Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

EKONOMİ KAYGISI

Cumartesi günü yeni kabine açıklandı. Yeni bakanlar, yeni cumhurbaşkanı yardımcıları belirlendi. Yeni hükümet, yeni kabine, yeni bakanlar, yeni umutlar... Bunların hepsi vatandaşın "yeni” beklentilerine karşılık olmak için mücadele edecekler. Bizler de ümitliyiz, ümitli olmak zorundayız. Ortalıkta konuşulan ekonomik kriz, kenarda, köşelerde pusuya yatmış olan zamlar en büyük kaygımız. Hayırlı olsun, inşallah hayırlı olur. Bazı insanlar gelecek zamlar için, olacak fiyat artışları için “daha fazla olsun, daha da çok zam yapın!” gibi yorum yapsalar da bu zararı hepimiz çekeceğiz, faturası hepimize yüklenecek. O sebeple kızgınlıkla kaygısız, umursamaz gibi düşünmek ve konuşmak hepimize ağıra paylayacak. Yeni kabinede en çok konuşulan iki isim var. Birincisi Mehmet Şimşek, ikincisi Hakan Fidan. Bir de bakanlığı son bulan Süleyman Soylu... Ancak insanların son derece merakla beklediği isim Mehmet Şimşek... Şartlarını kabul ettirdiği için, karşı tarafın şartlarına tamam diyerek bakanlığı kabul etti. Bir süredir çok bilen (!) bir arkadaşın gece gündüz sayıkladığı, rüyalarına giren dileği vardı; Mehmet Şimşek maliye bakanlığını kabul edecek, döviz düşecek, ekonomi düzelecek... Benim şahsi fikrim Şimşek'in bu bakanlığı kabul etmeyecek ya da ederse çok zor kabul edeceği yönünde idi. Şimşek bakanlığı kabul etti; çok bilen arkadaş kazandı. Ancak zor kabul etti, benim dediğim de oldu. Yani sonuç beraberlikle tamamlandı. Benim de tahmin ettiğim gibi Mehmet Şimşek görev aldığı bakanlıkta kendi sistemleriyle, kendi karar vererek çalışmayı düşünecek. Bu sebeple kendi uygulayacağı yöntemlerde kendisine karışılmayacağı yönünde garanti isteyecekti. Bazı iddialara göre bu böyle de oldu. Gazeteci Abdulkadir Selvi, Şimşek’in Merkez Bankası yönetimi ve faiz konusunda Erdoğan’dan güvence aldığını belirterek ‘ekonomi yönetimini üstlenmeyi kabul edeceğini’ de yazmıştı. Benim düşüncem bakanlıkta yüksek beklentilere sahip olan Mehmet Şimşek'in elinde sihirli değnek yok. Zira çok tartışılan faiz politikasını nasıl uygulayacağı, piyasayı nasıl düzelteceği bilinmeyen bir denklem. "Faiz sebep enflasyon sonuç" sözlerine karşılık nasıl ekonomi politikası uygulayacağı merakla bekleniyor. Uzun zamandır zorla frenlendiği iddia edilen dövizin nasıl sabit tutulacağı cevabı verilemeyen bir soru. Dileriz ki hepimizin işine, cebine, ciğerine dokunacak bu sorun kısa sürede çözümlensin. Her seferinde ve çok sıkça vurguladığım iddiamı yine tekrar etmek istiyorum. Bir ülkede dışa bağımlılık olduğu sürece ne döviz düşer, ne istikrar sağlanır. Bizler kendi üretebildiğimiz ürünleri de dışarıdan alırsak bu iş olmaz. Bizler belki ülke olarak bir çip, bir bilgisayar ya da bir uydu haberleşme cihazı üretemiyoruz ama gıda ve tarım ürünlerini, eti, mercimeği de üretmezsek bu iş olmaz. Her zaman bunu da söylüyoruz. Köylü, çiftçi, besici çok yüksek oranlarda desteklenmeli, üretim artırılmalıdır. Aksi halde ne yaparsan yap nafile paşa, emekler boşa!... Her şeye rağmen yeni kabineden ve özellikle ekonomi kadrosundan beklentiler oldukça büyük. İnşallah beklentiler dikkate alınır. Ayrıca bu seçimlerde kullanılan ve ülkenin yarısının koro halinde söylediği "istikrar sürsün, ülke kazansın" sloganı büyük bir ihtimalle ekonomiyle ilgili değil, bir seçim stratejisi diye düşünüyorum. Lütfen bizleri yanıltınız!...
Ekleme Tarihi: 06 Haziran 2023 - Salı

