Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Vadi Dalkılıç
Köşe Yazarı
Vadi Dalkılıç
 

TERZİ MEHMET AMCANIN VERDİĞİ TASARRUF DERSİ!

            Aşağıda anlattığım hikaye geçtiğimiz yıl Ahirete intikal eden, Banaz’ın sevilen siması ve duayeni Terzi Mehmet Gülener Amca’nın günümüzde de geçerli olan bir tasarruf anlayışını anlatmaktadır.            Tatlı sert üslubu ve nüktedan kişiliği ile bizlere verdiği basit ama her zaman güncel olan ekonomi dersini paylaşmak istedim, ellerinde büyüdüğümüz Osman, Sıtkı ve Ömer Gülener kardeşler de babalarının temiz ticari zihniyetini aynen yaşatmaktadır.             1975-1980 yıllarında litrelik cola-fantanın olmadığı zamanlarda Cola, Yedigün, Fruko gibi gazlı içecekler şişedeydi ve çok pahalı idi. Banaz’da bir süre konfeksiyonculuk yapan Terzi Soydan olarak da bilinen Babam Soydan Dalkılıç çocukları olarak bizlere öğütlerdi ve “aman bir işyerine gittiğinizde ne içersiniz? diye ikram sorulduğunda sadece çay veya ıhlamur isteyin, cola vs istemeyin, işyeri sahipleri her gelene cola söylerse evin yolunu bulamaz” derdi. Çünkü kendisi alışverişe gelenlere “ne içersiniz” diye ikram teklif ettiğinde cola, vs. diyenlere içinden kızardı. Zira zaten işyerinin küçük hacmi, kar marjının düşüklüğü, veresiye satışlar, vs.’den olumsuz etkilenirdi.           Bu durumu yanımda staj yapan arkadaşa anlatmıştım. Zira bana takılmayı seven biraz da iştahlı ve babası esnaf olmayan stajyerimiz her gittiğimiz yerde ikram sorulduğunda "cola, meyve suyu vs" derdi, yemeği de 1,5 porsiyon yerdi. Ben de sık sık eleştirir ve babamın öğüdünü hatırlatırdım, o da genelde pek dikkat etmez ve sürekli ne canı isterse ve genelde Cola, Fanta gibi içecekleri isterdi, ben de sürekli eleştirir ve babamın yukarıdaki öğüdünü tekrar anımsatırdım.           2000’li yılların başında yine bir günBanaz Dörtyol’da geniş çaplı bir gıda toptancısı olan o zaman 75 yaşlarında ama dinç, dede dostumuz Mehmet Gülener amcamız kiracısı olan İş Bankası ile ilgili kira sorununu görüşmek için işyerinde beklediğini bildirdi, ben de yanıma sık sık takılan stajyerim Selçuk’u da alarak adliye çıkışında dörtyola gittik, işyerine girdik, tabiki Mehmet Amca'nın girer girmez elini öptük, bu sırada da DİMES adlı meyve suyu fabrikasının bir kamyon meyve suyu Mehmet Amca ve oğullarına ait olan toptancı dükkanına indirildiğini de gördük. Mehmet amca hemen "hoş geldiniz, ne içersiniz bakalım” diye sordu. Ben de stajyerimizin sanki ne isteyeceğini tahmin edercesine “Mehmet Amca Banaz’da tabi ki çay içilir çay içelim” dedim. Mehmet Amca tam çay için seslenecekti ki bizim stajyer korktuğum numarasını yaptı ve kibar bir sesle hazır bir kamyon meyve suyunun indiğinden olacak “ben meyve suyu içeyim” dedi. Mehmet amca stajyerimizi yan yan süzerek birkaç saniye durakladıktan sonra “iyenim sen soğuk bişey mi içeceksin, bırak bu meyve suyu gibi suni şeyleri sen soğuk içeceksen yengen çok güzel ayran yapmış ben sana yukardan buz gibi ayran getirtiyorum” dedi. Tabi bu söze itiraz mümkün mü? Buz gibi ayran üst katta bulunan evinden geldi stajyerimiz meyve suyu yerine ayran içmek zorunda kaldı. Mehmet Amca’daki manevrayı aracımıza bindikten sonra stajyerimizle kahkahalarla defalarca konuştuk, Mehmet amcanın organize etsem de söyleyemeyeceği spontane gelişen ekonomi dersini uzun uzun gülerek tekrar ettik.           Özellikle bu anının adı MAHALLİ SÖYLEYİŞLE “BIRAK İYENİM, SEN SOĞUK BİŞEY Mİ İŞCEN BAK BEN SANA BUZ GİBİ AYRAN GETİRTİYORUM” şeklinde kaldı. Mehmet Amca’yı bu vesile ile tekrar anıyoruz, mekanı cennet olsun diyoruz. Saygılarımla... Salı,16.10.2018 Av.H.Vadi Dalkılıç
Ekleme Tarihi: 17 Ekim 2018 - Çarşamba

TERZİ MEHMET AMCANIN VERDİĞİ TASARRUF DERSİ!

