Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

A. Erkin Sarıoğlu
Köşe Yazarı
A. Erkin Sarıoğlu
 

DÜNDEN BUGÜNE BANAZ’DA FUTBOL

Dünyanın her yerinde olduğu gibi ilçemizde de FUTBOL en gözde sporlardan biridir. Geçen hafta aldığım bir haber ile içimdeki futbol heyecanı daha bir canlandı. İki güzide takımımız BANAZSPOR ve BANAZ ÖZLEMSPOR play-off gurubuna yükselmişler ve aralarında yapacakları maçlar sonrası şampiyonluk mücadelesi verecekler.. İki takımımız arasındaki maç öncesinde bugüne kadar BANAZ’da futbola emek vermiş sporcularımızı toplamak ve yaptıkları hizmetler karşılığı olmasa bile çam sakızı çoban armağanı birer plaket vermek için bir program düzenlemişler. Uzaktan yakından bu davete icabet eden sevgili arkadaşlarımıza biz de TEŞEKKÜR ediyor, saygılar sunuyoruz. Bu arada unutmadan kurulduğu günden bu güne SPOR’a emek vermiş, terini akıtmış aramızdan ayrılanlara da Allahtan rahmetler diliyor saygıyla anıyoruz.  Çapıt toplardan yeşil sahalara uzanan futbol, gerek oynayanı ve gerekse seyredeni mutlu eden güzel bir aktivite. Gerçi sporun her türlüsü her zaman iyi. Yapılmalı, gençleri ve toplumu kötü alışkanlıklardan kurtaran ve ahlaklı bir nesil yetişmesine yardımcı olan bir etkinliktir. Bacasız bir sanayi olduğu da söylense de biz AMATÖR ruhla bunu yaptığımız için para konusunu hiç dikkate almadan yapmaya özen gösterdik. Her ne kadar parasız hiçbir şey yapılamayacağı dikkate alınırsa da amatör olan bu çalışmalarda da bir hayli paralar harcandığı da yadsınamaz bir gerçektir. Kendi adıma, bu uğurda yaptığım tüm harcamalardan asla pişmanlık duymadım, üst üste konulduğunda hatrı sayılır rakamlara ulaşsa da “helali hoş olsun gençlere.. gençliğimize” deyip geçiyorum . Banaz’da 1959 yılında ZAFER SPOR kurulmuş olsa da varlığını uzun sürdürememiş ve kağıt üzerinde kalmıştır. Zaman zaman ilçemizin sporsever yöneticileri, esnafı, tüccarının bireysel gayretleriyle gençler toplanarak çevre il ve ilçelere maçlar yapmaya gidilirdi. Elbette bunlar bahar ve yaz aylarında yapılır diğer dönemlerde bir çalışma olmazdı. Küçük bir anekdot.. Bir pazar Eşme maça davet edilmiş, tabi ulaşım zor, onlarda trenle geliyorlarmış. İlçemizin lokanta işletmecisi APOSTOL amcaya (Ş.Ahmet GÜLHAN) yarın maç var bolca yemek hazırla demişler ki.. O günlerde pazar günleri lokanta açılmaz yemek hazırlanmazdı. O da maç var diye bir hayli yemek hazırlamış. Tren rötar yapınca Eşmeliler trenden inip maça başlamışlar. Yemekler kalmış. Apostol Amca da kalan yemeklere bakıp bakıp bağırmaya başlamış “Yemeyeceksiniz de neden pişirttiniz diye hayıflanmıştı..” Ben Banaz’a tayin olduğumda bir çok arkadaşta takım kurma fikri oluştu. Başta İbrahim NEBİOĞLU ve Ali GÜLENER ve Sami DEMİR olmak üzere iş ciddiye alındı ve Banaz