Avni Erdal Sarıoğlu
Köşe Yazarı
Avni Erdal Sarıoğlu
 

LGS ŞAİBESİ

Yıllardır Feto’nun sistemiyle bir çok okula, kuruma, kuruluşa şaibeli sınavla, adam kayırmayla, hile hurda işleri iyice ayyuka çıkmıştı. Feto bitince bunların da bitmesine çok sevinmiştik. Ancak bir kaç yıldır LGS’de yani Liselere Giriş Sınavı’nda garip sonuçlar çıkınca insanların yine kafası karıştı. Bu yıl yapılan sınavdaki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz. Zaten sınav devam ederken soruların sosyal medyaya düşmesi işi çıkmaza sokmuştu. Şimdi de sonuçlar açıklanınca durum daha da karıştı. Bu yıl LGS’de hatasız, eksiksiz, tam cevaplama yapan 719 öğrencinin çıkması soru işaretlerini daha da büyüttü. Zira Bursa’da bir okulda 29 kişinin, ona keza Antalya’da aynı okuldan birçok öğrencinin tam puan alarak Türkiye 1.’si olması ve üstelik bu birincilerin büyük bir çoğunluğunun İmam Hatip’li olması çoğu insana “HAYRET!” dedirtti. Ben durumu çok da karıştırmadan geçen yıl sınava giren bir öğrenci ile konuştum. Kendisi üzgün, kendisi kızgın, kendisi kaygılı... 900 milyon öğrenci gibi!... Şimdi sizlere bu çocuğumuzun düşüncelerini aktardığı satırları sunuyorum, harfine dokunmadan. “Her sene olduğu gibi bu senede Liselere Giriş Sınavı olan LGS’ye girildi ancak bu sefer işler biraz farklı gitti gibi görünüyor. Sınavdan sonra çoğu öğrenci sınavın ne kadar zor olduğuna dair tepkiler gösterirken sosyal medyada birçok öğretmen LGS hakkında paylaşımlar yapıp sınavın gerçekten seçici ve zor olduğuna dair söylemlerde bulunuldu. Hatta ve hatta günümüzde yaygın olarak kullanılan yapay zekaya şu soru soruldu: "Bugüne kadar tek tek seneleri ele aldığımızda en zor sorulara sahip olan LGS sınavı hangisi?" Cevap 2025'ti ve öğrenciler sonuçlar daha açıklanmadan yüzdeliklerini 2025 senesinden sonra en zor olan 2020 LGS’ye göre hesaplamaya başladılar. 11 Temmuz’da öğrenciler sabahın erken saatlerinde uyanıp sonuçlara baktıklarında, gerçekten de yüzdelik tahminleri benzer ve yakın gelmişti ancak bir problem vardı. Bugüne kadar zamanın en kolay LGS sınavında 560 kişi 1. olmuştu ve yüzdelik değerlerinin en yüksek olduğu dönemdi. Peki bu yıl sınav bu kadar zorken 719 kişi nasıl birinci oldu? Rakipler çok mu çalışmıştı veya 2011 yılında doğanlar daha mı zekiydi? Cevap tabii ki hayır. Bu işte bir sorun vardı ki aileler, öğretmenler ve öğrenciler tepki veriyorlardı. Çünkü bu durum son derece şüpheli ve iyi olmayan bir problemdi. En başta okullar sıkıntı çekecekti ve çoğu kişi istediği lisenin yüzdeliğini ve puanını alsa bile tüm çabaları ve koskoca bir senesi çöpe gidecek, hedefin ve hayalini gerçekleştiremeyecekti. Bu problemin kaynağı sosyal medyanın artık gerçekten güçlü bir silah, hızlı bir yayılma ağı  haline gelmesi idi. Tarihlere ve saatlere bakıldığında ise mesajların, fotoğrafların hepsi öğrencilerin sınav saatiyle çakışıyordu. Başta öğrenciler sonra aileler hayal kırıklığına uğradı. İnsanlar bir açıklama bekliyordu çünkü bu durum normal bir durum değildi, olamazdı da. Milli Eğitim Bakanı’na bu durum sorulduğunda şu sözler ile cevap verdi; "Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz. Ama yetinmiyorlar, hala devam ediyorlar.” Şimdi bu durumu soran, şaibelerin aklanmasını isteyen onca insan geri zekalı mı?... Bu açıklamadan sonra 1 milyon aile ve öğrenciler hayal kırıklığına uğradılar. Çünkü bekledikleri cevap asla kendilerine hakaret değildi. Ve fark ediyoruz ki; milletimiz artık kendi bakanına bile güvenemeyecekti. Her şeyden önce bu durum büyük bir kul hakkıydı, emek hırsızlığıydı. Aynı zamanda ise heba olan onca zaman! Çünkü bir anne babanın hayattaki tüm umudu çocuğudur. Ülkemizde anne babalar çocuğunun sınavı iyi geçsin diye dershanelere, denemelere o kadar para verip; yemeden içmeden, en önemlisi "yaşamaktan" yaşamından fedakarlık yaparken bunca insanın çalınan hakkının sorumlusu kim olacak? En önemlisi nesil umut dolu, hayal dolu olması gerekirken milletimizde artık çocuklarımız bile perişan halde. Başka diyecek bir şey bulamıyorum, küçücük çocukların hakkına göz dikenlerin gözleri.... YAZIK!”...
Ekleme Tarihi: 18 Temmuz 2025 -Cuma

