Malum, aracı olanlar yakından takip ediyor. Trafik sigortaları afâki bir şekilde artırıldı. Sigorta şirketleri bazı sebeplerden dolayı zarar ettiklerini belirtmiş, ilgililerde “o zaman yükseltin madem” demişler ki “sigortalar ArTTI”. Sigorta sistemi primle çalışır. Ama dikkatsiz sürücünün ceremesini titiz sürücüye yüklemek haksızlıktır, adaletsizliktir. Elbette fabrikası, yatları, katları olanların lüks jiplerinin sigortaları onlara koymaz. Ama herkesi aynı kefeye niye koyuyorsunuz ki? Şöyle bir düşünün. Bir küçük esnaf, ya da bir işçi üç-beş bin liralık tasarrufuyla bir araç aldı. Bunun 600-700 lira sigortası, MTV’si, vizesi derken yuvarlak bin lira yıllık masrafı var. Yazık değil mi? Reva mı bu? Hani adalet, hani kalkınma? Sosyal medyada konuyla ilgili çarpıcı paylaşımlar yapılıyor. Ve yetkililerden bir tek kelime açıklama yapılmıyor. Bu millet bu kadar sahipsiz mi? İşçinin, memurun, garibin dostu olduklarını belirtenler sefa sürerken, toplumda yiyecek ekmeğe muhtaç onca insan dolaşıyor. Sosyal devlet anlayışı ne yazık ki sadece mültecilere çalışıyor. Şimdi milyonlarca araç sahibi devletin konuya el atmasını, trafik sigortalarına adil ve mantıklı bir düzenleme getirilmesini bekliyor. Bugün birilerinin faturasını başkalarına keserek geçici çözüm bulabilirsiniz ama yarın yine kapı gibi karşınıza dikilir. Lütfen halkı soydurmayın. Hoş, bilindiği üzere lüks yatı olan mazotu adeta bedavaya alırken, kamyoncusu, minibüscüsü, çiftçisi en yüksek tarifeden mazot kullanıyor. Sen kalkmışsın trafik sigortası yükseltilmiş diye yaygara yapıyorsun.