Son günlerde dilimize alışık olmadığımız kelimeler girmeye başladı. Türkçe haricindeki bu kelimeleri sanıyorum konuşanlar bile anlamakta zorlanıyor. Onun için birkaç cümleyle durumu sizlere aktarmayı ikinci kez yapmayı arzuladım. Dünyada eşine ender rastlanır dillerden biridir GÜZEL TÜRKÇEMİZ.. Yazıldığı gibi okunan ve zamanla konuşmadan da anlatılabilinen bir dile sahibiz. Sahibiz de kıymetini biliyor muyuz bilemiyorum? Bir kaç gün önce facebook sayfama bir paylaşım yapıldı. Okudukça içim sızladı ve bunu siz değerli okurlarla paylaşmak istedim. Baş öğretmen ATATÜRK’ün kara tahta başına geçerek başlattığı dil öğrenimi günümüzde pek çok dillerle karışarak yaşamaya devam ediyor. Osmanlıca, Farsça, Arapça konuşarak geldiğimiz dilimizi TÜRKÇE olarak sürdürüyoruz. Belki içinde bu dillere ait bir çok kelime var, o kelimeler de belli yaştaki insanlar tarafından konuşuluyor olsa de aslında dilimiz gerçek haliyle hakikaten güzel ve isteklere cevap verebilecek bir hazneye sahip olmasına rağmen son dönemde ve de özellikle özel radyoların yayın hayatına başlaması, internet ortamının gelişmiş olması nedeniyle değişikliklere uğradığının farkına vardık.. Gençliğin bazı kesimlerinde farklı konuşulan ve kabul gören bir DİL bilgisi var. Ve de ülkemizin bir ucundan diğer ucuna, doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine yer yer faklılıklar gösteren bir lehçe farklılığı bulunmaktadır. Bunlara ek olarak Lazca, Kürtçe, Ermenice, Pomakça, acemce, v.b. dillerin yörelere bağlı olarak konuşulmakta olduğunu bilmekteyiz. Bölgeler ve hatta iller arasında faklılık gösteren lehçe değişiklikleri bir birine iç içe geçmiş insanlarımız tarafından konuşulmasa bile anlaşılır olduğu gerçeği vardır. Ülkemizde, TÜRK DİL KURUMU bu işin üstesinden gelebilmek için var gücüyle çalışmasına rağmen gerek televizyonlarda ve gerekse yazılı basında sürekli kullanılmaya özen gösterilen kelimeler var. Bunlara başbakanımızın eklediği, velev ki, şantaj, montaj, dublaj, istinşaki sözcüklerini de eklediğimizde içinden zor çıkılacak bir kelime haznemiz olduğunun farkına varıyoruz. Şimdi size facebooktan alıntı yaptığım kelimeleri aktarmaya çalışayım. Siz bunlardan hangilerini günlük yaşam dilinizde kullanıyorsunuz bir düşünün bakalım. Otobüse “çok oturgaçlı götürgeç” ya da faksa “belgegeçer” diyebiliyor musunuz?.. Derlediğim o kelimelerden bir bölümü şöyle… Dizayn-TASARIM… analiz-ÇÖZÜMLEME… online-ÇEVRİMİÇİ… kriter-ÖLÇÜT… part time-YARI ZAMANLI… slayt-YANSI… empoze etmek- DAYATMAK… pesimist-KARAMSAR... driver- SÜRÜCÜ... Bye-bye-HOŞÇAKAL… illegal-YASADIŞI... twinge-ZAMANLAMA… catering-YEMEK HİZMETİ… departman-BÖLÜM… revize etmek-YENİLEMEK… global-KÜRESEL… sempatik-SEVİMLİ, CANAYAKIN… security-GÜVENLİK… printer-YAZICI… elemine etmek-ELEMEK… versiyon-SÜRÜM, UYARLAMA... extra-FAZLADAN... adisyon-HESAP