Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

SORUNUN “TEMEL”İ

Ülkemiz ne yazık ki çok büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı. Nice canlar gitti, onca insan yaralı olduğuna sevinmeye çalışıyor. Olayın maddi boyutunu ise rakamlarla ifade etmenin çok güç olduğunu imkansız olduğunu düşünüyorum. Depremde özellikle Hatay ve Kahramanmaraş’ın yarısının yok olduğu ifade ediliyor. Gaziantep, Adıyaman, Adana, Malatya, Şanlıurfa, Osmaniye, Kilis, Diyarbakır da kötü durumda. Depremde yaşamını yitirenlerin sayısı ise dün itibarıyla 32 bine dayanmış durumda. Her şey çok kötü, çoookk!... Ama umudumuz var, birliğimiz, dirliğimiz var. Gözlerimizi yaşartan kurtarma haberleri, içimizi coşturan yardımlaşma seferberliği var. Sadece ülkemizden değil, dünyanın dört bir köşesinden yardım eli uzandı. Elbette bu, dünyanın da görebileceği en büyük felaketlerden birisidir. Bölgeye akın akın yardım yağıyor. Bu hepimizi gururlandırıyor. Ancak bazı durumlarda araçların yolunu kesip erzakları gasp etmeler, bazı enkazlardaki talan haberleri, yağmalama haberleri de midemizi bulandırıyor, bizleri bile insanlığımızdan utandırıyor. Bir tek ülkemizin değil, koca dünyanın gözleri yaşlı takip ettiği bu felakette nasıl oluyor da hırsızlık, hainlik düşünebiliyorsunuz ki!.. Yaptığınız hainliklerin içinde boğulun... Evet, bir felaketi, bir kabusu yaşıyoruz. Bu istemediğimiz olayların neden yaşandığını daha çok uzun yazıp, çok uzun konuşacağız. Ancak bu iş artık mutlaka kökünden çözülmesi lazım. Sağlam bir gelecek hazırlamak, depremlerde canlarımızı yitirmemek için sağlam yerlere sağlam binalar yapmalı, hassas, adam kayırmayan, ranta fırsat vermeyen dürüst ve nizami denetlemeler olmalı, sağlam bir yasa hazırlanmalı ve sağlam şekilde uygulanmalıdır. Bu işin başka kurtuluşu yok. Hadi şimdilik olanı biteni bir kenara bırakalım, 20 bin kişiyi betonların arasında ölüme terk ettiğimiz Gölcük depremini bir süreliğine unutalım, siyaseti, yalanı, dolanı, müteahhitlerin de katkısıyla götürülen milyar dolarları bir kenara bırakalım ve Türkiye'nin "DEPREM" problemini kökünden çözelim. Bunca canı tekrar betonların arasına gönderdiğimiz 6 Şubat tarihini de boş geçeceksek tamamen kalsın bütün önlemleriniz. Tamamen silinsin insanlık... Tamamen bırakalım her şeyi kaderine. Şunu da yazmadan geçemiyoruz ki; “İMAR AFFI BİR CİNAYETTİR”. Yapılan yanlışları, hataları, eksikleri imar affı ile sıvarsak sonuç her zaman felaket olacaktır. Kişisel çıkarlar uğruna, rant uğruna insan hayatı yok sayılmamalıdır. Şu dakikadan sonra imar affı çıkararak göçen binalara sebep olmak katliamdan başka bir şey değildir. Yapmayın, etmeyin, gözünüzü kapatmayın bu gerçeklere!... Yazacak çok konu var, ele alınacak çok mesele var ama yeri de değil, zamanı da. Bu felakette öncelikle biz neden arama kurtarma ekipleriyle her yere yetişemedik sorusunu değil, "BİZ NEDEN BU FELAKETE MARUZ KALDIK, NEDEN SAĞLAM BİNALAR YAPMADIK" sorusunu sormalıyız. Geçmiş olsun TÜRKİYE!...
Ekleme Tarihi: 14 Şubat 2023 - Salı

