Aylardır kâh doğru, kâh yanlış uğraşılıp duruluyor. Her nedense iç siyasetin tek meselesi CHP ve belediyelerindeki yolsuzluk iddiaları. Bu ülkede bir partiye -ki ülkenin 1. partisi olmuş bir partiye- kayyum atanması bile düşünüldü, gündeme geldi. Aslında olağan dışı garip bir durum bu!... Bence baskının ve çaresizliğin bir etkisidir bu. Yani herkesin de söylediği gibi kayyum olayı CHP’nin iktidar yolunda önünü kesmek için hukuksuzca, adaletsizce ve cahilce yapılan bir girişimdir. En garip tarafı da bu aklı kim verdiyse belediyelere el attıkça, partiye baskı yaptıkça bu partinin oy oranları her geçen gün artıyor. Kayyum kargaşasında birileri de adamlık kazanmak için öne sürülerek kendi saygı ve itibarlarını da bitirdiler. Başta partinin genel başkanı ve geçmişte sözcülüğünü yapmış insanların menfaat sağlamak uğruna birilerinin emrine girmeleri ülke siyasetinde “PES” dedirtti. Şaşırdık kaldık. Bakınız arka arkaya yine bu partide yeni adımlar atılıyor. Kısa sürede ülkeyi karış karış gezen Genel Başkan Özgür Özel sanırım kendini ifade etmiş gibi... Özel, attığı akıllı adımlarla çıkmaza sokulmak istenen partisini düzlüğe çıkarmanın yolunu tuttu. İlk olarak “kayyum” meselesini geçici çözdü, partinin merkezini değiştirdi. Sonrasında da olağanüstü kurultaya giderek kayyum yolunu resmen kapattı. Ama yasal anlamda... Kayyum olayının ardından Bayrampaşa’da da beklenmedik bir sonuç ortaya çıktı. Bayrampaşa Belediyesi’ni ele geçirmek amacıyla ’da Bayrampaşa Belediye Başkanı Hasan Mutlu’nun yerine getirilecek belediye başkan adayı için sandık kuruldu. Pazar günü yapılan seçimin ilk turunda AKP’li aday 19 oy, CHP’li aday da 18 oy aldı. Yasal olarak istenen 3/2 çoğunluk sağlayamayınca 2. tura geçildi. Burada da oyla 18-18 çıkınca 3. ve ardından 4. tura geçildi. Sonundaki kura çekiminde ise CHP’nin adayı İbrahim Kahraman Bayrampaşa Belediyesi Başkan vekili seçildi. Diğer taraftın AKP ve MHP’den ard arda istifalar gelmeye başladı. Sebebini bilmiyoruz ama tabi ki bu durumlar kamuoyunda “HAK YERİNİ BULDU” olarak yorumlanıyor. Evet, CHP çeşitli karışık olaylarla kaybettiği başkanlarını geri almaya, baskıları püskürtmeye başladı. Medyanın önünde şeffaf bir şekilde yapılan kurultayda hukuka ve kamuoyuna kendini kanıtladı. Ardından “ilahi adalet” dediği yollarca alınmak istenen belediye başkanlıklarında gücünü ve hakkını almaya başladı. Bundan sonrası ne olur yaşayıp göreceğiz. CHP Banaz’da da kongre yaptı. Yasalar çerçevesince yapılan kongrede Başkan Erdoğan Atasoy’un partinin ilçe başkanlığına devam etmesi için onay verildi. Aslında şimdiye kadar yönetimi öyle ya da böyle eleştirenlerin aday olacaklarını düşündüm ama olmadılar. Artık onların karar-larına da saygı duymak gerek!.. Bir de bu arada Fenerbahçe’nin kongresine ve başkanının değişimine şahit olduk. Ali Koç her ne kadar destek alsa da eleştirilerle yıpratılsa da bana göre iyi bir başkanlık yaptı. Ancak geldiği günden beri de her sezon şampiyonluk için girişimler yapılsa da her nedense sonlarda ipin ucu bırakılıyordu. Ya da bizlere öyle geliyordu. Seçimi az farkla da kazansa (Sadettin Saran 12 bin 325, Ali Koç 12 bin 68 oy aldı) artık Fenerbahçe Kulübü’nün 38. yeni  başkanı Sadettin Saran oldu. Yeni başlayan liglerde henüz lider olmasa da 15 puanlı Galatasaray’ın ardından 12 puanla 3. olan Sarı Kanaryanın şampiyon olmasını bekliyoruz.