A. Erkin Sarıoğlu
 

BU DÜNYA BİZİM

Eyyy İnsanoğlu!.. Farkında değilsiniz galiba… BU DÜNYA BİZİM. Neredeyse 8 milyarı aşan insanı bağrında besleyen, onu yaşatan, acısıyla tatlısıyla ona hayat veren bu dünya bizim.. Bakıyorum da tek başına bu dünyayı kendine mal etmeye çalışan gafiller var. Olur mu böyle. Elbette olmaz. Derisi ne renk, düşünüşü ne olursa olsun bizlerin olan bu dünyaya sahip çıkmalıyız.. Bunları neden söylüyorum. Çünkü dünyanın dört bir yanı ateş çemberinde. Savaşlar, saldırılar, katliamlar, soykırımlar hepsi bu dünyada yapılıyor. İnsanlarımız, kadınlar, çocuklar, günahsızlar bu dünyada yok ediliyor. Kıyım aldı başını gidiyor. DUR diyen var mı derseniz. Ne yazık ki yok!. Herkes birbirinden korkuyor ya da kendi düşüncesi de onlara benzediği için ses çıkarmıyor. YAZIK..YAZIK ki ne yazık!.. Birinci, İkinci Dünya Savaşı’nı yaşamış bu dünya ısrarla 3. Dünya Savaşı için zemin hazırlıyor. Dünyanın dört bir yanında saldırılar, savaşlar hız kesmeden devam ediyor. Ülkeler birbiriyle yarışırcasına savaş çıkarmanın yollarını arıyor. Yakın zamanda aklımızda kalan Kore Savaşı, Vietnam Savaşı, İran-Irak Savaşı, Bosna Savaşı, Ermenistan-Azerbaycan Savaşı, Amerikanın Irak’a saldırısı. Saddam’ın, Kaddafi’nin yok edilişi, Esed’e saldırı Korelerin savaşı. Çin’in Tibet’e saldırısı ve bizim on yıllardır mücadele ettiğimiz terör örgütleriyle olan olaylar. İspanya’da, İngiltere’de, Almanya’da çete savaşları. Afrika’daki zulümler bir türlü ara vermeden sürmekte ve tüm insanlığı tedirgin etmektedir. Şimdilerde en sıcak Ukrayna-Rusya ve İsrail-Filistin olayları.. Dinlenip dinlenip katliamlara devam ediyorlar. YAZIK… YAZIK… Yazık ki ne yazık.. Hep şu şarkı aklıma geliyor : “Bir dünya bırakın biz çocuklara, ıslanmış olmasın göz yaşlarıyla”. Ne çare ki göz yaşları dinmiyor, dindirilemiyor. Göz yaşlarımızın dinmediği bazı olaylar da yurdumuzda yaşanıyor. Geçtiğimiz hafta işlenen bir cinayet herkesi üzdü. Bir cani arabasına bindiği taksiciyi üç kurşunla hayattan kopardı. Soğuk bir havada acıma duygusuyla arabasına aldığı cani tarafından katledildi. Bir de; “kimseye iyilik yapmayacaksın” diye terbiyesizce fetvada bulundu. Bu olaylar için de ne yazık ki söylenecek kelimeler yetmiyor.. Bu olayın sıcaklığı sönmeden bu kez bir bayan bindiği taksiye para vermeden kaçarken şiddete maruz kalıyor. Ne dersiniz. İnsanlığın çivisi mi çıktı.. Üzgünüm ama sadece üzülmekle kalabiliyorum. Ülkemiz artık yerel seçim havasına girdi ve hızla devam ediyor. Partiler birkaç yer dışında adaylarını belirlediler, kalanlarda birkaç gün içinde belirlenecek. Partiler arasında İTTİFAK-İŞBİRLİĞİ gibi organizasyonlarda tüm hızıyla sürüyor. Kim kiminle hangi şartlarda bir araya gelecek. Hummalı bir çalışma ve sıkı sıkıya pazarlıklar yapılmakta. Şahsi düşüncem hiçbir partinin diğerleriyle birlikte olmasına sıcak bakmıyorum. Belli bir amaç ve belli bir ideolojı için kurulmuş bir partinin diğer bir partinin şemsiyesi altına girmesine gönlüm razı olmuyor. Herkes adayını çıkarır ve HALK kendine en yakın olanı seçer. Sonra bu seçimler son değil ki. Doğru yapmayanlar bir sonraki seçimde tasviye edilir. Kaldı ki bunun adı yerel seçim. Her yöre kendini yönetecek kişiyi, gurubu kendi seçmeli. Ve de o yönetecek kişi o yörenin insanı olmalı. Başka bölgede yaşayıp oraya aday yapılması