Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

DÜNYA KATLİAMI CANLI İZLİYOR

Evet, ne yazık ki tüm dünya canlı yayında acı bir katliam izliyor. Her şeyden önemlisi de adaletsiz, taraflı, canice bir katliam. Her zaman için doğruyu söylemekte fayda var. Çünkü yalan ve yanlışlar bir gün gelir mutlaka suratına tokat gibi çarpar. O sebeple ben her zaman doğruyu söylemeyi, doğruyu yazmayı tercih ederim. Sanırım çoğu insan da bu Filistin meselesinde benim gibi düşünüyordur. Peşinen şunu da belirtmek isterim ki hiç bir gerekçe İsrail’in canice yaptığı katliama bir bahane olamaz. Zira bir hastaneyi, sivil halkın yaşadığı yerleri, ibadethaneleri, okulları bombalamak canilikten, iblislikten başka bir şey değildir. Daha önce de satırlara döktüğüm gibi Filistin kendi kaderini kendisi yazdı. Yıllardır “PARA” için satılan Filistin topraklarını su köprüyü böldükten sonra savunmak, geri almaya kalkmak işin en saçma tarafıdır. Sen zamanında parsel parsel topraklarını üç kuruş para için satmışsın, sonra da köşeye sıkışınca da ağlıyorsun. İsrail askerinin elindeki son sistem silahlara karşı sapan taşıyla karşılık veriyorsun. AHMAKLIK!... Tabii ki tek kelimeyle ahmaklık. Çünkü senin için hiç de iyi düşünmeyen, tarihi boyunca kötü niyetiyle şımarıklık yapan, tüm Avrupa ve Amerika tarafından sonuna kadar desteklenen; daha doğusu onların şamar oğlanı olan İsrail gibi kanlı bir zihniyete parayla toprak satıyorsun. Köprünün altından çok sular geçtikten sonra feryat figan ağlıyorsun. Ahmaklık değil de nedir bu!... Bu sebeple diyorum ki vatan toprakları satılık mal değildir... Günü kurtarma aracı da değildir... Hele hele maddi, siyasi, otoriter güç sağlayacak bu gücü sağlamak için peşkeş çekilecek bir ürün de hiç değildir. Araplar, Katarlılar, onlar, şunlar, bunlar hatta Avrupalılar benim ülkemden ev, arsa, toprak almaya kalkıyorsa, alıyorsa buna dur denilmesi gerekir. Dur denilmiyorsa ve hala son sürat satılmaya çalışılıyorsa da bunda iyi niyet görmek, saf salak olarak güzel şeyler ummak da AHMAKLIKTIR!... Bu sebeple barım barım bağırıyoruz. Yabancılara bir karış toprak satılmamalıdır. Ülkeye gelecekse, vatandaşın olacaksa ver evini, işyerini kiraya. Zamanı gelince de ona göre hareket edersin. Bugün için tatlı olan para, ya da maddi sıkışıklığınız yarın İsrail-Filistin olayı gibi başımıza bela olacaktır. Bunu gizlemek ve görmezden gelmek hangi akla hizmettir ki?... Neyse, konumuza dönecek olursak, tüm dünya ile birlikte biz de İsrail’in yaptığı katliamları televizyonlardan canlı olarak izliyoruz. Bombalanan binalar... Aralarda kan revan çıkarılan yaralılar... Sokaklarda dehşet içindeki insanlar... Anası babası öldürülmüş ne olduğunu anlamaya çalışan küçücük çocuklar... Evinde yaralı yatarken yeniden bombaların arasında kıvranan yaşlılar... Bombalanan hastaneler... Yıkılan okullar... Simsiyah dumanların arasında benliğini kaybetmiş yaralı bir şehir Gazze... Ve içinde ölümü bekleyen masum insanlar... Ne yazık ki görüntüler karşısında dehşete düşmemek imkansız. Bunu bir film gibi izlemek kansızlık. Ve dahası bir kelime etmeden televizyonu kapatıp gidip uyuyabilmek olanaksız. Ama düşünün ki Arap coğrafyasının zengin şımarıkları burnunun dibinde yapılan katliamı, soykırımını sessizce, çok rahat bir şekilde umursamadan izlemeye devam ediyorlar. Bir tek çağdaş, insan hakları savunucusu modern Avrupa ülkeleri, “dur” demeye tenezzül bile etmiyorlar. Bizler insani olarak bir Rus-Ukrayna savaşına bile vicdanen razı olmayıp “SAVAŞ FELAKETTİR” diyebilen insanlarız. Velhasılı tüm dünya ülkelerinin İsrail’e topyekün bir baskı yapıp bu katliam gibi savaşı durdurmaları gerekir. Aksi halde tarih ilerde bunları hiç de iyi yazmayacaktır. Bunun adına ne diyelim....
Ekleme Tarihi: 10 Kasım 2023 - Cuma

