Bugün 30 Ağustos, “Zafer Bayramı”... Tarihin sayfaları arasına azmin ve kurtuluşun destanı olarak geçmiştir. Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları... Yokluklar ve yoksulluklar içinde yapılan mücadelenin kahramanları... Bu ülkenin topraklarını örümcek gibi sarmış düşman işgaline karşı direnişin önderleri... Türkiye Cumhuriyeti var oldukça sizlere minnetimiz, dualarımız hiç bitmeyecek. 30 Ağustos önemsenmeyecek, geçiştirilecek, hasta olunacak bir zafer değildir. Kanla, canla, hayatlar ortaya konulacak bir zaferdir. Onun içindir ki gururla, onurla kutluyoruz, her şeye rağmen... Uzun süreç süren Kurtuluş Savaşı mücadelesi, Dumlupınar’da 26 Ağustos’ta Büyük Taarruz’la en hararetli seviyesine yükseldi. Mustafa Kemal’in, “Ordular İlk Hedefiniz Akdenizdir” sözüyle birlikte eli silah tutan tüm vatanseverler olanca gücünü ortaya koydular. 30 Ağustos’ta başlayan düşmanın kaçışı “ZAFER” dopingi ile İzmir’e kadar sürdü. 31 Ağustos’ta Kaplangı tepelerinden ilçeye inen Yunan askerleri köyleri, evleri yakarak kaçışını sürdürdü. Banaz-İslamköy’de toplu katliamlar yaparak o günkü Banaz Kasabası’nı terk ettiler. Tarihe “Banaz’ın Kurtuluşu” olarak geçen 31 Ağustos 1922 yılından bu yana tam 100 yıl geride kaldı. Kurtuluş Destanı 1 Eylül’de Uşak ile devam ederken 9 Eylül’e kadar neredeyse tüm Ege’nin yerleşim bölgeleri düşman işgalinden kurtuluşun sevincini yaşamıştır. Dolayısıyla o günkü kurtulduğu günlerini de “Kurtuluş” sevinciyle hala yaşamak, yaşatmaktadırlar. Anadolu toprakları konumu itibariyle dünyanın gözbebeği konumunda bir coğrafyaya sahiptir. Durum böyle olunca tarihler boyunca defalarca saldırıya uğramış, işgal edilmiş, elimizden alınmaya çalışılmıştır. Avrupa’ya hükmeden Osmanlı’nın yıkılması sonrasında Atatürk’ün zekası ve başarıları sayesinde sağlam bir temelle kurulan Cumhuriyetin güvencesine kavuşmuştur. Şimdi bize düşen görev Malazgirt’ten günümüze kadar yaşanan tarihe ve bu tarihin en son zincirinde yer alan Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmak ve onu sonsuza kadar korumaktır. Atatürk; “Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz”. diyerek bu güzellikleri bizlere armağan ve emanet etmiştir.