Son zamanlarda, artan obezite oranıyla birlikte çevremizdeki birçok insanda kilo verme çabasını görüyoruz. Kimisi uzman kontrolünde, kimisi internetten duyduğu bilgilerle kimisi de televizyondan izlediği programların etkisiyle bir takım diyete başlıyor. Görüp duyduğumuz bilgi, özellikle medyatik bireylerin söylediklerinden oluşuyorsa; hemen peşine takılıp hayatımızın merkezine koyuveriyoruz. Çok yaygınlaştı artık ayran diyetleri, hurma diyetleri, detoks diyetler, aç kalmalar… Peki, işin sırrı nedir? Aslında vücudumuz için çok basit bir denklem var. Metabolik tüm işleyiş bu denklemle ilişkili: alınan ve harcanan enerji. Alınan enerji, harcanandan fazla ise birey kilo almaya başlıyor. Tam tersi durum da kilo vermenin mümkün olduğunu gösteriyor. Fakat kilo vereceğim diye çok az tüketmek doğru gibi anlaşılmasın. Zaten bu uygulamaları yapan birçok insan, kısa bir sürede verdiği kiloların daha sonra geri alındığını biliyor. Bedeniniz için kısa vadeli ve hızlı hedefler yerine, ufak ama uzun süreli hedeflere odaklanacağınız yaşam tarzı değişiklikleri ile yola çıkın. * 3 ana öğün, 2-3 ara öğün yapın. Günlük olarak tüketeceğiniz miktarları belli aralıklara paylaştırarak tüketmek hem organlarınızın yorulmasını engelleyecek hem de kan şekerini düzenleyecektir. Öğünlerin arasını 3 saatten uzun tutmamaya özen göstermelisiniz. * Fiziksel aktiviteye özen gösterin. Fiziksel aktivite dediğimizde herkesin aklına ilk olarak spor salonları geliyor. Tabiki güzel bir alternatif fakat açık havada, oksijen eşliğinde yürümek gibisi var mı? Haftada en az 3-4 gün, 30-40 dakika hafif tempolu yürüyüş yapmaya özen gösterin. * Paketli her türlü üründen olabildiğince uzak durun. Hazır olarak tükettiğimiz her seçeneğin içinde, normalde olabilecek miktardan çok daha fazla şeker ve yağ mevcut. Hatta diyet olarak satılan ürünlerde bile. Bu nedenle ara öğünlerde daha çok meyve, yağlı tohumlar, süt ve yoğurt türevleri gibi seçenekler daha sağlıklı olacaktır. * Pişirme yöntemlerinize dikkat edin. Özellikle zeytinyağından bahsedelim. Sağlıklı etkileri olduğunu hepimiz biliyoruz fakat buna güvenerek çok tüketmenin doğru olmadığını da söyleyebilirim. Özellikle kızartma, kavurma yöntemlerinden uzak durmalıyız. Izgara, fırında veya haşlama olarak pişirebileceğiniz besinler tercihiniz olsun. * Bol su için. Geçtiğimiz haftalarda suyun öneminden uzun uzun bahsetmiştik. Fakat tekrar hatırlatmakta fayda var. Öğünlerden yaklaşık 15-20 dakika önce içeceğiniz 2 bardak su, iştah kontrolünüze fayda sağlayacaktır. Tabi, tüm bunların yanında her zaman için uzman kontrolünde zayıflamanızı önermek en doğrusu olacaktır.