hiç de doğru değil kanımca. Adı üzerinde bir seçim bu atama işi değil ki.. Bir de aklıma hep takılıyor. Seçime giren adayların yaptıkları harcamaları kim karşılıyor. Partiler mi yoksa kendileri mi. Partiler belli bir katkı yapıyorlardır da bu kadar aşırı harcamayı ADAY nasıl yapabiliyor, aklım almıyor. Bakıyorum neredeyse tüm televizyonlarda günlerdir tanıtım reklamı dönüyor.. Geçmiş yıllarda şahit olduğum bir takım harcamalar yapılmıştı. Hesap ettim harcadıklarını beş yıllık maaşı karşılamıyor. Acaba nasıl bir düzen diye de meraklanmıyor değilim. Gerçi sizler bu konuları benden daha iyi biliyorsunuzdur da. Hani dedim.. Seçim konusuna girmişken.. Bazı partiler adaylarını gıdım gıdım açıklıyor. Adaylar üzerinde kararsızlar mı, yoksa guruplar birbiriyle isim üzerinde anlaşamıyorlar mı.. Ben diyorum ki parti adayları hangi yöntemle belirleyecekse ilan eder ve sonrasında yetkili, kurullarına start verir onlarda belli bir süre çalışma yapar ve sonrasında adayları ilan eder. Sorumluluk onlara aittir. Şu yörenin adayı şu gün açıklanacak deniliyor bir de bakıyorsunuz ileri bir tarihe ertelenmiş.. Ben beğenmedim böyle bir yöntemi. BU DÜNYA BİZİM.. Ve ülkemizin Merkez Bankası Başkanlığı’na Sayın Durmuş YILMAZ’dan sonra yine bir Uşak’lı Sayın Fatih KARAHAN atandı. Hayırlı olsun. Bizim Merkez Bankası ile bir işimiz yok ama sevgili hemşehrimizin başarılı olarak bizleri gururlandırmasını arzu ederiz. Yeni bir dünya için el ele gönül gönüle olalım.
Ekleme Tarihi: 06 Şubat 2024 - Salı

BU DÜNYA BİZİM

Eyyy İnsanoğlu!.. Farkında değilsiniz galiba… BU DÜNYA BİZİM. Neredeyse 8 milyarı aşan insanı bağrında besleyen, onu yaşatan, acısıyla tatlısıyla ona hayat veren bu dünya bizim.. Bakıyorum da tek başına bu dünyayı kendine mal etmeye çalışan gafiller var. Olur mu böyle. Elbette olmaz. Derisi ne renk, düşünüşü ne olursa olsun bizlerin olan bu dünyaya sahip çıkmalıyız.. Bunları neden söylüyorum. Çünkü dünyanın dört bir yanı ateş çemberinde. Savaşlar, saldırılar, katliamlar, soykırımlar hepsi bu dünyada yapılıyor. İnsanlarımız, kadınlar, çocuklar, günahsızlar bu dünyada yok ediliyor. Kıyım aldı başını gidiyor. DUR diyen var mı derseniz. Ne yazık ki yok!. Herkes birbirinden korkuyor ya da kendi düşüncesi de onlara benzediği için ses çıkarmıyor. YAZIK..YAZIK ki ne yazık!..
Birinci, İkinci Dünya Savaşı’nı yaşamış bu dünya ısrarla 3. Dünya Savaşı için zemin hazırlıyor. Dünyanın dört bir yanında saldırılar, savaşlar hız kesmeden devam ediyor.
Ülkeler birbiriyle yarışırcasına savaş çıkarmanın yollarını arıyor. Yakın zamanda aklımızda kalan Kore Savaşı, Vietnam Savaşı, İran-Irak Savaşı, Bosna Savaşı, Ermenistan-Azerbaycan Savaşı, Amerikanın Irak’a saldırısı. Saddam’ın, Kaddafi’nin yok edilişi, Esed’e saldırı Korelerin savaşı. Çin’in Tibet’e saldırısı ve bizim on yıllardır mücadele ettiğimiz terör örgütleriyle olan olaylar. İspanya’da, İngiltere’de, Almanya’da çete savaşları. Afrika’daki zulümler bir türlü ara vermeden sürmekte ve tüm insanlığı tedirgin etmektedir. Şimdilerde en sıcak Ukrayna-Rusya ve İsrail-Filistin olayları.. Dinlenip dinlenip katliamlara devam ediyorlar. YAZIK… YAZIK… Yazık ki ne yazık.. Hep şu şarkı aklıma geliyor :
“Bir dünya bırakın biz çocuklara, ıslanmış olmasın göz yaşlarıyla”. Ne çare ki göz yaşları dinmiyor, dindirilemiyor.
