Türkiye Futbol Süper liginde GALATASARAY şampiyon oldu. Kutlarız. Yarı sezonda takımın başına geçen Fatih TERİM ve yeni yönetim başardı bu işi. İki yıl üst üste şampiyon olan BEŞİKTAŞ’ı ve FENERBAHÇE ile BAŞAKŞEHİR’i geçerek ulaştılar hedefe. Son yılların son maça kadar uzanan en heyecanlı bir sezon sonu oldu. Son dakikalarda Göztepe galibiyete ulaşsa başka takım şampiyon olabilirdi. Ya da sıralama maç sonuçlarına göre değişebilirdi. Futbol izleyenlerine heyecanlı bir doksan dakika yaşattılar. Futbol ne olursa olsun tüm sporların önünde gelen bir izleyici kitlesine sahip. Ne kadar olumsuzluklar yaşansa da vazgeçilemiyor. Taraftarlar birbirine girse de yine de ille de FUTBOL diyoruz. Brezilya, İspanya futbolla yatıp kalkıyor. Futbolun beşiği İngiltere hafta sonlarını çoluk çocuk futbolla değerlendiriyorlar. Bizde de ön planda olmasına rağmen istediğimiz düzeye gelemedik. Ailece futbol izleyeceğimiz bir ortamı yaratamadık henüz. Tribünleri dolduran izleyiciler arasına bayanları dahil edemedik. Olsa da parmakla sayılacak kadar az. Büyük illerde var gibi ama taşrada bunu görmek pek olası değil. Bu durumun zorlayıcısı KÜFÜR. Bunu azaltamadık ve hatta yok etmeye çalışsak da holiganlar hala aramızda. 6222 tam uygulanamadığından varlığını hissettiremedi. Evet; GALATASARAY şampiyon oldu. Kasasını doldurdu ve ülkemizi şampiyonlar liginde temsil edecek. Bunu yazarken 2000 yıllar aklıma geldi hani UEFA kupasını kaldırdığımız günler. Ülkemiz adına kazanılmış en büyük başarılardan biriydi. O günlerde de Galatasaray kasasını doldurmuştu.. Sonra neler oldu bilemiyoruz. En borçlu kulüplerden biri oluverdi. Son dakikaya kadar kupalara katılması tehlikeli görülen bir takım. Tabi sadece onlar değil diğer kulüplerin bir çoğu da BORÇ batağında. Sanmayın hepsi güllük gülistanlık. Kıvrım kıvrım kıvranıyorlar. İki yıl üst üste şampiyon olan BEŞİKTAŞ Avrupa’da oldukça iyi başarılar elde etmiş BEŞİKTAŞ ve dahası geçen yıllarda ÇİN’e sporcu satarak büyük kar etmiş BEŞİKTAŞ bile borç batağında. Mesela bu sezona adı verilen FUTBOL duayeni rahmetli İLHAN CAVCAV’ın takımı sezon başında kasası dolu iken şimdi hem küme düştü hem de kasasını boşalttı. İlginç. Yani bir yerlerde yanlışlar var. Hem de diz boyu. Milyarların cirit attığı bu sektör ne yazık ki hala amatör yöneticiler tarafından yönetiliyor ve hala dernek statüsünde. Buna kalıcı bir çözüm bulunmalı ve bu iş profesyonellere devredilmeli. Konu erken seçim kararı alındığı zamana denk geldiği için üzerinde yazıp çizemediğimiz Ziraat Türkiye kupasına gelsin. Birkaç cümle de ona yazalım. Olaylı Fenerbahçe-Beşiktaş maçı. Yani yarıda kalan maç ve sonrasında yaşanan gelişmeler. Taraflı değiliz, yıllardır bu sporun içinde yoğrulmuş biri olarak çok olayları yaşadık ve gördük. Kimseye de haksızlık etmeden şu durumu biraz analiz edelim. Maç devam ederken seyirci sahaya yabancı madde atıyor. Hakem oyunu durdurup uyarıda bulunuyor. Kaptanı çağırıp ihtar ediyor. Olay ikinci kez yaşanıyor ve hakem bu kez saha komiserini çağırıp anons yapılmasını istiyor. O da oluyor. Lakin iş sona ermiyor. Üçüncü kez tekrar olunca hakem yardımcılarını çağırıp soyunma odasına yöneliyor. Bu durum devam ederken Beşiktaş yedek kulübesinde herkesin naklen yayında izlediği olaylar oluyor. Bazı yabancı maddeler atılıyor, Şenol GÜNEŞ’e ve o da bu durumdan korkarak soyunma odasına yöneliyor. Arkasından bir şey savrulunca yere kapaklanarak düşüyor. Hakemler uzun bekleme sonunda “maçı tatil” ettiklerini açıklıyorlar. Bu durumda “sonuç TFF tarafından açıklanacaktır” deniliyor. Teamüllere göre ve öncesinde yazılı olan kurallara göre sahasında olay çıkan takım bunları önleyemiyorsa ve de en önemlisi “hakemler soyunma odasına gitmişse” durum gayet açıktır. Ev sahibi takım maçın neticesine bakılmaksızın “Hükmen mağlup” edilir. Ama bizim TFF milyonların izlediği bu maçı başka gözle izliyor ve SİYASİ bir karar alarak maçı kaldığı dakikadan itibaren yeniden oynatmaya karar veriyor. Halbuki ilk maç Beşiktaş sahasında oynanmış ve 2-2 sonlanmış. Bu maçta da kalmış 33 dakika berabere bitse FENERBAHÇE tur atlayacak.. Kimse olayları o an durdurup maçı tamamlatamıyor. Vee BEŞİKTAŞ yarım kalan maç için sahaya çıkmama kararı alıyor. Bunu da sözünün arkasında durarak uyguluyor. İşte BEŞİKTAŞ’a gelen ceza. Hükmen yenik.. Şimdiye kadar kazandığı paraları iade etmek ve de gelecek yıl Türkiye Ziraat Kupası maçlarına katılmamak. Oldu mu ya.. Adaletli bir karar mı… Vallahi taraflı billahi taraflı. Ve de sonuna kadar söylüyorum ADALETLİ bir karar değil. Beşiktaş kulübü elbette hakkını arayabilir ve gereğini yapabilir. Orası onu yönetenlere kalmış. Ama federasyon bu konuda düzgün bir karar vermemiştir. FUTBOL da bizim takımımız UTAŞ UŞAKSPOR da şampiyon olarak bir üst lige yani 2.Lige yükseldi. Elbette emeği geçenleri kutlamıştık, hatta bir daha yineleyelim herkese teşekkür edeyim. Bu yıl lig atlayanların hepsini kutlayalım. Ama birkaç kelime de GÖZTEPE yöneticilerine etmeden geçmeyeyim dedim. Eyyy GÖZTEPE’yi yönetenler. Gayet başarılısınız. Amatöre kadar düşen bu takımı buralara getirdiniz. Kutlarım. Ancak elinizde 70 bin kişilik bir stad varken 10 bin kişiye fırsat verip 60 bin kişiyi mahkum ettiniz. Hem para kazansaydınız hem de daha çok sporsevere şampiyonu izleme fırsatı yaratsaydınız daha güzel olmaz mıydı.. Spor dostluk ve kardeşlik olmalı...