Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

NERDEN ÇIKTI BU ACI REÇETE

Tam ekonomimiz şahlanmıştı, ülkemiz uçuyordu birden karşımıza acı reçete çıktı. Bütün herşey güzel giderken nerden çıktı bu acı reçete?... Bildiğiniz gibi Avrupa’nın parası 10 liraya çıktı, ÖNEMSEMİYORUZ. Çünkü onların parası kendilerine kalsın. Dolar 8,60 oldu, önemsemiyoruz. Dolarla mı maaş alıyoruz. Altının gramı 532 lirayı gördü. Bize ne, parası olan düşünsün, umrumuzda bile değil. Derken... Bir sabah Ekonomi Bakanımızın istifa ettiği İDDİA edildi. İstifa etti mi, etmedi mi, dilekçe verdi mi vermedi bilinmiyor. Sonra yetkililerin yaptığı açıklamaya göre “AFFI” kabul edilmiş. Bir insan neden af diler, bir hatası, suçu olur “affedin beni” der. Doğrusu garip çelişkiler kafalarımızı karıştırdı. İyi de hani nisan marttan, kasım ekimden daha güzel olacaktı ya, neden böyle oldu. Ekonomi uçumuyordu, yoksa kafa üstü çakıldı mı bunları anlayabilmemiz mümkün mü? Tam da uçuyoruz derken birden bire “ACI REÇETE” çıktı karşımıza. Yöneticilerimiz, “Yaşadığımız kritik dönemin ruhuna uygun şekilde, gerekiyorsa devlet ve millet olarak fedâkarlık yapmaktan, acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız” diyor. Ekonomi Bakanımız; “Türkiye şahlanıyor, dolara, euroya bakmıyoruz”, Çalışma Bakanımızın “Dünyada yoksulluk oranını en fazla azaltan ülke olduk”, Tarım Bakanımızın “Türkiye 2002 yılında kişi başı 6 kilogram et tüketiyordu şimdi 15 kilo et yemeye başlamış”, Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın, "2020 Ocak ayında teşvik tarihimizin rekorunu kırdık” sözlerini tahlil etmekte zorlanıyoruz. İstatistiklerle; Döviz ve altın rekor üstüne rekor kırarken, Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 4.5 büyüdü.. TÜİK’le; O kadar pandemiye, ekonomik sıkıntılara, iflaslara rağmen, “İşsizlik Azaldı”. Vatandaş; “Sadece doğalgaz ve elektriğe 37 zam yapıldı” derken 11 enflasyon çıkarılması nasıl bir mantıkla izaha edilebilir ki!... Yaz mevsimi Türk Lirası için kabus olurken, dünya para birimleri arasında en çok değer yitiren Türk Lirası oldu. Hindistan, Meksika ve Güney Afrika gibi çeşitli para birimleri değer kazanırken TL yüzde 5'den fazla değer yitirirken idareciler neden tam tersini söylüyorlar. Şimdi... Acı reçeteyi uygulamaya başlarken israftan, haramdan, hoyratça para yani olmayan parayı harcamaktan kaçınacak mıyız. Makam arabaları saltanatından, makam odaları şafşatasından, saraylardan, köşklerden, uçaklardan, gösterişten kaçınacak mıyız. Yoksa gerçekten acı reçete fakire, garibe mi; yoksa hepimize mi?...
Ekleme Tarihi: 17 Kasım 2020 - Salı

NERDEN ÇIKTI BU ACI REÇETE

Tam ekonomimiz şahlanmıştı, ülkemiz uçuyordu birden karşımıza acı reçete çıktı. Bütün herşey güzel giderken nerden çıktı bu acı reçete?...
Bildiğiniz gibi Avrupa’nın parası 10 liraya çıktı, ÖNEMSEMİYORUZ. Çünkü onların parası kendilerine kalsın. Dolar 8,60 oldu, önemsemiyoruz. Dolarla mı maaş alıyoruz. Altının gramı 532 lirayı gördü. Bize ne, parası olan düşünsün, umrumuzda bile değil.
Derken...
Bir sabah Ekonomi Bakanımızın istifa ettiği İDDİA edildi. İstifa etti mi, etmedi mi, dilekçe verdi mi vermedi bilinmiyor. Sonra yetkililerin yaptığı açıklamaya göre “AFFI” kabul edilmiş. Bir insan neden af diler, bir hatası, suçu olur “affedin beni” der. Doğrusu garip çelişkiler kafalarımızı karıştırdı.
İyi de hani nisan marttan, kasım ekimden daha güzel olacaktı ya, neden böyle oldu. Ekonomi uçumuyordu, yoksa kafa üstü çakıldı mı bunları anlayabilmemiz mümkün mü?
Tam da uçuyoruz derken birden bire “ACI REÇETE” çıktı karşımıza. Yöneticilerimiz, “Yaşadığımız kritik dönemin ruhuna uygun şekilde, gerekiyorsa devlet ve millet olarak fedâkarlık yapmaktan, acı da olsa doğru reçeteleri uygulamaktan kaçınmayacağız” diyor.
Ekonomi Bakanımız; “Türkiye şahlanıyor, dolara, euroya bakmıyoruz”,
Çalışma Bakanımızın “Dünyada yoksulluk oranını en fazla azaltan ülke olduk”,
Tarım Bakanımızın “Türkiye 2002 yılında kişi başı 6 kilogram et tüketiyordu şimdi 15 kilo et yemeye başlamış”,
Sanayi ve Teknoloji Bakanımızın, "2020 Ocak ayında teşvik tarihimizin rekorunu kırdık” sözlerini tahlil etmekte zorlanıyoruz.
İstatistiklerle; Döviz ve altın rekor üstüne rekor kırarken, Türkiye ekonomisi yılın ilk çeyreğinde yüzde 4.5 büyüdü..
TÜİK’le; O kadar pandemiye, ekonomik sıkıntılara, iflaslara rağmen, “İşsizlik Azaldı”.
Vatandaş; “Sadece doğalgaz ve elektriğe 37 zam yapıldı” derken 11 enflasyon çıkarılması nasıl bir mantıkla izaha edilebilir ki!...
Yaz mevsimi Türk Lirası için kabus olurken, dünya para birimleri arasında en çok değer yitiren Türk Lirası oldu. Hindistan, Meksika ve Güney Afrika gibi çeşitli para birimleri değer kazanırken TL yüzde 5'den fazla değer yitirirken idareciler neden tam tersini söylüyorlar.
Şimdi...
Acı reçeteyi uygulamaya başlarken israftan, haramdan, hoyratça para yani olmayan parayı harcamaktan kaçınacak mıyız. Makam arabaları saltanatından, makam odaları şafşatasından, saraylardan, köşklerden, uçaklardan, gösterişten kaçınacak mıyız. Yoksa gerçekten acı reçete fakire, garibe mi; yoksa hepimize mi?...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.