Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

EĞİTİM VE ÖĞRETMENLİK

Bugün, yani bu yazıyı kaleme aldığım dün ÖĞRETMENLER GÜNÜ idi. Bu vatana gönül vermiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin savunucuları, Atatürk’ün gösterdiği yoldan asla şaşmayan cefâkar, vefakâr, bütün öğretmenlerimizin gününü gönülden ve samimiyetle kutlarım. Ayrıca bu dünyadan göçüp giden başta Büyük Önder BAŞÖĞRETMEN Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere bütün öğretmenlerimize Allah’tan rahmetler dilerim. Onlara bir gün asla yetmez. Bir hafta ansak bile azdır. Öğretmen kutsaldır ana gibi, öğretmen kutsaldır baba gibi, gerçekten de öpülesi elleri var. Dinimizde de söylendiği gibi; “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” sözü doğrultusunda” bir harf için kırk yıl köle olunuyorsa, yirmi dokuz kere kırk yıl kölesiyiz öğretmenin. Sizler, (gerçekten görevini layıkıyla yapanlar) bu dünyanın, geleceğin, yaşamın gerçek mimarlarısınız. Gününüzü yürekten tekrar kutluyorum. Varolun!... Öğretmenler; bizleri hayata, bu günlere hazırlayan birer eğitim askeridir. İyisiyle kötüsüyle dünyaya hazırlan-mamızı sağlayan bu insanların özellikle bu günlerde çocuklarımıza öğreteceği çok şeyler var. Bildiğiniz gibi son dönemlerde teknoloji baş döndürücü hızla gelişiyor. Milenyum çağı dediğimiz bu çağa yetişmek için özellikle bir jenerasyon öncekiler çok zorlanıyoruz. Şimdiki gençler bu işlere çok yatkınlar ve gerçekten de becerikliler. Bunlar güzel şeyler. Ancak kötü tarafları da azımsanmayacak kadar fazla. Çünkü çocuklarımız, hatta gençlerimiz maalesef telefon, tablet ve internet gibi teknolojinin esiri oldular. Ne yazık ki öğrenim gören gençler bu güzel icadı amaçları doğrultusunda kullanmıyorlar. Hatta kullanmak istemiyorlar. Avuçlarının içindeki bilgi deryasından videolar, saçma sapan paylaşımlar, lüzumsuz haber ve dedikolar tarafına saplanıp kalıyorlar. Düşünebiliyor musunuz, çevremizde çokça gördüğümüz manzarada çocuklarımız evirip çevirip ahlâğı, kişiliği bozan videolar, paylaşımlarla zıvanadan çıkmış durumdalar. Aileler maalesef bu konulara bir çözüm bulamıyorlar. Bazıları hiç umursamasa bile çoğunluğu ne kadar uğraşsa da çocuğunun elinden şu telefonu bir türlü alamıyor. Bir çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi bizde de bu küçük yaştaki telefonların yasaklanması lazım. 16 yaşından küçük olanlara sosyal medya yasağı olması gerekir. İnternet temininde çocuklara kısıtlama sonuç verebilir. Okullarda, derslerde telefonlar kısıtlanmalı, çok zorunlu hallerde de kontrollu kullandırılmalıdır. Ayrıca ailelere bu konularda seminerler, eğitimler verilmelidir. Şimdi, bu konularda yine öğretmenlerimize de büyük görevler düşmektedir. En yukarılardan Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinden başlamak üzere bütün eğitim camialarında teknolojinin amacı dışında ve hatta kötü kullanılmaması için çalışmalar yapılmalıdır. Öğretmenlere görev düşerken elbette devlet olarak, hükümet olarak bu konuda öğretmenlerimize gereken destek verilmelidir.  Bir çok insan çocuğunu gönderdiği okulda ne yaptığından bihaberdir. Geleceğimiz çocukların ellerinde olacaktır. İşte bu sebeple geleceğimiz için, çalışkan, iyi, başarılı nesiller için öğretmenlerimiz en iyi kılavuz, en güvendiğimiz kişilerdir.  Bizler toplum olarak teknolojiyi gereksiz yerlerde gereksiz amaçla değil, bizleri, ülkemizi bir adım ileriye götürecek doğrultuda kullanmayı mutlaka öğrenmeliyiz. 
Ekleme Tarihi: 25 Kasım 2025 -Salı

