Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

SEÇİM KARGAŞASI

Seçim bitti ama bir hafta dolmasına rağmen tartışmaları hala bitmedi. Bunun sebebi de seçimde manipülasyon yapıldığı iddiaları ayyuka çıktı. Durum ne olacak, itirazlar ne zaman değerlendirilecek derken YSK 2. tur kararını açıklayıverdi. Bu seçim bana şunu gösterdi ki bizler ülke olarak seçim yapmıyoruz. Her seçimde sanki savaşa gider gibi, “Allah..Allah” diyerek, bu işte her şey serbest diyerek, kazanmak için her şey mübah diyerek işin ayarını kaçırıyoruz.  Zaten herkesin bildiği gibi ülkelerde yapılan seçimlerde kargaşa daima geri kalmış ülkelerde olur. Gerginlikler, kavgalar hatta cinayetler çıkar, seçime kan bulaşır, gölge düşer. Oysa gelişmiş ülkelerde durum farklıdır. Bizler kendimize savaşacak, bağıracak, esip gürleyecek ağalar seçeriz, onlar ülkesini en güzel yönetecek, ülkenin ve vatandaşın refahını, gelir seviyesini yukarılara çıkaracak liderler seçerler. İşte fark burada... Şu 14 Mayıs’taki seçimleri geçirdik. Sizler de kabul edersiniz ki kayda değer bir olay yaşanmadı diye seviniyoruz. Oysa seçim bu, “SEÇİM!!!”... Biz demokrasi ve uygarlık yolunda daha çok uzun yol almak zorundayız. Ülkemizin kalkınması, gelişmiş çağdaş milletler seviyesine ulaşması için seçimde bizleri en iyi yönetecek, ülkemizi kalkındıracak lider seçmeliyiz. Yaşadığımız seçimin başka bir ilginç yanı da oy kullanmayan yaklaşık 8 milyon seçmendir. Normal olarak iş için başka şehirlere giden, herhangi bir hastalık veya rahatsızlık durumu olan, olağanüstü bir mazereti olan vatandaşlar hariç diğerlerinin durumunu bir incelemek lazım. Bu seçmenler neden oy kullanmaya gitmezler. Yani kendi yaşadığı ülkenin durumunu umruna takmayan insanlar, yarın öbür gün ülkenin dışarıdan gelen tehlikelere karşı da aynı düşüncede olmazlar mı? “Aman boşver yaaa, memleketi ben mi kurtaracağım” demez mi? Bir insan evine, çocuklarına, yaşadığı yöreye, ülkesine ve OY’una sahip çıkmalı. Bu, her şeyden önce bir vatandaşlık görevidir. Bizler böyle gördük, böyle öğrendik ve böyle yapıyoruz. Elbette herkes özgür iradesine sahiptir ama ülkesini seven herkes vatandaşlık görevini yapmalıdır.   YALAN YANLIŞ PAYLAŞIMLAR Bir vatandaşımız, hatta ilçenin tanınan eşrafından birisi sosyal medyada bir paylaşım yapmış. Elbette yapabilir, elbette görüş ve düşüncelerini yansıtan açıklamalar yapabilir. Ancak bu gibi faaliyetler yalan ve yanlış üzerine olmamalıdır. Hemşehrimiz 2002 yılında asgari ücreti yazmış. Sonrasında altına o yılda alınabilen şeker, sigara, benzin, ekmek, kıyma, dolar ve ortalama o günkü ev fiyatlarıyla kat tane alınabileceğini yazmış. Başkasının yaptığı hazır paylaşımı yapan kişi altına da bugünkü asgari ücretle aynı ürünlerin alınabilecek miktarlarını yazmış. Rakamlar komik!... 2002 yılında alınan asgari ücret düşük yazılmış, elbette bilerek. İşin ilginç tarafı 2023 yılının asgari ücreti de yüksek yazılmış. Ürünlerin fiyatları da uyduruk. İnanın buna kargalar güler.  İnanın gerçek dışı rakamlar yazarak milletin aklıyla alay ediyorlar. Bu paylaşımla ilgili başka bir gerçek ise altına yapılan 25 yorumun 23'ü somut rakamlar yazarak bunu yalan olduğunu belgelemiş, 2'si ise sadece destek olduğunu göstermek amacıyla yine laf olsun torba dolsun yorumları yapmışlar. Ne gerek var kardeşim! Senin burada yapacağın yalan yanlış paylaşımlara gerçekten ihtiyacın var mı? Zaten güzelce araştırsan rakamların doğru olmadığını sen de çok iyi göreceksin. İki paralık siyaset için 3 paralık onur ve şereflerini harcayanlara sadece acıyorum!...
Ekleme Tarihi: 19 Mayıs 2023 - Cuma