EKONOMİ KAYGISI

Cumartesi günü yeni kabine açıklandı. Yeni bakanlar, yeni cumhurbaşkanı yardımcıları belirlendi. Yeni hükümet, yeni kabine, yeni bakanlar, yeni umutlar... Bunların hepsi vatandaşın "yeni” beklentilerine karşılık olmak için mücadele edecekler. Bizler de ümitliyiz, ümitli olmak zorundayız. Ortalıkta konuşulan ekonomik kriz, kenarda, köşelerde pusuya yatmış olan zamlar en büyük kaygımız. Hayırlı olsun, inşallah hayırlı olur.
Bazı insanlar gelecek zamlar için, olacak fiyat artışları için “daha fazla olsun, daha da çok zam yapın!” gibi yorum yapsalar da bu zararı hepimiz çekeceğiz, faturası hepimize yüklenecek. O sebeple kızgınlıkla kaygısız, umursamaz gibi düşünmek ve konuşmak hepimize ağıra paylayacak.
Yeni kabinede en çok konuşulan iki isim var. Birincisi Mehmet Şimşek, ikincisi Hakan Fidan. Bir de bakanlığı son bulan Süleyman Soylu... Ancak insanların son derece merakla beklediği isim Mehmet Şimşek... Şartlarını kabul ettirdiği için, karşı tarafın şartlarına tamam diyerek bakanlığı kabul etti.
Bir süredir çok bilen (!) bir arkadaşın gece gündüz sayıkladığı, rüyalarına giren dileği vardı; Mehmet Şimşek maliye bakanlığını kabul edecek, döviz düşecek, ekonomi düzelecek... Benim şahsi fikrim Şimşek'in bu bakanlığı kabul etmeyecek ya da ederse çok zor kabul edeceği yönünde idi. Şimşek bakanlığı kabul etti; çok bilen arkadaş kazandı. Ancak zor kabul etti, benim dediğim de oldu. Yani sonuç beraberlikle tamamlandı.
Benim de tahmin ettiğim gibi Mehmet Şimşek görev aldığı bakanlıkta kendi sistemleriyle, kendi karar vererek çalışmayı düşünecek. Bu sebeple kendi uygulayacağı yöntemlerde kendisine karışılmayacağı yönünde garanti isteyecekti. Bazı iddialara göre bu böyle de oldu. Gazeteci Abdulkadir Selvi, Şimşek’in Merkez Bankası yönetimi ve faiz konusunda Erdoğan’dan güvence aldığını belirterek ‘ekonomi yönetimini üstlenmeyi kabul edeceğini’ de yazmıştı.
Benim düşüncem bakanlıkta yüksek beklentilere sahip olan Mehmet Şimşek'in elinde sihirli değnek yok. Zira çok tartışılan faiz politikasını nasıl uygulayacağı, piyasayı nasıl düzelteceği bilinmeyen bir denklem. "Faiz sebep enflasyon sonuç" sözlerine karşılık nasıl ekonomi politikası uygulayacağı merakla bekleniyor. Uzun zamandır zorla frenlendiği iddia edilen dövizin nasıl sabit tutulacağı cevabı verilemeyen bir soru. Dileriz ki hepimizin işine, cebine, ciğerine dokunacak bu sorun kısa sürede çözümlensin.
Her seferinde ve çok sıkça vurguladığım iddiamı yine tekrar etmek istiyorum. Bir ülkede dışa bağımlılık olduğu sürece ne döviz düşer, ne istikrar sağlanır. Bizler kendi üretebildiğimiz ürünleri de dışarıdan alırsak bu iş olmaz. Bizler belki ülke olarak bir çip, bir bilgisayar ya da bir uydu haberleşme cihazı üretemiyoruz ama gıda ve tarım ürünlerini, eti, mercimeği de üretmezsek bu iş olmaz. Her zaman bunu da söylüyoruz. Köylü, çiftçi, besici çok yüksek oranlarda desteklenmeli, üretim artırılmalıdır. Aksi halde ne yaparsan yap nafile paşa, emekler boşa!...
Her şeye rağmen yeni kabineden ve özellikle ekonomi kadrosundan beklentiler oldukça büyük. İnşallah beklentiler dikkate alınır. Ayrıca bu seçimlerde kullanılan ve ülkenin yarısının koro halinde söylediği "istikrar sürsün, ülke kazansın" sloganı büyük bir ihtimalle ekonomiyle ilgili değil, bir seçim stratejisi diye düşünüyorum. Lütfen bizleri yanıltınız!...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.