EĞİTİM VE ÖĞRETMENLİK

Bugün, yani bu yazıyı kaleme aldığım dün ÖĞRETMENLER GÜNÜ idi. Bu vatana gönül vermiş, Türkiye Cumhuriyeti’nin savunucuları, Atatürk’ün gösterdiği yoldan asla şaşmayan cefâkar, vefakâr, bütün öğretmenlerimizin gününü gönülden ve samimiyetle kutlarım.
Ayrıca bu dünyadan göçüp giden başta Büyük Önder BAŞÖĞRETMEN Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere bütün öğretmenlerimize Allah’tan rahmetler dilerim.
Onlara bir gün asla yetmez. Bir hafta ansak bile azdır. Öğretmen kutsaldır ana gibi, öğretmen kutsaldır baba gibi, gerçekten de öpülesi elleri var. Dinimizde de söylendiği gibi; “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” sözü doğrultusunda” bir harf için kırk yıl köle olunuyorsa, yirmi dokuz kere kırk yıl kölesiyiz öğretmenin.
Sizler, (gerçekten görevini layıkıyla yapanlar) bu dünyanın, geleceğin, yaşamın gerçek mimarlarısınız. Gününüzü yürekten tekrar kutluyorum. Varolun!...
Öğretmenler; bizleri hayata, bu günlere hazırlayan birer eğitim askeridir. İyisiyle kötüsüyle dünyaya hazırlan-mamızı sağlayan bu insanların özellikle bu günlerde çocuklarımıza öğreteceği çok şeyler var.
Bildiğiniz gibi son dönemlerde teknoloji baş döndürücü hızla gelişiyor. Milenyum çağı dediğimiz bu çağa yetişmek için özellikle bir jenerasyon öncekiler çok zorlanıyoruz. Şimdiki gençler bu işlere çok yatkınlar ve gerçekten de becerikliler.
Bunlar güzel şeyler. Ancak kötü tarafları da azımsanmayacak kadar fazla. Çünkü çocuklarımız, hatta gençlerimiz maalesef telefon, tablet ve internet gibi teknolojinin esiri oldular. Ne yazık ki öğrenim gören gençler bu güzel icadı amaçları doğrultusunda kullanmıyorlar. Hatta kullanmak istemiyorlar. Avuçlarının içindeki bilgi deryasından videolar, saçma sapan paylaşımlar, lüzumsuz haber ve dedikolar tarafına saplanıp kalıyorlar. Düşünebiliyor musunuz, çevremizde çokça gördüğümüz manzarada çocuklarımız evirip çevirip ahlâğı, kişiliği bozan videolar, paylaşımlarla zıvanadan çıkmış durumdalar.
Aileler maalesef bu konulara bir çözüm bulamıyorlar. Bazıları hiç umursamasa bile çoğunluğu ne kadar uğraşsa da çocuğunun elinden şu telefonu bir türlü alamıyor.
Bir çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi bizde de bu küçük yaştaki telefonların yasaklanması lazım. 16 yaşından küçük olanlara sosyal medya yasağı olması gerekir. İnternet temininde çocuklara kısıtlama sonuç verebilir. Okullarda, derslerde telefonlar kısıtlanmalı, çok zorunlu hallerde de kontrollu kullandırılmalıdır. Ayrıca ailelere bu konularda seminerler, eğitimler verilmelidir.
Şimdi, bu konularda yine öğretmenlerimize de büyük görevler düşmektedir. En yukarılardan Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinden başlamak üzere bütün eğitim camialarında teknolojinin amacı dışında ve hatta kötü kullanılmaması için çalışmalar yapılmalıdır.
Öğretmenlere görev düşerken elbette devlet olarak, hükümet olarak bu konuda öğretmenlerimize gereken destek verilmelidir. 
Bir çok insan çocuğunu gönderdiği okulda ne yaptığından bihaberdir. Geleceğimiz çocukların ellerinde olacaktır. İşte bu sebeple geleceğimiz için, çalışkan, iyi, başarılı nesiller için öğretmenlerimiz en iyi kılavuz, en güvendiğimiz kişilerdir. 
Bizler toplum olarak teknolojiyi gereksiz yerlerde gereksiz amaçla değil, bizleri, ülkemizi bir adım ileriye götürecek doğrultuda kullanmayı mutlaka öğrenmeliyiz. 
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.