Hatay escort Sex hikayeleri Sikiş hikayeleri porno ize

Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

HAYIRLISI

Bir seçimi daha geride bıraktık. Tüm dünyanın imrenerek baktığı gibi gerçekten de takdire şayan bir seçim yaşadık. Kayda değer bir olay olmaması, katılımın oldukça yüksek olması, sandıklarda ayrı görüşlerde olan görevlilerin birbirlerine saygı ve nezaketle davranması bu seçimin galibi olarak değerlendirilmelidir. Seçimin sonucu, yazıyı hazırlamaya başladığımız son dakikaya kadar 2. tura kalmış olarak görünüyordu. Bütün otoritelerin tahmini de bu yöndedir. Kazananı göz önüne almadan yaptığım tahlilde seçimin 2. tura kalması ülkemiz açısından olumsuz bir durumdur. Zira ülkemizde belirgin bir ekonomik sıkıntı yaşarken, ikinci tur demek bu anlamda ikinci bir seçimin maliyeti demektir. Bu maliyetin de sanki kendi cebimden çıkacak gibi boşa harcanmış, israf edilmiş bir maliyet olarak görüyorum. İşin aslına bakarsak; evet, bu masraflar maalesef bizlerin cebinden çıkacaktır. Seçimin kazananı olmadı. Yani herhangi bir aday cumhurbaşkanı olacak oranda yani 50+1 oyu alamadı. Seçimin kaybedeni ne yazık ki anket yapan şirketler oldu. Bu sonuca yaklaşanlar olsa bile onlarca anket yapan şirket oran olarak sonuçlara ve alınan oylara yaklaşamadı. Yani bunlar seçmenin gözünde sınıfta kaldılar. Seçimin sürpriz partisi kim ne derse desin Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Seçimi kazanamayacak, baraj altında kalacak diye neredeyse bu parti için baraj % 7'ye düşürüldü. Ama politik bir strateji uygulamadan iki keklikle % 10'u aşmayı başardı. Şöyle genel bir değerlendirme yapacak olursak da; ittifakların kazananı Cumhur İttifakı oldu. Zira yok sayılan Hüdapar, Yeniden Refah Partisi hatta Demokratik Sol Parti olanca gücüyle Cumhur İttifakı’nı desteklemiş görünüyor. Hiç sapma olmadan Erdoğan’a desteklerini verdikleri çok açık. Buna karşılık ise Millet İttifakı’nda beklenen birleşmenin sağlanamadığı çok açık ve net olarak rakamlarla ortaya çıktı.  Ne demişlerdi seçim öncesinde, CHP yükseliyor oy oranı 30'ları aştı. Buna keza % 12 İyi Parti, % 13'den fazla ittifakı açıktan destekleyecek olan Yeşil Sol Parti sonucu % 55'lere taşımış görünüyordu. Diğer küçük partilerle, Saadet, Deva, Gelecek, Doğru Yol en az % 5-6 alır deniliyordu. Yani Millet İttifakı temkinli olarak 55-56, olasılık olarak 60-62 alacak görünüyor ve anket şirketleri tarafından gösteriliyordu. Ama bu beklenti net bir şekilde olmadı. Yani sağ partinin seçmeni hatta idareci kadrosu asla ve asla sol bir partiye, CHP’ye oy vermedi. Bu böyle görünüyor. Cumhuriyet Halk Partisi taraftarının tesellisi ise, Kılıçdaroğlu’nun meydanlarda, propaganda sürecinde çok ılımlı, birleştirici, kucaklayıcı, hiçbir insanı, partiyi ve kesimi hakaret etmeden, kırmadan sevgi ve saygıyı önde tutarak bir süreç izlediği olmuş... Tek kelimeyle cevabım; ZÜĞÜRT TESELLİSİ... Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz. Hangi özellikteki seçmenlerden oy istiyorsunuz. Öncelikle bunu tahlil etmeniz lazım. Sizler ekonomik kriz derken, patates-soğan derken, depremzedeler evsiz derken onlar aldılar, bir tokat gibi “geçin bunları” cevabını verdiler. 15 bin liralık bayram ikramiyesini, “bize 2 bin lira yetiyor, diyanet azla yetinin, kanaatkar olun dedi” diye reddettiler. Evire çevire siz “teröristlerle berabersiniz” dediler. Hiç bir mitingde bunlara “seçim prensibimiz kimseyle uğraşmayacağız, kimseye ortalıkta tartışma ortamı yaratacak bir cevap vermeyeceğiz” diye cevap verilmedi.  Yani uzun sözün kısası seçmenler hak-hukuk-adaleti, sevgi-saygı-politikasını, anlayışını kaale almadılar. Demek ki, meydanlarda bağırıp çığıracakmışsınız, hışımla ve hiddetle hitap edecekmişsiniz, hakaretler, küfürler gırla gidecekmiş. İstemesek de... tasvip etmesek de... Ne diyelim, siz daha iyisini biliyorsunuzdur, yapacak birşey yok. Hayırlısı!...
Ekleme Tarihi: 16 Mayıs 2023 - Salı