DÜNYA KATLİAMI CANLI İZLİYOR

Evet, ne yazık ki tüm dünya canlı yayında acı bir katliam izliyor. Her şeyden önemlisi de adaletsiz, taraflı, canice bir katliam.
Her zaman için doğruyu söylemekte fayda var. Çünkü yalan ve yanlışlar bir gün gelir mutlaka suratına tokat gibi çarpar. O sebeple ben her zaman doğruyu söylemeyi, doğruyu yazmayı tercih ederim. Sanırım çoğu insan da bu Filistin meselesinde benim gibi düşünüyordur.
Peşinen şunu da belirtmek isterim ki hiç bir gerekçe İsrail’in canice yaptığı katliama bir bahane olamaz. Zira bir hastaneyi, sivil halkın yaşadığı yerleri, ibadethaneleri, okulları bombalamak canilikten, iblislikten başka bir şey değildir.
Daha önce de satırlara döktüğüm gibi Filistin kendi kaderini kendisi yazdı. Yıllardır “PARA” için satılan Filistin topraklarını su köprüyü böldükten sonra savunmak, geri almaya kalkmak işin en saçma tarafıdır. Sen zamanında parsel parsel topraklarını üç kuruş para için satmışsın, sonra da köşeye sıkışınca da ağlıyorsun. İsrail askerinin elindeki son sistem silahlara karşı sapan taşıyla karşılık veriyorsun.
AHMAKLIK!...
Tabii ki tek kelimeyle ahmaklık. Çünkü senin için hiç de iyi düşünmeyen, tarihi boyunca kötü niyetiyle şımarıklık yapan, tüm Avrupa ve Amerika tarafından sonuna kadar desteklenen; daha doğusu onların şamar oğlanı olan İsrail gibi kanlı bir zihniyete parayla toprak satıyorsun. Köprünün altından çok sular geçtikten sonra feryat figan ağlıyorsun. Ahmaklık değil de nedir bu!...
Bu sebeple diyorum ki vatan toprakları satılık mal değildir... Günü kurtarma aracı da değildir... Hele hele maddi, siyasi, otoriter güç sağlayacak bu gücü sağlamak için peşkeş çekilecek bir ürün de hiç değildir. Araplar, Katarlılar, onlar, şunlar, bunlar hatta Avrupalılar benim ülkemden ev, arsa, toprak almaya kalkıyorsa, alıyorsa buna dur denilmesi gerekir. Dur denilmiyorsa ve hala son sürat satılmaya çalışılıyorsa da bunda iyi niyet görmek, saf salak olarak güzel şeyler ummak da AHMAKLIKTIR!...
Bu sebeple barım barım bağırıyoruz. Yabancılara bir karış toprak satılmamalıdır. Ülkeye gelecekse, vatandaşın olacaksa ver evini, işyerini kiraya. Zamanı gelince de ona göre hareket edersin. Bugün için tatlı olan para, ya da maddi sıkışıklığınız yarın İsrail-Filistin olayı gibi başımıza bela olacaktır. Bunu gizlemek ve görmezden gelmek hangi akla hizmettir ki?...
Neyse, konumuza dönecek olursak, tüm dünya ile birlikte biz de İsrail’in yaptığı katliamları televizyonlardan canlı olarak izliyoruz. Bombalanan binalar... Aralarda kan revan çıkarılan yaralılar... Sokaklarda dehşet içindeki insanlar... Anası babası öldürülmüş ne olduğunu anlamaya çalışan küçücük çocuklar... Evinde yaralı yatarken yeniden bombaların arasında kıvranan yaşlılar... Bombalanan hastaneler... Yıkılan okullar... Simsiyah dumanların arasında benliğini kaybetmiş yaralı bir şehir Gazze...
Ve içinde ölümü bekleyen masum insanlar...
Ne yazık ki görüntüler karşısında dehşete düşmemek imkansız. Bunu bir film gibi izlemek kansızlık. Ve dahası bir kelime etmeden televizyonu kapatıp gidip uyuyabilmek olanaksız. Ama düşünün ki Arap coğrafyasının zengin şımarıkları burnunun dibinde yapılan katliamı, soykırımını sessizce, çok rahat bir şekilde umursamadan izlemeye devam ediyorlar.
Bir tek çağdaş, insan hakları savunucusu modern Avrupa ülkeleri, “dur” demeye tenezzül bile etmiyorlar. Bizler insani olarak bir Rus-Ukrayna savaşına bile vicdanen razı olmayıp “SAVAŞ FELAKETTİR” diyebilen insanlarız. Velhasılı tüm dünya ülkelerinin İsrail’e topyekün bir baskı yapıp bu katliam gibi savaşı durdurmaları gerekir. Aksi halde tarih ilerde bunları hiç de iyi yazmayacaktır.
Bunun adına ne diyelim....
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.