SEÇİM KARGAŞASI

Seçim bitti ama bir hafta dolmasına rağmen tartışmaları hala bitmedi. Bunun sebebi de seçimde manipülasyon yapıldığı iddiaları ayyuka çıktı. Durum ne olacak, itirazlar ne zaman değerlendirilecek derken YSK 2. tur kararını açıklayıverdi.
Bu seçim bana şunu gösterdi ki bizler ülke olarak seçim yapmıyoruz. Her seçimde sanki savaşa gider gibi, “Allah..Allah” diyerek, bu işte her şey serbest diyerek, kazanmak için her şey mübah diyerek işin ayarını kaçırıyoruz. 
Zaten herkesin bildiği gibi ülkelerde yapılan seçimlerde kargaşa daima geri kalmış ülkelerde olur. Gerginlikler, kavgalar hatta cinayetler çıkar, seçime kan bulaşır, gölge düşer. Oysa gelişmiş ülkelerde durum farklıdır. Bizler kendimize savaşacak, bağıracak, esip gürleyecek ağalar seçeriz, onlar ülkesini en güzel yönetecek, ülkenin ve vatandaşın refahını, gelir seviyesini yukarılara çıkaracak liderler seçerler. İşte fark burada...
Şu 14 Mayıs’taki seçimleri geçirdik. Sizler de kabul edersiniz ki kayda değer bir olay yaşanmadı diye seviniyoruz. Oysa seçim bu, “SEÇİM!!!”...
Biz demokrasi ve uygarlık yolunda daha çok uzun yol almak zorundayız. Ülkemizin kalkınması, gelişmiş çağdaş milletler seviyesine ulaşması için seçimde bizleri en iyi yönetecek, ülkemizi kalkındıracak lider seçmeliyiz.
Yaşadığımız seçimin başka bir ilginç yanı da oy kullanmayan yaklaşık 8 milyon seçmendir. Normal olarak iş için başka şehirlere giden, herhangi bir hastalık veya rahatsızlık durumu olan, olağanüstü bir mazereti olan vatandaşlar hariç diğerlerinin durumunu bir incelemek lazım. Bu seçmenler neden oy kullanmaya gitmezler. Yani kendi yaşadığı ülkenin durumunu umruna takmayan insanlar, yarın öbür gün ülkenin dışarıdan gelen tehlikelere karşı da aynı düşüncede olmazlar mı? “Aman boşver yaaa, memleketi ben mi kurtaracağım” demez mi?
Bir insan evine, çocuklarına, yaşadığı yöreye, ülkesine ve OY’una sahip çıkmalı. Bu, her şeyden önce bir vatandaşlık görevidir. Bizler böyle gördük, böyle öğrendik ve böyle yapıyoruz. Elbette herkes özgür iradesine sahiptir ama ülkesini seven herkes vatandaşlık görevini yapmalıdır.
 
YALAN YANLIŞ PAYLAŞIMLAR
Bir vatandaşımız, hatta ilçenin tanınan eşrafından birisi sosyal medyada bir paylaşım yapmış. Elbette yapabilir, elbette görüş ve düşüncelerini yansıtan açıklamalar yapabilir. Ancak bu gibi faaliyetler yalan ve yanlış üzerine olmamalıdır.
Hemşehrimiz 2002 yılında asgari ücreti yazmış. Sonrasında altına o yılda alınabilen şeker, sigara, benzin, ekmek, kıyma, dolar ve ortalama o günkü ev fiyatlarıyla kat tane alınabileceğini yazmış. Başkasının yaptığı hazır paylaşımı yapan kişi altına da bugünkü asgari ücretle aynı ürünlerin alınabilecek miktarlarını yazmış.
Rakamlar komik!... 2002 yılında alınan asgari ücret düşük yazılmış, elbette bilerek. İşin ilginç tarafı 2023 yılının asgari ücreti de yüksek yazılmış. Ürünlerin fiyatları da uyduruk. İnanın buna kargalar güler. 
İnanın gerçek dışı rakamlar yazarak milletin aklıyla alay ediyorlar. Bu paylaşımla ilgili başka bir gerçek ise altına yapılan 25 yorumun 23'ü somut rakamlar yazarak bunu yalan olduğunu belgelemiş, 2'si ise sadece destek olduğunu göstermek amacıyla yine laf olsun torba dolsun yorumları yapmışlar.
Ne gerek var kardeşim! Senin burada yapacağın yalan yanlış paylaşımlara gerçekten ihtiyacın var mı? Zaten güzelce araştırsan rakamların doğru olmadığını sen de çok iyi göreceksin. İki paralık siyaset için 3 paralık onur ve şereflerini harcayanlara sadece acıyorum!...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.