            Aşağıda anlattığım hikaye geçtiğimiz yıl Ahirete intikal eden, Banaz’ın sevilen siması ve duayeni Terzi Mehmet Gülener Amca’nın günümüzde de geçerli olan bir tasarruf anlayışını anlatmaktadır.
           Tatlı sert üslubu ve nüktedan kişiliği ile bizlere verdiği basit ama her zaman güncel olan ekonomi dersini paylaşmak istedim, ellerinde büyüdüğümüz Osman, Sıtkı ve Ömer Gülener kardeşler de babalarının temiz ticari zihniyetini aynen yaşatmaktadır.
            1975-1980 yıllarında litrelik cola-fantanın olmadığı zamanlarda Cola, Yedigün, Fruko gibi gazlı içecekler şişedeydi ve çok pahalı idi. Banaz’da bir süre konfeksiyonculuk yapan Terzi Soydan olarak da bilinen Babam Soydan Dalkılıç çocukları olarak bizlere öğütlerdi ve “aman bir işyerine gittiğinizde ne içersiniz? diye ikram sorulduğunda sadece çay veya ıhlamur isteyin, cola vs istemeyin, işyeri sahipleri her gelene cola söylerse evin yolunu bulamaz” derdi. Çünkü kendisi alışverişe gelenlere “ne içersiniz” diye ikram teklif ettiğinde cola, vs. diyenlere içinden kızardı. Zira zaten işyerinin küçük hacmi, kar marjının düşüklüğü, veresiye satışlar, vs.’den olumsuz etkilenirdi.
          Bu durumu yanımda staj yapan arkadaşa anlatmıştım. Zira bana takılmayı seven biraz da iştahlı ve babası esnaf olmayan stajyerimiz her gittiğimiz yerde ikram sorulduğunda "cola, meyve suyu vs" derdi, yemeği de 1,5 porsiyon yerdi. Ben de sık sık eleştirir ve babamın öğüdünü hatırlatırdım, o da genelde pek dikkat etmez ve sürekli ne canı isterse ve genelde Cola, Fanta gibi içecekleri isterdi, ben de sürekli eleştirir ve babamın yukarıdaki öğüdünü tekrar anımsatırdım.
          2000’li yılların başında yine bir günBanaz Dörtyol’da geniş çaplı bir gıda toptancısı olan o zaman 75 yaşlarında ama dinç, dede dostumuz Mehmet Gülener amcamız kiracısı olan İş Bankası ile ilgili kira sorununu görüşmek için işyerinde beklediğini bildirdi, ben de yanıma sık sık takılan stajyerim Selçuk’u da alarak adliye çıkışında dörtyola gittik, işyerine girdik, tabiki Mehmet Amca'nın girer girmez elini öptük, bu sırada da DİMES adlı meyve suyu fabrikasının bir kamyon meyve suyu Mehmet Amca ve oğullarına ait olan toptancı dükkanına indirildiğini de gördük. Mehmet amca hemen "hoş geldiniz, ne içersiniz bakalım” diye sordu. Ben de stajyerimizin sanki ne isteyeceğini tahmin edercesine “Mehmet Amca Banaz’da tabi ki çay içilir çay içelim” dedim. Mehmet Amca tam çay için seslenecekti ki bizim stajyer korktuğum numarasını yaptı ve kibar bir sesle hazır bir kamyon meyve suyunun indiğinden olacak “ben meyve suyu içeyim” dedi. Mehmet amca stajyerimizi yan yan süzerek birkaç saniye durakladıktan sonra “iyenim sen soğuk bişey mi içeceksin, bırak bu meyve suyu gibi suni şeyleri sen soğuk içeceksen yengen çok güzel ayran yapmış ben sana yukardan buz gibi ayran getirtiyorum” dedi. Tabi bu söze itiraz mümkün mü? Buz gibi ayran üst katta bulunan evinden geldi stajyerimiz meyve suyu yerine ayran içmek zorunda kaldı. Mehmet Amca’daki manevrayı aracımıza bindikten sonra stajyerimizle kahkahalarla defalarca konuştuk, Mehmet amcanın organize etsem de söyleyemeyeceği spontane gelişen ekonomi dersini uzun uzun gülerek tekrar ettik.
          Özellikle bu anının adı MAHALLİ SÖYLEYİŞLE “BIRAK İYENİM, SEN SOĞUK BİŞEY Mİ İŞCEN BAK BEN SANA BUZ GİBİ AYRAN GETİRTİYORUM” şeklinde kaldı. Mehmet Amca’yı bu vesile ile tekrar anıyoruz, mekanı cennet olsun diyoruz. Saygılarımla... Salı,16.10.2018
Av.H.Vadi Dalkılıç
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.