FİŞİ… print aut-ÇIKTI… anons-DUYURU… bodyguard-KORUMA… doküman-BELGE… exit-ÇIKIŞ… check etmek-KONTROL ETMEK… feeedback-GERİ BİLDİRİM… koordinasyon-EŞGÜDÜM… fulltime-TAMGÜN… absürt-SAÇMA… adapte-UYUM… laptop-DİZ ÜSTÜ BİLGİSAYAR… provake-KIŞKIRTMA… jenerasyon-NESİL, KUŞAK… izolasyon-YALITIM… data-VERİ… prezantasyon-SUNUM… finish-BİTİŞ… strat-BAŞLANGIÇ… downland etmek-İNDİRMEK… monoton-TEK DÜZE… konsensus-UZLAŞMA… full-TAM, DOLU… energency-ACİL... centrum-ŞEHİR İÇİ, MERKEZ… ambians-ORTAM, DURUM… relax-GEVŞEMEK… email-ELEKTRONİK MEKTUP… kominikasyon-İLETİŞİM… cv-ÖZGEÇMİŞ… okey-TAMAM... trend-EĞİLİM… spontone-KENDİLİĞİNDEN… link-BAĞLANTI…. Sanırım yukarıdaki kelimelerin önemli bir bölümü sizinde günlük yaşamınızda dilinizde oluyor ya da en azından konuşulanlar arasında duyabiliyorsunuz.. TÜRKÇE konuşmak bir güzelliktir. Biz de zaman içinde yanlış kullanımlarda bulunuyoruz. Yanlış olduğunu bile bile biz de bu suça katılmaktayız.. Yıllar öncesinde ismi lazım değil bir belediye başkanı, şehrinde iş yerlerine TÜRKÇE isim verecek esnaflardan reklam ve tabela vergisi almayacağını duyurmuş ve insanlarımızı özendirmek, teşvik etmek için böyle bir olayı hayata geçirmek istemişti. Ne kadar başarılı olduğunu hatırlayamıyorum ama şunu hatırlıyorum. Belediyenin açacağı bir kuruluş için davetiyede “ŞELALE CAFE-RESTORANTIMIZIN” açılışına bekliyoruz… yazıyordu.. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyeceksiniz elbette… Haklısınız.. Böylelerine “ele verir talkımı, kendi yutar salkımı” derler her halde.. Türkçemizi güzel konuşmak ve güzel TÜRKÇEMİZİN kelimeleriyle konuşmak elbette çok güzel.. Türkçeyi güzel konuşan bazı insanlarımız vardı.. Zeki MÜREN, Orhan AYHAN, Halit KIVANÇ, Jülide GÜLİZAR, Tuncel KURTİZ ve Kenan IŞIK (iyileşmesini bekliyoruz) gibi değerlerin radyo ya da televizyonlardaki seslerini dinlerken şahsen çok mutlanıyordum.. Elbette güzel konuşanlar bu isimlerle sınırlı değil, onları sembol olarak yazdım.. TÜRKÇE konuşan TÜRKÇE’yi güzel konuşanlara selam olsun.. Geçenlerde söz etmiştim, TÜRKİ CUMHURİYETLERİN bir çoğunda TÜRKÇE bizdeki kadar konuşulamıyor.. Yine medyada rastladığım bilgide bir kelimenin ne kadar değişikliklere uğramış olduğunu görmüştüm.. Bu konuda en büyük görev basına düşmektedir.. Gerek yazılı basınımız ve gerekse görsel basınımız bu konuya önem verip, konuşma ve yazma dillerinde örnek çalışmalara imza atmalıdırlar ve de elbette TÜRK DİL KURUMU üzerine düşenden fazlasını yapmaya gayret göstererek halkımızı TÜRKÇE konuşup yazmaya özendirmesi gerekmektedir. Her ne kadar bir lisan bir insan, iki lisan iki insan desekte asıl olan TÜRKÇEMİZDİR.. Öğrenmeye kısıtlama yok. Kaç dil öğrenmeye hevesliyseniz öğrenin en iyi bildiğiniz TÜRKÇE olmak koşuluyla.. Güzel konuşalım GÜZEL DİLİMİZİ konuşalım…