Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

MEMNUN MUSUNUZ?

Son zamanlardaki siyasi görüntüden memnun musunuz? Muhalefeti olsun, iktidarı olsun, ya da ikisini de destekleyen birisi olarak liderlerin birbirlerini suçlamalarından, birbirlerine hitaplarından ve hatta birbirlerine hakaretlerinden şikayetçi değil misiniz? Sizlerin düşüncesi ve cevabınız gibi ben de hiç ama hiç memnun değilim. Ülkemizin siyasi çizgisi, görüntüsü bu olmamalıdır. Artık liderler vatandaşları düşünmeden kişisel çıkarları için kendilerine hiç yakışmayacak hitapları, hakaretleri, suçlamaları çekinmeden yapabilmektedirler. Bazıları için eğlenceli bulunsa da bu gidişat hiç iyi değil. Kendi partisinin lideri karşısındakilere olanca hakaretleri ederek suçlamalarda bulununca sırıtırcasına sevinen taraftar, karşıdakinin doğru ya da yanlış cevap ve tavrına suratını asıp küfürle karşılık vermektedir. Bu koşullarda siyaset ülke yönetimine katkı için değil, kavga ve ayrıştırma, toplumu germe için hizmet etmeye başlamaktadır. Peki sizler de memnun değilseniz, tabanın sesini yukarıya niye ulaştırmıyorsunuz? Bildiğim kadarıyla gelişmiş ülkelerde siyaset seçim zamanları yapılır. Seçimler yaklaşırken herkes kendi tarafını seçer, partisi için sahaya inerek görüşleri doğrultusunda çalışmalarını yapar. Biz de öyle mi? Ne yazık ki gelişememiş toplumlarda 7/24 siyaset yapılıp, insanların rahatına, huzuruna hiç fırsat verilmez.  Üzücü bir durum.  Bu kadar sıkıntının, sorunun arasında o ona hakaret etmiş, diğeri okkalı cevap vermiş, diğeri bunu kendisine değil de bulunduğu makama söylendi diye davalar açmış, mışşş... Halkın düşüncesi hiç mi önemli değil. Bu gergin ve kavgalı siyasetten hoşlanan, daha doğrusu bazı menfaatleri doğrultusunda böyle olmasından rant elde eden küçük bir kesim haricinde kavgalı siyaseti hiç kimse istememektedir. İstemediği halde sesinin duyulmayacağını düşündüğü için hiç dur diyen de çıkmaz. Siyasette silkinip yeni, doğru ve yapıcı siyasete geçmediğimiz sürece yerimizde sayarız. Ne yazık ki dünyanın petrolünü bulsakta, doğalgaz rezervlerinde patlama da yaşasak, bırakın otomobili uçakta yapsak, aya değil jüpitere de gitsek yerimizde sayarız. Her şeyden önce siyasetin liderleri yapıcı, birleştirici, sevecen, huzur ve güven verici üslûp sahibi olmalıdır. Bunu yapmacık olarak değil, gerçek karakteriyle yapmalıdır. Küçük bir örnek verecek olursak bir siyasetçimizin bir-iki hafta önce Boğaziçi Üniversitesinde tepkilerini gösteren öğrencileri terörle suçlayarak “Terörist bunlar, öğrenci dedikleri vandaldır, barbardır. Boğaziçi’ni desteklemek terörü desteklemektir. Sırtlarını ajanlara, zalimlere ve karanlık çevrelere dayamış olanlar evlat değil, BAŞI EZİLMESİ GEREKEN ZEHİRLİ YILANLARDIR” ifadelerini kullandı. Daha sonra da çark ederek öğrencilerin hepimizin evladı olduğu ve sahip çıkılması gerektiğini söyledi. Hangi lidere güvenmeliyiz, ilkine mi, sonrakine mi? Tam da ifade etmeye çalıştığımız bu!. Siyasetçi böyle olmamalı. Yapıcı olumlu, sevecen ve birleştirici olmalıdır. Bir haftada ağız değiştirip kıvırtmamalıdır.  Biz siyasete değil, o bizlere hizmet etmelidir. Yoksa bu gerginlikle asla huzur bulunmaz, yaşanmaz.
Ekleme Tarihi: 02 Mart 2021 - Salı

MEMNUN MUSUNUZ?