SORUNUN “TEMEL”İ

Ülkemiz ne yazık ki çok büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı. Nice canlar gitti, onca insan yaralı olduğuna sevinmeye çalışıyor. Olayın maddi boyutunu ise rakamlarla ifade etmenin çok güç olduğunu imkansız olduğunu düşünüyorum.
Depremde özellikle Hatay ve Kahramanmaraş’ın yarısının yok olduğu ifade ediliyor. Gaziantep, Adıyaman, Adana, Malatya, Şanlıurfa, Osmaniye, Kilis, Diyarbakır da kötü durumda. Depremde yaşamını yitirenlerin sayısı ise dün itibarıyla 32 bine dayanmış durumda. Her şey çok kötü, çoookk!...
Ama umudumuz var, birliğimiz, dirliğimiz var. Gözlerimizi yaşartan kurtarma haberleri, içimizi coşturan yardımlaşma seferberliği var. Sadece ülkemizden değil, dünyanın dört bir köşesinden yardım eli uzandı. Elbette bu, dünyanın da görebileceği en büyük felaketlerden birisidir. Bölgeye akın akın yardım yağıyor. Bu hepimizi gururlandırıyor. Ancak bazı durumlarda araçların yolunu kesip erzakları gasp etmeler, bazı enkazlardaki talan haberleri, yağmalama haberleri de midemizi bulandırıyor, bizleri bile insanlığımızdan utandırıyor.
Bir tek ülkemizin değil, koca dünyanın gözleri yaşlı takip ettiği bu felakette nasıl oluyor da hırsızlık, hainlik düşünebiliyorsunuz ki!.. Yaptığınız hainliklerin içinde boğulun...
Evet, bir felaketi, bir kabusu yaşıyoruz. Bu istemediğimiz olayların neden yaşandığını daha çok uzun yazıp, çok uzun konuşacağız. Ancak bu iş artık mutlaka kökünden çözülmesi lazım. Sağlam bir gelecek hazırlamak, depremlerde canlarımızı yitirmemek için sağlam yerlere sağlam binalar yapmalı, hassas, adam kayırmayan, ranta fırsat vermeyen dürüst ve nizami denetlemeler olmalı, sağlam bir yasa hazırlanmalı ve sağlam şekilde uygulanmalıdır. Bu işin başka kurtuluşu yok.
Hadi şimdilik olanı biteni bir kenara bırakalım, 20 bin kişiyi betonların arasında ölüme terk ettiğimiz Gölcük depremini bir süreliğine unutalım, siyaseti, yalanı, dolanı, müteahhitlerin de katkısıyla götürülen milyar dolarları bir kenara bırakalım ve Türkiye'nin "DEPREM" problemini kökünden çözelim. Bunca canı tekrar betonların arasına gönderdiğimiz 6 Şubat tarihini de boş geçeceksek tamamen kalsın bütün önlemleriniz. Tamamen silinsin insanlık... Tamamen bırakalım her şeyi kaderine.
Şunu da yazmadan geçemiyoruz ki; “İMAR AFFI BİR CİNAYETTİR”. Yapılan yanlışları, hataları, eksikleri imar affı ile sıvarsak sonuç her zaman felaket olacaktır. Kişisel çıkarlar uğruna, rant uğruna insan hayatı yok sayılmamalıdır. Şu dakikadan sonra imar affı çıkararak göçen binalara sebep olmak katliamdan başka bir şey değildir. Yapmayın, etmeyin, gözünüzü kapatmayın bu gerçeklere!...
Yazacak çok konu var, ele alınacak çok mesele var ama yeri de değil, zamanı da. Bu felakette öncelikle biz neden arama kurtarma ekipleriyle her yere yetişemedik sorusunu değil, "BİZ NEDEN BU FELAKETE MARUZ KALDIK, NEDEN SAĞLAM BİNALAR YAPMADIK" sorusunu sormalıyız.
Geçmiş olsun TÜRKİYE!...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.