Sağlık Ocağı’ndan ateşlenen bu kıvılcım gerçeğe dönüştü ve BANAZSPOR 1973 yılında federe olarak Uşak Amatör liglerine katılmaya hak kazandı Kırmızı lacivert renkler artık UŞAK’ta fırtına gibi esmeye başladı. İlk maçımızda Banaz’ın o günlerdeki en meşhur meyvesi, ELMA götürerek seyircilere atmış büyük alkış ve takdir alışmıştık Başımızda lisanslı bir antrenörümüz yoktu. Bize ağabeylerimiz öncülük ediyor ve düzenli olarak antrenmanlarımızı yaparak maçlara hazırlanıyorduk. Ve BANAZSPOR Uşak amatör liginde ses getiren bir takım olmuştu. Zor günler geçirdik. Bazı arkadaşlarımız, ilçemizde takım olmadığı günlerde Uşak’ın diğer takımlarında lisanslı olarak oynuyorlardı. Onların lisansını almak için çok gayretler gösterdik. Amatör olan bu spor dalında parayla lisanlar aldık. Üzülsekte prosedürleri aşamadık. Banaz’ın gençleri olarak, sağ-sol demeden top koşturduk. İçine siyaseti sokmamaya özen gösterdik. BANAZLIYDIK ve gençlerimizin spor yapabilmesi içindi tüm gayretlerimiz. Bu takımda neredeyse 20 yıla yakın top oynayıp yaşamımızın önemli bölümlerine güzel anılar ekledik. 1982 yılında genç takımımız UŞAK şampiyonu oldu. Afyon’da yapılacak maçlara katılabilmek için esnaftan para toplamaya çıktık. Sağolsunlar esnafın katkıları oldu. (Ama bunu yazmalıyım) Banaz’ın EFE DAYISI İsmail BULUT’un mekanına geldik. Sporla yakından uzaktan hiç alakası olmayan EFE dayıdan ümitli değildik. Ama “çocuklar.. şu 50 lirayı alın sonra daha da katkı yaparım” deyince neredeyse sevinçten uçacak olduk. Rahmetle anıyorum. (ümitli olduklarımızdan ise en fazla 5 lira çıkmıştı)... Elbette ekonomik sıkıntılar her zaman gündemdeydi. SEMİTAŞ’ın kurulduğu günlerde o günün yönetenleri bir takım forma yaptırmıştı takımımıza. Mutlandık. Sıkıntıları kolay aşabilmek adına düşüncelerimiz arasına giren PİYANGO tertip etmeyi hedefledik. Esnafımızdan topladığımız, çamaşır makinası, buzdolabı fırın ve daha bir çok mutfak gerecini ödünç alarak kurdela ile süsleyip sergiledik. Bunlar çekilişte çıkıp talihlilere teslim edilince kazılan paralar ile ödeme yapılacaktı. İzinlerini alıp 1000 bilet bastık. Satışlarımız istediğimiz rakamlara ulaşmadı. Erteledik.. Erteleme tarihi gelmesine rağmen hala istenilen rakamlar oluşmadı. Bir daha erteledik. Umutlarımızı yitirdiğimiz bir anda elinde çanta bir beyefendi geldi. Konser pazarlamacısı idi. “Size Müslüm GÜRSES’i getirelim” dedi. Önce şaşırdık. Ama etraflıca düşünüp konser ile birlikte piyango çekişimizi de yapabiliriz diyerek anlaştık. O gün geldi ve salon tıklım tıklımdı. Düşündüğümüz rakamlara ulaşamasakta takım için harcanabilecek bir miktar para kazanmıştık.. Takımı ayakta tutabilmek kolay olmuyordu. Diyerek kalanını haftaya anlatalım.. Olmaz mı?..
Ekleme Tarihi: 11 Mart 2019 - Pazartesi