Son zamanlardaki siyasi görüntüden memnun musunuz? Muhalefeti olsun, iktidarı olsun, ya da ikisini de destekleyen birisi olarak liderlerin birbirlerini suçlamalarından, birbirlerine hitaplarından ve hatta birbirlerine hakaretlerinden şikayetçi değil misiniz?
Sizlerin düşüncesi ve cevabınız gibi ben de hiç ama hiç memnun değilim. Ülkemizin siyasi çizgisi, görüntüsü bu olmamalıdır.
Artık liderler vatandaşları düşünmeden kişisel çıkarları için kendilerine hiç yakışmayacak hitapları, hakaretleri, suçlamaları çekinmeden yapabilmektedirler.
Bazıları için eğlenceli bulunsa da bu gidişat hiç iyi değil. Kendi partisinin lideri karşısındakilere olanca hakaretleri ederek suçlamalarda bulununca sırıtırcasına sevinen taraftar, karşıdakinin doğru ya da yanlış cevap ve tavrına suratını asıp küfürle karşılık vermektedir. Bu koşullarda siyaset ülke yönetimine katkı için değil, kavga ve ayrıştırma, toplumu germe için hizmet etmeye başlamaktadır.
Peki sizler de memnun değilseniz, tabanın sesini yukarıya niye ulaştırmıyorsunuz?
Bildiğim kadarıyla gelişmiş ülkelerde siyaset seçim zamanları yapılır. Seçimler yaklaşırken herkes kendi tarafını seçer, partisi için sahaya inerek görüşleri doğrultusunda çalışmalarını yapar.
Biz de öyle mi? Ne yazık ki gelişememiş toplumlarda 7/24 siyaset yapılıp, insanların rahatına, huzuruna hiç fırsat verilmez. 
Üzücü bir durum. 
Bu kadar sıkıntının, sorunun arasında o ona hakaret etmiş, diğeri okkalı cevap vermiş, diğeri bunu kendisine değil de bulunduğu makama söylendi diye davalar açmış, mışşş...
Halkın düşüncesi hiç mi önemli değil. Bu gergin ve kavgalı siyasetten hoşlanan, daha doğrusu bazı menfaatleri doğrultusunda böyle olmasından rant elde eden küçük bir kesim haricinde kavgalı siyaseti hiç kimse istememektedir. İstemediği halde sesinin duyulmayacağını düşündüğü için hiç dur diyen de çıkmaz.
Siyasette silkinip yeni, doğru ve yapıcı siyasete geçmediğimiz sürece yerimizde sayarız. Ne yazık ki dünyanın petrolünü bulsakta, doğalgaz rezervlerinde patlama da yaşasak, bırakın otomobili uçakta yapsak, aya değil jüpitere de gitsek yerimizde sayarız.
Her şeyden önce siyasetin liderleri yapıcı, birleştirici, sevecen, huzur ve güven verici üslûp sahibi olmalıdır. Bunu yapmacık olarak değil, gerçek karakteriyle yapmalıdır.
Küçük bir örnek verecek olursak bir siyasetçimizin bir-iki hafta önce Boğaziçi Üniversitesinde tepkilerini gösteren öğrencileri terörle suçlayarak “Terörist bunlar, öğrenci dedikleri vandaldır, barbardır. Boğaziçi’ni desteklemek terörü desteklemektir. Sırtlarını ajanlara, zalimlere ve karanlık çevrelere dayamış olanlar evlat değil, BAŞI EZİLMESİ GEREKEN ZEHİRLİ YILANLARDIR” ifadelerini kullandı.
Daha sonra da çark ederek öğrencilerin hepimizin evladı olduğu ve sahip çıkılması gerektiğini söyledi.
Hangi lidere güvenmeliyiz, ilkine mi, sonrakine mi?
Tam da ifade etmeye çalıştığımız bu!. Siyasetçi böyle olmamalı. Yapıcı olumlu, sevecen ve birleştirici olmalıdır. Bir haftada ağız değiştirip kıvırtmamalıdır. 
Biz siyasete değil, o bizlere hizmet etmelidir. Yoksa bu gerginlikle asla huzur bulunmaz, yaşanmaz.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.