Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

NE YAPALIM?

Yaşam olanca hızıyla ve kendi rotasında, kendi doğrultusunda hızlı bir şekilde devam ediyor. Ne yapalım? Tabii ki yapacak bir şey yok. Zira sen ona istediğin kadar müdahale etmeye, yönlendirmeye çalış; boş, anlamsız. Ülkemiz başta ekonomik olmak üzere bir çok problemle boğuşuyor. Bazıları hariç kimse böyle olmasını istemiyor ama ne yazık ki düzelmesi için çare arayan da yok! Ne yapalım? Ekmek 14 lira olmuş, benzin-mazot 35, dolar 30'a dayanmış. Günlük gelen fiyat artışlarıyla gerçekten şahlanıyoruz hatta uzaya doğru yol almaya başlamışız, dur diyen çıkmıyor. Ne yapalım? Memlekette gelir dengesizliği arşa çıkmış. Ülkede 150 bin lira servet gibi maaş alanlar, “yetmiyor!” diye bağırırken, memurlar maaşları bile 30 bine dayanırken 11 bin 400 lirayla geçinmeye gönlü olmayan asgari ücretli kıvranıyor. Ya emekli!... Onlar artık kıvrım kıvrım kıvranıyor. Her nedense tüm kesimlerin maaşlarına artış yapıldı. Ancak 7 bin 500 lira alan bir emekli yok sayılıyor, açlığa terk ediliyor, yerlerde süründürülüyor.  Ne yapalım? Ağam bizimle eğleniyor.  Ne yapalım kardeşim. Bize bunu reva görüyorlar. Sen de oturmuş hala emeklilere seyyanen zam verecekler, maaşlar artacak, hökümet bizi de düşünüyor masallarınla avun bakalım. Ne yapalım? Hele birisi çıktı da halimizden anladı... (GİBİ YAPTI). “Ne olacak bu emeklilerin hali” dedi... “Onlara da aynı oranlarda zam yapmalıyız” dedi... Hatta “Bu böyle olmaz... Durumu meclise taşıyacağız” dedi... “Vay beee!”... “Helal olan sana DEVLET” dedik. “Sen olmasan hakikaten batmıştık” dedik... O da ne?... Adam günlerce bağırdı, söylendi. Meclise geldiğinde emeklilere seyyanen fark verilsin oylamasında “RETTTT” oyu verdi. Ne yapalım? İşte değerimiz bu kadar. Bize gösterilen önem bu ölçüde. Hatta bize reva görülen bir aylık maaş, çoğu yerin kirasından bile en az 3 bin lira aşağıda. Bu insan çadır mı kuracak, kümeste mi yaşayacak!... Ne yapalım? Durum böyle işte!... Milletvekili; (emeklileri dahil) maaşlarına bir gecede senin maaşının bile 3-4 katı zam yapılabiliyor, bunun için sayın vekiller EKSİKSİZ toplanabiliyor, aynı vekiller, aynı hükümet, aynı devlet emeklilere “ek maaş, kök maaş, yok maaş” masallarıyla kaderine mahkûm bırakılıyor. Ne yapalım? İnsanın kaderi verdiği oyla orantılıdır. Sen “vatan-millet-sakarya” hikayeleriyle oyalanırken, üstelik bunun için her yerde gözünü kırpmadan onları savunurken ağalar sana bunları layık görüyor. Sen bu yolda, bu kafada devam et!... Ne yapalım? “Kader böyle imiş, buymuş alın yazım” şarkısını dilenden eksik etme ve halâ sürünmeye devam et. Tarihte diğerlerine kıyasla emekliye bu kadar az para veren bir zihniyet, bir yönetim olmuş mudur? Ne yapalım? “Olmaz” diye ikna etmenin de anlamı yok.  Sosyal medyada, sendika ve çeşitli platformlarda  “boykot edelim, kontak kapatalım, direnelim, almayalım, binmeyelim, kullanmayalım, küselim” gibi tepkilere de yapacak birşey yok. Zira adam yüzde 52'yi cebine koymuş, istediğini yapacak. İstediğine verecek, istediğine vermeyecek. Hatta ve hatta geri bile alacak. Ne yapalım? Sen masallarını dinlemeye devam et... Yerli arabadan “GÜMRÜK VERGİSİ” alınmayacak haberlerini ciddiye alarak sevinmeye devam et... ki onlar da “kıs kıs gülerek” seni seyretmeye devam etsinler...
Ekleme Tarihi: 21 Temmuz 2023 - Cuma

NE YAPALIM?