DÜNDEN BUGÜNE BANAZ’DA FUTBOL

Dünyanın her yerinde olduğu gibi ilçemizde de FUTBOL en gözde sporlardan biridir. Geçen hafta aldığım bir haber ile içimdeki futbol heyecanı daha bir canlandı. İki güzide takımımız BANAZSPOR ve BANAZ ÖZLEMSPOR play-off gurubuna yükselmişler ve aralarında yapacakları maçlar sonrası şampiyonluk mücadelesi verecekler.. İki takımımız arasındaki maç öncesinde bugüne kadar BANAZ’da futbola emek vermiş sporcularımızı toplamak ve yaptıkları hizmetler karşılığı olmasa bile çam sakızı çoban armağanı birer plaket vermek için bir program düzenlemişler. Uzaktan yakından bu davete icabet eden sevgili arkadaşlarımıza biz de TEŞEKKÜR ediyor, saygılar sunuyoruz. Bu arada unutmadan kurulduğu günden bu güne SPOR’a emek vermiş, terini akıtmış aramızdan ayrılanlara da Allahtan rahmetler diliyor saygıyla anıyoruz. 

Çapıt toplardan yeşil sahalara uzanan futbol, gerek oynayanı ve gerekse seyredeni mutlu eden güzel bir aktivite. Gerçi sporun her türlüsü her zaman iyi. Yapılmalı, gençleri ve toplumu kötü alışkanlıklardan kurtaran ve ahlaklı bir nesil yetişmesine yardımcı olan bir etkinliktir. Bacasız bir sanayi olduğu da söylense de biz AMATÖR ruhla bunu yaptığımız için para konusunu hiç dikkate almadan yapmaya özen gösterdik. Her ne kadar parasız hiçbir şey yapılamayacağı dikkate alınırsa da amatör olan bu çalışmalarda da bir hayli paralar harcandığı da yadsınamaz bir gerçektir.
Kendi adıma, bu uğurda yaptığım tüm harcamalardan asla pişmanlık duymadım, üst üste konulduğunda hatrı sayılır rakamlara ulaşsa da “helali hoş olsun gençlere.. gençliğimize” deyip geçiyorum .
Banaz’da 1959 yılında ZAFER SPOR kurulmuş olsa da varlığını uzun sürdürememiş ve kağıt üzerinde kalmıştır. Zaman zaman ilçemizin sporsever yöneticileri, esnafı, tüccarının bireysel gayretleriyle gençler toplanarak çevre il ve ilçelere maçlar yapmaya gidilirdi. Elbette bunlar bahar ve yaz aylarında yapılır diğer dönemlerde bir çalışma olmazdı. Küçük bir anekdot.. Bir pazar Eşme maça davet edilmiş, tabi ulaşım zor, onlarda trenle geliyorlarmış. İlçemizin lokanta işletmecisi APOSTOL amcaya (Ş.Ahmet GÜLHAN) yarın maç var bolca yemek hazırla demişler ki.. O günlerde pazar günleri lokanta açılmaz yemek hazırlanmazdı. O da maç var diye bir hayli yemek hazırlamış. Tren rötar yapınca Eşmeliler trenden inip maça başlamışlar. Yemekler kalmış. Apostol Amca da kalan yemeklere bakıp bakıp bağırmaya başlamış “Yemeyeceksiniz de neden pişirttiniz diye hayıflanmıştı..”
Ben Banaz’a tayin olduğumda bir çok arkadaşta takım kurma fikri oluştu. Başta İbrahim NEBİOĞLU ve Ali GÜLENER ve Sami DEMİR olmak üzere iş ciddiye alındı ve Banaz Sağlık Ocağı’ndan ateşlenen bu kıvılcım gerçeğe dönüştü ve BANAZSPOR 1973 yılında federe olarak Uşak Amatör liglerine katılmaya hak kazandı Kırmızı lacivert renkler artık UŞAK’ta fırtına gibi esmeye başladı. İlk maçımızda Banaz’ın o günlerdeki en meşhur meyvesi, ELMA götürerek seyircilere atmış büyük alkış ve takdir alışmıştık
Başımızda lisanslı bir antrenörümüz yoktu. Bize ağabeylerimiz öncülük ediyor ve düzenli olarak antrenmanlarımızı yaparak maçlara hazırlanıyorduk. Ve BANAZSPOR Uşak amatör liginde ses getiren bir takım olmuştu. Zor günler geçirdik. Bazı arkadaşlarımız, ilçemizde takım olmadığı günlerde Uşak’ın diğer takımlarında lisanslı olarak oynuyorlardı. Onların lisansını almak için çok gayretler gösterdik. Amatör olan bu spor dalında parayla lisanlar aldık. Üzülsekte prosedürleri aşamadık.
Banaz’ın gençleri olarak, sağ-sol demeden top koşturduk. İçine siyaseti sokmamaya özen gösterdik. BANAZLIYDIK ve gençlerimizin spor yapabilmesi içindi tüm gayretlerimiz. Bu takımda neredeyse 20 yıla yakın top oynayıp yaşamımızın önemli bölümlerine güzel anılar ekledik. 1982 yılında genç takımımız UŞAK şampiyonu oldu. Afyon’da yapılacak maçlara katılabilmek için esnaftan para toplamaya çıktık. Sağolsunlar esnafın katkıları oldu. (Ama bunu yazmalıyım) Banaz’ın EFE DAYISI İsmail BULUT’un mekanına geldik. Sporla yakından uzaktan hiç alakası olmayan EFE dayıdan ümitli değildik. Ama “çocuklar.. şu 50 lirayı alın sonra daha da katkı yaparım” deyince neredeyse sevinçten uçacak olduk. Rahmetle anıyorum. (ümitli olduklarımızdan ise en fazla 5 lira çıkmıştı)...
Elbette ekonomik sıkıntılar her zaman gündemdeydi. SEMİTAŞ’ın kurulduğu günlerde o günün yönetenleri bir takım forma yaptırmıştı takımımıza. Mutlandık. Sıkıntıları kolay aşabilmek adına düşüncelerimiz arasına giren PİYANGO tertip etmeyi hedefledik. Esnafımızdan topladığımız, çamaşır makinası, buzdolabı fırın ve daha bir çok mutfak gerecini ödünç alarak kurdela ile süsleyip sergiledik. Bunlar çekilişte çıkıp talihlilere teslim edilince kazılan paralar ile ödeme yapılacaktı. İzinlerini alıp 1000 bilet bastık. Satışlarımız istediğimiz rakamlara ulaşmadı. Erteledik.. Erteleme tarihi gelmesine rağmen hala istenilen rakamlar oluşmadı. Bir daha erteledik. Umutlarımızı yitirdiğimiz bir anda elinde çanta bir beyefendi geldi. Konser pazarlamacısı idi. “Size Müslüm GÜRSES’i getirelim” dedi. Önce şaşırdık. Ama etraflıca düşünüp konser ile birlikte piyango çekişimizi de yapabiliriz diyerek anlaştık. O gün geldi ve salon tıklım tıklımdı. Düşündüğümüz rakamlara ulaşamasakta takım için harcanabilecek bir miktar para kazanmıştık.. Takımı ayakta tutabilmek kolay olmuyordu. Diyerek kalanını haftaya anlatalım.. Olmaz mı?..
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.