Şöyle bir düşünüyorum; bir çoğumuzun evinde yıllar öncesinden kalma çeşit çeşit fotoğraf makinaları vardır. Ve sanıyorum meraklılarında da kameralar bile vardır.. Onlar şimdi ne zaman müzelerde yer alacağız diye gün saymaktadırlar. Yıllar önce üstüne basa basa söylemiş “dünya artık teknoloji çöplüğü” diye yazılar yazmıştım. Evlerimizde, babadan kalma, üstüne dantelli örtüler örttüğümüz nostaljik radyolar yerine duvarlarımızda LED tv.ler var. Tüplü televizyonlar da müzelik. İşte bu ahval ve şartlar içerisinde biz de GAZETECİLİK yapıyoruz. Mürekkep kokulu gazetelerimizi sizlere haftada bir olsa da ulaştırmayı görev sayıyoruz. Ama çağa ayak uydurabilmek için de var gücümüzle çalışıyoruz. Ne çare ki hedefe ulaşmakta bir hayli gerideyiz Kısaca özetleyeyim. Haber yapmak üzere muhabirimizi olay mahalline gönderiyoruz. Fotoğrafları çekiyor, olayın taraflarıyla konuşuyor, notlar alıyor ve ofise gelip ham detayları basılacak hale getiriyoruz, baskıya hazırlıyoruz. Biz bunları gece basıp sabaha insanlarımıza ulaştırmaya didinirken, bir de bakıyoruz sosyal medyada, facebookta, twiter de olay yer almış. Bunu yayınlayan arkadaş büyük bir iş başarmışcasına tabiri caizse koltuklarını kabartarak sevinirken benim yanımda SSK’sı, vergisi, maaşı ödenen emekçimizin emekleri onların gerisinde kalıyor. Hiç bir sorumluluğu olmayan insanların bu tür işlere girişmesinin ne yazık ki önüne geçilemiyor. Taa 2000 yılından bu yana İNTERNET yasası çıkarılmak istenmekte ama ne yazık ki hala somut bir taslağa bile ulaşılamamış durumdadır. Canı sıkılan 150-250 TL. ödeyerek bir internet sitesi kurabilmektedir. İşi uzatanlar ya da bu çalışmadan PARA kazanmayı hedefleyenler zaman zaman kişileri överek, zaman zaman kişilere söverek yayınlarını sürdürmekte ve ŞANTAJ yöntemiyle de bu işi kazanç kapısı haline getirmişlerdir. Daha ötesi dönem SEÇİM dönemine rastlarsa da kazançlarını kat kat artırabilmektedirler. Bize gelince.. Biz öncelikle gazetelerimizde haber ve yazılarımızı yasal yaptırımlar ve kurallar ölçüsünde belirlenen kadrolarla ve basın ahlak ilkelerine uyarak yaşamamızı sürdürmeye devam ediyoruz. O baraka internet siteleri yazdıkları bir haberi veya bilgiyi yanlışsa hemen siliyor ve yargılanmaktan kurtulduğunu sanıyor oysa biz yaptığımız haberi arık bir kağıda bastıysak onu silmek gibi bir lüksümüz olmamaktadır. Biz ısrarla INTERNET YASASININ bir an önce çıkarılması ve titizlikle uygulanmasını beklemekteyiz. Diyeceksiniz ki “Siz de çağa ayak uydurun. Teknolojiye uyun ve de onlarla başa çıkın” Elbette doğru. Biz de bu nedenle sitemizi kurduk ve insanlarımızın hizmetindeyiz. Bu kez de haber ve yazılara yapılan yorumlarla cebelleşmekteyiz. Aklına esen yorum yapıyor ve de zaman zaman haddini aşan yorumlarla da karşılaşıyoruz. Biz gazete olarak halkımızın gözü kulağıyız. Onların sesiyiz. Ne bir partinin ne de bir kuruluşun yayın organı değiliz. Altına imzasını atma cesareti gösteren ve de hiç kimsenin özel yaşamına ve haklarına tecavüz etmeyen her türlü yazıları da yayınlamaktayız.. Nitekim sitemizde ve sosyal medya hesaplarımızda da yer vermekteyiz. Hakaret ve küfür içermeyen her türlü fikre açığız. Bağlı bulunduğumuz BASIN İLAN KURUMU Denizli Müdürlüğünce geçen hafta dijital medya ve internet siteleriyle ilgili telekonferans sistemiyle Uşaklı gazetecileri buluşturup eksiklerimizi ve yeni iletişim yöntemleri konuştuk. Yararlı bir iletişim oldu. Elbette bunu yüzyüze yapmayı da arzu ederdik. Ne var ki hala yaşamakta olduğumuz pandemi buna imkan tanımamaktadır. Bu çalışmadan sonra da TÜRKİYE GAZETECİLER FEDERASYONU tarafından “YEREL MEDYANIN SORUNLARI ve ÇÖZÜM YOLLARI” konulu yine telekonferans sistemiyle buluştuk. Türkiye’nin dört bir yanından katılımcılar ortak bir görüşle “YEREL BASIN OKSİJEN ÇADIRINDAN ÇIKARILMALIDIR” sonucuna vardılar. Bunun için hükümetimizin YEREL basın için daha uygun önlemler alması ve katkı sağlaması gerçekten çok önemli hale geldi. YEREL basın yörelerimiz için gerçekten önemlidir ve de önemsenmelidir. Her türlü çalışana, her iş çeşidine sonsuz saygımız var ama BASIN milletin müşterek sesidir. Belki de olmazsa olmazdır. Toplantı sonrası yayınlanan sonuç bildirgesinde; cemiyet başkanları, internet gazeteciliği yasası, basın ilan kurumu kesintileri, basın kartları sorunları, yardım fonu kurulması, radyo ve televizyon uydu bedellerinin düşürülmesi, işsiz gazetecilere ve gazete sahiplerine kredi ve destek sağlanması konularında görüşlerini aktardılar. Sonuç olarak kendi adıma “ben gazetenin mürekkep kokusunu almadan okuduğum haberlerden lezzet alamıyorum”. Elbette teknoloji önemli, elbette çağa ayak uydurmak önemli ama bize eski kafalı deseler de gelişen teknolojiye karşı durmayız. Bir şekilde içindeyiz ve olacağız. Okurlara selam ve saygılarımla.