Bir koca yılın daha sonuna geldik. Acısıyla, tatlısıyla ömürden bir yıl daha gitti gidiyor. İşin en önemli ayrıntısı ise bu yıl da insanlar yaşadıklarından hiç memnun değiller. Eskilerde yeni yıl gelirken insanlarda bir sevinç, bir umut, bir heves olurdu. Her ne kadar yaşadığı yıl kötü geçse de yeni yılın yeni güzelliklerin habercisi olduğu düşünülürdü. Ama günümüzde bu umutlar da söndü, böyle beklentiler de kalmadı. Şu sıralar yılbaşı geliyor diye herkeste bir hareket var. Bakıyorsun heyecanlı, soruyorsun, kaygılı.... “Hayrola!” diyorsun. “Sorma yaaa!... Yılbaşı geliyor. “Evettt, ne güzel işte!” “Ne güzeli abi. Her bir şeye yüzde kırk zam gelecekmiş diyorlar. Zaten borç harç içindeyiz. Para kazanıyoruz desen o da yalan. Şimdi maliyetler bir o kadar arttığında ne yaparız, nasıl yaparız bilemiyorum.” Evet, çok doğru onlar da bilemiyor, biz de. Hepimiz duyuyoruz, aynı zamanda görüyoruz. Marketler fiyat değiştirmeye yetişemiyor. Sırf o işi yapan elemanlar aldılar. Akaryakıt istasyonları öyle. Her şeyi bir kenara bırakın ve bir kez olsun samimi olarak olarak düşünün. Yüzde 60-70 enflasyon olduğu belirtilen bu ülkede yüzde 122 artırılan Motorlu Taşıtlar Vergisi yüzde 65'e düşürüldü diye neredeyse bayram yapacaktık. Halbuki Vergiler arttı, harçlar arttı. Ortalık yangın yeri gibi.  Araç muayenesi için 300 lira öderken geçen hafta aynı  aracın fenni muayenesine 617 lira ücret ödedim. Evet, bunun içinde 110 lira da egzos emisyon bedeli var. Ancak bunun da yılbaşından sonra yüzde 40 oranlarında artacağını söylüyorlar. Üstelik kredi kartı verdiğinde bir de komisyon istiyorlar.  Şimdi birisi aynı samimiyette söyleyebilir mi, bunların 600-800-1200 lira alacak kadar ne işlem yaptıklarını? Neden bu kadar özgürce istenilen fiyatları uygulayabildiğini? Bir tek bir cıvata sıkmadan bu parayı hiç itiraz istememeksizin alabildiklerini?... Soru çok, cevap yok!... İnsanlarda bir kaygı var, bir korku var. “Yeni Yıl Korkusu”. Yılbaşıyla birlikte her şeyin fiyatı artacak, nasıl yapacağım, neyle idare edeceğim diye. Asgari ücretli maaşına yüzde 55 oranlarında zam yapıldı. Bu olayda bile zammın artan fiyatlarla çoktan erdiğini yapılan hesaplarla ortaya seriliyor. Hadi algıları vergileri boş verin, Şimdi yeni bir haber dolanıyor ortalarda, hatta onaylandı bile, “Doğalgaza yüzde 84 zam” diye.  Ne olacak şimdi?.. Hadi diğerlerini bazı fırsatçılar daha çok kazanmak için, para hırsı için yapıyor dedik. Kızdık, sıkıştırdık hatta cezalar yazdık. Bu neyin nesi?... Her zaman söylerim ki herkes de bilir. Bir ülkede elektrik, akaryakıt, doğalgaz ve vergi ile harçlar yükselmemiş olsa diğerleri yükselmez. En azından yükseltmeye gerekçe bulamaz. Ancak bunlar yükselince de diğer fiyatların sabitlenmesini falan hayal etmeyiniz. Ne vardı şimdi yöneticilerimiz yılbaşı öncesi çıksaydı da; “ülkedeki herşeyin fiyatını 6 aylığına sabitledim. Hiç kimse fiyat artışları yapmayacak.” Ne vardı, sanki hayal olsa da böyle içimizi ferahlatacak müjdeler verilseydi. Ama hayal değil mi?...