LGS ŞAİBESİ

Yıllardır Feto’nun sistemiyle bir çok okula, kuruma, kuruluşa şaibeli sınavla, adam kayırmayla, hile hurda işleri iyice ayyuka çıkmıştı. Feto bitince bunların da bitmesine çok sevinmiştik.
Ancak bir kaç yıldır LGS’de yani Liselere Giriş Sınavı’nda garip sonuçlar çıkınca insanların yine kafası karıştı. Bu yıl yapılan sınavdaki gelişmeleri kaygıyla izliyoruz.
Zaten sınav devam ederken soruların sosyal medyaya düşmesi işi çıkmaza sokmuştu. Şimdi de sonuçlar açıklanınca durum daha da karıştı. Bu yıl LGS’de hatasız, eksiksiz, tam cevaplama yapan 719 öğrencinin çıkması soru işaretlerini daha da büyüttü. Zira Bursa’da bir okulda 29 kişinin, ona keza Antalya’da aynı okuldan birçok öğrencinin tam puan alarak Türkiye 1.’si olması ve üstelik bu birincilerin büyük bir çoğunluğunun İmam Hatip’li olması çoğu insana “HAYRET!” dedirtti.
Ben durumu çok da karıştırmadan geçen yıl sınava giren bir öğrenci ile konuştum. Kendisi üzgün, kendisi kızgın, kendisi kaygılı... 900 milyon öğrenci gibi!...
Şimdi sizlere bu çocuğumuzun düşüncelerini aktardığı satırları sunuyorum, harfine dokunmadan.
“Her sene olduğu gibi bu senede Liselere Giriş Sınavı olan LGS’ye girildi ancak bu sefer işler biraz farklı gitti gibi görünüyor. Sınavdan sonra çoğu öğrenci sınavın ne kadar zor olduğuna dair tepkiler gösterirken sosyal medyada birçok öğretmen LGS hakkında paylaşımlar yapıp sınavın gerçekten seçici ve zor olduğuna dair söylemlerde bulunuldu. Hatta ve hatta günümüzde yaygın olarak kullanılan yapay zekaya şu soru soruldu: "Bugüne kadar tek tek seneleri ele aldığımızda en zor sorulara sahip olan LGS sınavı hangisi?" Cevap 2025'ti ve öğrenciler sonuçlar daha açıklanmadan yüzdeliklerini 2025 senesinden sonra en zor olan 2020 LGS’ye göre hesaplamaya başladılar.
11 Temmuz’da öğrenciler sabahın erken saatlerinde uyanıp sonuçlara baktıklarında, gerçekten de yüzdelik tahminleri benzer ve yakın gelmişti ancak bir problem vardı. Bugüne kadar zamanın en kolay LGS sınavında 560 kişi 1. olmuştu ve yüzdelik değerlerinin en yüksek olduğu dönemdi. Peki bu yıl sınav bu kadar zorken 719 kişi nasıl birinci oldu? Rakipler çok mu çalışmıştı veya 2011 yılında doğanlar daha mı zekiydi? Cevap tabii ki hayır.
Bu işte bir sorun vardı ki aileler, öğretmenler ve öğrenciler tepki veriyorlardı. Çünkü bu durum son derece şüpheli ve iyi olmayan bir problemdi. En başta okullar sıkıntı çekecekti ve çoğu kişi istediği lisenin yüzdeliğini ve puanını alsa bile tüm çabaları ve koskoca bir senesi çöpe gidecek, hedefin ve hayalini gerçekleştiremeyecekti.
Bu problemin kaynağı sosyal medyanın artık gerçekten güçlü bir silah, hızlı bir yayılma ağı  haline gelmesi idi. Tarihlere ve saatlere bakıldığında ise mesajların, fotoğrafların hepsi öğrencilerin sınav saatiyle çakışıyordu. Başta öğrenciler sonra aileler hayal kırıklığına uğradı. İnsanlar bir açıklama bekliyordu çünkü bu durum normal bir durum değildi, olamazdı da. Milli Eğitim Bakanı’na bu durum sorulduğunda şu sözler ile cevap verdi; "Geri zekalıya anlatır gibi tane tane anlatıyoruz. Ama yetinmiyorlar, hala devam ediyorlar.” Şimdi bu durumu soran, şaibelerin aklanmasını isteyen onca insan geri zekalı mı?...
Bu açıklamadan sonra 1 milyon aile ve öğrenciler hayal kırıklığına uğradılar. Çünkü bekledikleri cevap asla kendilerine hakaret değildi. Ve fark ediyoruz ki; milletimiz artık kendi bakanına bile güvenemeyecekti.
Her şeyden önce bu durum büyük bir kul hakkıydı, emek hırsızlığıydı. Aynı zamanda ise heba olan onca zaman! Çünkü bir anne babanın hayattaki tüm umudu çocuğudur. Ülkemizde anne babalar çocuğunun sınavı iyi geçsin diye dershanelere, denemelere o kadar para verip; yemeden içmeden, en önemlisi "yaşamaktan" yaşamından fedakarlık yaparken bunca insanın çalınan hakkının sorumlusu kim olacak? En önemlisi nesil umut dolu, hayal dolu olması gerekirken milletimizde artık çocuklarımız bile perişan halde. Başka diyecek bir şey bulamıyorum, küçücük çocukların hakkına göz dikenlerin gözleri.... YAZIK!”...
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yesilbanazgazetesi.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.