Yaşam olanca hızıyla ve kendi rotasında, kendi doğrultusunda hızlı bir şekilde devam ediyor.
Ne yapalım?
Tabii ki yapacak bir şey yok. Zira sen ona istediğin kadar müdahale etmeye, yönlendirmeye çalış; boş, anlamsız.
Ülkemiz başta ekonomik olmak üzere bir çok problemle boğuşuyor. Bazıları hariç kimse böyle olmasını istemiyor ama ne yazık ki düzelmesi için çare arayan da yok!
Ne yapalım?
Ekmek 14 lira olmuş, benzin-mazot 35, dolar 30'a dayanmış. Günlük gelen fiyat artışlarıyla gerçekten şahlanıyoruz hatta uzaya doğru yol almaya başlamışız, dur diyen çıkmıyor.
Ne yapalım?
Memlekette gelir dengesizliği arşa çıkmış. Ülkede 150 bin lira servet gibi maaş alanlar, “yetmiyor!” diye bağırırken, memurlar maaşları bile 30 bine dayanırken 11 bin 400 lirayla geçinmeye gönlü olmayan asgari ücretli kıvranıyor. Ya emekli!... Onlar artık kıvrım kıvrım kıvranıyor. Her nedense tüm kesimlerin maaşlarına artış yapıldı. Ancak 7 bin 500 lira alan bir emekli yok sayılıyor, açlığa terk ediliyor, yerlerde süründürülüyor. 
Ne yapalım?
Ağam bizimle eğleniyor. 
Ne yapalım kardeşim. Bize bunu reva görüyorlar. Sen de oturmuş hala emeklilere seyyanen zam verecekler, maaşlar artacak, hökümet bizi de düşünüyor masallarınla avun bakalım.
Ne yapalım?
Hele birisi çıktı da halimizden anladı... (GİBİ YAPTI).
“Ne olacak bu emeklilerin hali” dedi... “Onlara da aynı oranlarda zam yapmalıyız” dedi... Hatta “Bu böyle olmaz... Durumu meclise taşıyacağız” dedi...
“Vay beee!”... “Helal olan sana DEVLET” dedik. “Sen olmasan hakikaten batmıştık” dedik... O da ne?... Adam günlerce bağırdı, söylendi. Meclise geldiğinde emeklilere seyyanen fark verilsin oylamasında “RETTTT” oyu verdi.
Ne yapalım?
İşte değerimiz bu kadar. Bize gösterilen önem bu ölçüde. Hatta bize reva görülen bir aylık maaş, çoğu yerin kirasından bile en az 3 bin lira aşağıda. Bu insan çadır mı kuracak, kümeste mi yaşayacak!...
Ne yapalım?
Durum böyle işte!... Milletvekili; (emeklileri dahil) maaşlarına bir gecede senin maaşının bile 3-4 katı zam yapılabiliyor, bunun için sayın vekiller EKSİKSİZ toplanabiliyor, aynı vekiller, aynı hükümet, aynı devlet emeklilere “ek maaş, kök maaş, yok maaş” masallarıyla kaderine mahkûm bırakılıyor.
Ne yapalım?
İnsanın kaderi verdiği oyla orantılıdır. Sen “vatan-millet-sakarya” hikayeleriyle oyalanırken, üstelik bunun için her yerde gözünü kırpmadan onları savunurken ağalar sana bunları layık görüyor. Sen bu yolda, bu kafada devam et!...
Ne yapalım?
“Kader böyle imiş, buymuş alın yazım” şarkısını dilenden eksik etme ve halâ sürünmeye devam et. Tarihte diğerlerine kıyasla emekliye bu kadar az para veren bir zihniyet, bir yönetim olmuş mudur?
Ne yapalım?
“Olmaz” diye ikna etmenin de anlamı yok. 
Sosyal medyada, sendika ve çeşitli platformlarda  “boykot edelim, kontak kapatalım, direnelim, almayalım, binmeyelim, kullanmayalım, küselim” gibi tepkilere de yapacak birşey yok. Zira adam yüzde 52'yi cebine koymuş, istediğini yapacak. İstediğine verecek, istediğine vermeyecek. Hatta ve hatta geri bile alacak.
Ne yapalım?
Sen masallarını dinlemeye devam et... Yerli arabadan “GÜMRÜK VERGİSİ” alınmayacak haberlerini ciddiye alarak sevinmeye devam et... ki onlar da “kıs kıs gülerek” seni seyretmeye devam etsinler...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.