Göz yaşlarımızın dinmediği bazı olaylar da yurdumuzda yaşanıyor. Geçtiğimiz hafta işlenen bir cinayet herkesi üzdü. Bir cani arabasına bindiği taksiciyi üç kurşunla hayattan kopardı. Soğuk bir havada acıma duygusuyla arabasına aldığı cani tarafından katledildi. Bir de; “kimseye iyilik yapmayacaksın” diye terbiyesizce fetvada bulundu. Bu olaylar için de ne yazık ki söylenecek kelimeler yetmiyor.. Bu olayın sıcaklığı sönmeden bu kez bir bayan bindiği taksiye para vermeden kaçarken şiddete maruz kalıyor. Ne dersiniz. İnsanlığın çivisi mi çıktı.. Üzgünüm ama sadece üzülmekle kalabiliyorum.
Ülkemiz artık yerel seçim havasına girdi ve hızla devam ediyor. Partiler birkaç yer dışında adaylarını belirlediler, kalanlarda birkaç gün içinde belirlenecek. Partiler arasında İTTİFAK-İŞBİRLİĞİ gibi organizasyonlarda tüm hızıyla sürüyor. Kim kiminle hangi şartlarda bir araya gelecek. Hummalı bir çalışma ve sıkı sıkıya pazarlıklar yapılmakta. Şahsi düşüncem hiçbir partinin diğerleriyle birlikte olmasına sıcak bakmıyorum. Belli bir amaç ve belli bir ideolojı için kurulmuş bir partinin diğer bir partinin şemsiyesi altına girmesine gönlüm razı olmuyor. Herkes adayını çıkarır ve HALK kendine en yakın olanı seçer. Sonra bu seçimler son değil ki. Doğru yapmayanlar bir sonraki seçimde tasviye edilir. Kaldı ki bunun adı yerel seçim. Her yöre kendini yönetecek kişiyi, gurubu kendi seçmeli. Ve de o yönetecek kişi o yörenin insanı olmalı. Başka bölgede yaşayıp oraya aday yapılması hiç de doğru değil kanımca. Adı üzerinde bir seçim bu atama işi değil ki.. Bir de aklıma hep takılıyor. Seçime giren adayların yaptıkları harcamaları kim karşılıyor. Partiler mi yoksa kendileri mi. Partiler belli bir katkı yapıyorlardır da bu kadar aşırı harcamayı ADAY nasıl yapabiliyor, aklım almıyor. Bakıyorum neredeyse tüm televizyonlarda günlerdir tanıtım reklamı dönüyor.. Geçmiş yıllarda şahit olduğum bir takım harcamalar yapılmıştı. Hesap ettim harcadıklarını beş yıllık maaşı karşılamıyor. Acaba nasıl bir düzen diye de meraklanmıyor değilim. Gerçi sizler bu konuları benden daha iyi biliyorsunuzdur da. Hani dedim..
Seçim konusuna girmişken.. Bazı partiler adaylarını gıdım gıdım açıklıyor. Adaylar üzerinde kararsızlar mı, yoksa guruplar birbiriyle isim üzerinde anlaşamıyorlar mı.. Ben diyorum ki parti adayları hangi yöntemle belirleyecekse ilan eder ve sonrasında yetkili, kurullarına start verir onlarda belli bir süre çalışma yapar ve sonrasında adayları ilan eder. Sorumluluk onlara aittir. Şu yörenin adayı şu gün açıklanacak deniliyor bir de bakıyorsunuz ileri bir tarihe ertelenmiş.. Ben beğenmedim böyle bir yöntemi.
BU DÜNYA BİZİM.. Ve ülkemizin Merkez Bankası Başkanlığı’na Sayın Durmuş YILMAZ’dan sonra yine bir Uşak’lı Sayın Fatih KARAHAN atandı. Hayırlı olsun. Bizim Merkez Bankası ile bir işimiz yok ama sevgili hemşehrimizin başarılı olarak bizleri gururlandırmasını arzu ederiz.
Yeni bir dünya için el ele gönül gönüle olalım.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (2)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Av.H.Vadi Dalkılıç
(08.02.2024 18:18 - #464)
Fatih Karahan aynı zamanda Uşak Karun Koleji kurucusu sayın Prof.Dr.Servet Karahan'ın oğludur .Ailece çok disiplinli ve çağdaş,üretici olduklarını görüyoruz.İlimiz ve Ülkemiz adına gurur duyulmalıdır.Başarılar...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Av.H.Vadi Dalkılıç
(08.02.2024 18:18 - #465)
Fatih Karahan aynı zamanda Uşak Karun Koleji kurucusu sayın Prof.Dr.Servet Karahan'ın oğludur .Ailece çok disiplinli ve çağdaş,üretici olduklarını görüyoruz.İlimiz ve Ülkemiz adına gurur duyulmalıdır.Başarılar...
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.