HAYIRLISI

Bir seçimi daha geride bıraktık. Tüm dünyanın imrenerek baktığı gibi gerçekten de takdire şayan bir seçim yaşadık. Kayda değer bir olay olmaması, katılımın oldukça yüksek olması, sandıklarda ayrı görüşlerde olan görevlilerin birbirlerine saygı ve nezaketle davranması bu seçimin galibi olarak değerlendirilmelidir.
Seçimin sonucu, yazıyı hazırlamaya başladığımız son dakikaya kadar 2. tura kalmış olarak görünüyordu. Bütün otoritelerin tahmini de bu yöndedir. Kazananı göz önüne almadan yaptığım tahlilde seçimin 2. tura kalması ülkemiz açısından olumsuz bir durumdur. Zira ülkemizde belirgin bir ekonomik sıkıntı yaşarken, ikinci tur demek bu anlamda ikinci bir seçimin maliyeti demektir. Bu maliyetin de sanki kendi cebimden çıkacak gibi boşa harcanmış, israf edilmiş bir maliyet olarak görüyorum. İşin aslına bakarsak; evet, bu masraflar maalesef bizlerin cebinden çıkacaktır.
Seçimin kazananı olmadı. Yani herhangi bir aday cumhurbaşkanı olacak oranda yani 50+1 oyu alamadı.
Seçimin kaybedeni ne yazık ki anket yapan şirketler oldu. Bu sonuca yaklaşanlar olsa bile onlarca anket yapan şirket oran olarak sonuçlara ve alınan oylara yaklaşamadı. Yani bunlar seçmenin gözünde sınıfta kaldılar.
Seçimin sürpriz partisi kim ne derse desin Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Seçimi kazanamayacak, baraj altında kalacak diye neredeyse bu parti için baraj % 7'ye düşürüldü. Ama politik bir strateji uygulamadan iki keklikle % 10'u aşmayı başardı.
Şöyle genel bir değerlendirme yapacak olursak da; ittifakların kazananı Cumhur İttifakı oldu. Zira yok sayılan Hüdapar, Yeniden Refah Partisi hatta Demokratik Sol Parti olanca gücüyle Cumhur İttifakı’nı desteklemiş görünüyor. Hiç sapma olmadan Erdoğan’a desteklerini verdikleri çok açık. Buna karşılık ise Millet İttifakı’nda beklenen birleşmenin sağlanamadığı çok açık ve net olarak rakamlarla ortaya çıktı. 
Ne demişlerdi seçim öncesinde, CHP yükseliyor oy oranı 30'ları aştı. Buna keza % 12 İyi Parti, % 13'den fazla ittifakı açıktan destekleyecek olan Yeşil Sol Parti sonucu % 55'lere taşımış görünüyordu. Diğer küçük partilerle, Saadet, Deva, Gelecek, Doğru Yol en az % 5-6 alır deniliyordu. Yani Millet İttifakı temkinli olarak 55-56, olasılık olarak 60-62 alacak görünüyor ve anket şirketleri tarafından gösteriliyordu. Ama bu beklenti net bir şekilde olmadı. Yani sağ partinin seçmeni hatta idareci kadrosu asla ve asla sol bir partiye, CHP’ye oy vermedi. Bu böyle görünüyor.
Cumhuriyet Halk Partisi taraftarının tesellisi ise, Kılıçdaroğlu’nun meydanlarda, propaganda sürecinde çok ılımlı, birleştirici, kucaklayıcı, hiçbir insanı, partiyi ve kesimi hakaret etmeden, kırmadan sevgi ve saygıyı önde tutarak bir süreç izlediği olmuş...
Tek kelimeyle cevabım; ZÜĞÜRT TESELLİSİ...
Siz hangi ülkede yaşıyorsunuz. Hangi özellikteki seçmenlerden oy istiyorsunuz. Öncelikle bunu tahlil etmeniz lazım. Sizler ekonomik kriz derken, patates-soğan derken, depremzedeler evsiz derken onlar aldılar, bir tokat gibi “geçin bunları” cevabını verdiler. 15 bin liralık bayram ikramiyesini, “bize 2 bin lira yetiyor, diyanet azla yetinin, kanaatkar olun dedi” diye reddettiler. Evire çevire siz “teröristlerle berabersiniz” dediler. Hiç bir mitingde bunlara “seçim prensibimiz kimseyle uğraşmayacağız, kimseye ortalıkta tartışma ortamı yaratacak bir cevap vermeyeceğiz” diye cevap verilmedi. 
Yani uzun sözün kısası seçmenler hak-hukuk-adaleti, sevgi-saygı-politikasını, anlayışını kaale almadılar. Demek ki, meydanlarda bağırıp çığıracakmışsınız, hışımla ve hiddetle hitap edecekmişsiniz, hakaretler, küfürler gırla gidecekmiş. İstemesek de... tasvip etmesek de...
Ne diyelim, siz daha iyisini biliyorsunuzdur, yapacak birşey yok. Hayırlısı!...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.